ÇOCUKLARDA ZATÜRREE

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü’nün “Zatürre: Unutulan Çocuk Katili” isimli raporuna göre, her yıl 150 milyondan fazla çocuk zatürreye yakalanıyor, bunların 10-20 milyonunun hastaneye yatırılması gerekiyor ve en az 2 milyon çocuk da bu yüzden hayatını kaybediyor.

Zatürre, ülkemiz için de çok önemli bir sağlık sorunudur. Sağlık Bakanlığı’nın istatistiklerine göre, ülkemizde 5 yaş altındaki çocuk ölümlerinin yüzde 40 kadarı zatürre yüzündendir.

Zatürreden ölümlerin bu kadar fazla olmasının iki önemli sebebi var. Bunlardan biri teşhisin gecikmesi, diğeri de zatürreeli çocukların ancak yarısının uygun tıbbî tedavi almalarıdır.

Raporda, gelişmekte olan ülkelerde bakım hizmeti veren her 5 kişiden sadece birinin zatürrenin hemen tedavi edilmesi gerektiğini gösteren iki ana belirtiyi bildikleri vurgulanıyor. Bu belirtiler nefes darlığı ve solunum sayısının artışıdır.

Teşhis kadar tedavi de önemlidir. Oysa rapora göre, zatürreli çocukların yüzde 20’sinden azına antibiyotik verilebiliyor. Ağır zatürrelerin bakteriyel kökenli olduğu düşünülecek olursa, etkili antibiyotik tedavinin hayat kurtarıcı olduğu da kolayca anlaşılır.

Solunum zorluğuna dikkat

Zatürreenin klinik tablosu çocuğun yaşına ve zatürreeye yol açan mikroplara göre farklıdır, ancak yüksek ateş ve öksürük temel belirtilerdir. Dünyaya yeni gelmiş birkaç aylık bebeklerde yüksek ateşle beraber solunum sıkıntısı zatürrenin en önemli işaretleridir.

Bebekler iştahsızdır, meme veya biberonu emmek istemezler. Bazıları halsiz ve uyuklama içinde iken bazıları ise huzursuz ve sinirli olabilirler. Bu yaşlarda öksürük genellikle yoktur veya olsa da çok belirgin değildir.

Birkaç yaşlarındaki çocuklarda yüksek ateş ile beraber öksürük zatürrenin en önemli belirtileridir. Karın ağrısı, kusma, ishal ve baş ağrısı da görülebilir. Öksürürken kusarak balgam da çıkarabilirler.

5 yaşından büyük çocuklarda ise yüksek ateşle beraber öksürük, balgam ve solunum sıkıntısı vardır. Bu çocuklar az da olsa balgam çıkarabilirler. Akciğer alt lobunda yerleşen zatürrelerde solunum sistemine ait hiçbir belirti olmadan ateş, karın ağrısı ve kusma vardır.

Zatürrenin çok önemli muayene bulguları, nefes alırken kaburga aralıklarının içeriye doğru çekilmesi ve çocuğun solunum zorluğu içinde olmasıdır. Solunum hızının 1 yaşın altındaki bebeklerde 50’nin, 2-5 yaş arasındaki çocuklarda 40’ın ve 5 yaşından büyüklerde de 30’un üzerinde olması zatürre veya başka bir ciddi solunum yolları hastalığının işaretidir.

Burun kanadı solunumu, solunumun hırıltılı olması, dudakların morarması da zatürreye ait belirtiler olabilir.

Zatürre teşhisi çoğu zaman klinik belirti ve muayene bulgularına dayanılarak konulur. Her hastaya akciğer röntgeni çektirilmesi gerekli değildir.

Özel zatürre türleri

Zatürreler çoğu zaman bir üst solunum yolları enfeksiyonunu takiben başlar. Önce çocuğun burnu akar, hapşırır, burnu tıkanır, boğazı ağrır ve birkaç gün sora öksürük, yüksek ateş ve diğer şikâyetler gelişmeye başlar.

Bakterilerin sebep olduğu zatürreler genel olarak üşüme ve titreme ile ani olarak başlar ve belirtiler hızlı gelişir. Yan ağrısı olabilir, çocuğun genel durumu bozulur, yatmak zorunda kalır.

Virüslerin yol açtığı zatürreler ise daha yavaş başlangıçlı ve sinsi seyirlidir. Nefes alıp verirken göğüsten ıslık şeklinde sesler duyulabilir. Belirtiler bakterilerin zatürresindeki kadar şiddetli değildir.

Mikoplazma mikrobunun sebep olduğu zatürrelerde baş ve boğaz ağrısı çok tipiktir. Bazı çocuklarda kulak zarı iltihabı, deri döküntüleri, eklem ağrıları da olabilir.

Birkaç haftalık küçük bebeklerdeki Klamidya zatürrelerinde ateş genellikle normaldir ve çocuğun genel durumu oldukça iyidir. Gözlerde iltihaplanma olabilir

Risk faktörleri

Düşük doğum tartısı ve prematürelik, anne sütü almama, beslenme bozuklukları, D vitamini eksikliği, evde sigara içilmesi, kalabalık evlerde yaşama, ailenin sosyoekonomik düzeyinin düşük olması çocuklarda zatürre riskini artıran faktörlerdir. Doğumsal kalp hastalıkları, diyabet, böbrek hastalığı gibi bağışıklığı olumsuz etkileyen bazı hastalıkların olması, kızamık ve boğmaca gibi aşıların yapılmamış olması da zatürre oluşumuna zemin hazırlar.

Tedavi evde de yapılabilir

Zatürre, özel durumlar dışında ev şartlarında da tedavi edilebilir. 2 aylıktan küçük bebekler, ağır zatürree belirtileri gösteren çocuklar, tekrarlayan zatürresi olanlar, altta yatan kalp veya diyabet gibi hastalığı olanlar ile iki günlük antibiyotik tedavisine cevap vermeyenlerin mutlaka hastanede yatırılarak tedavileri gerekir. Solunum sayısının fazla olması, morarma, uyuklama, inleme, derinin kuruması, çocuğun meme veya mamasını reddetmesi ağır zatürreyi gösterir.

Tedavi süresi 7-10 gündür

Zatürre, erken tanındığında antibiyotiklere iyi cevap veren ve tamamen geçen bir hastalıktır. Antibiyotik seçimi çocuğun yaşına, hastalığın klinik özelliklerine göre yapılır. Zatürreye sebep olan etkenin belirlenmesi çok zordur ve bu da zaten özel durumlar dışında gerekli değildir. Genel durumun düzelmesi, ateşin düşmesi gibi iyileşme belirtileri ilk 48 saat içinde görülür. Antibiyotik tedavisinin süresi 7-10 gündür. Solunum güçlüğü ve morarma olan bebeklere oksijen tedavisi de uygulanmalıdır. Küçük bebekler daha sık emzirilmeli ve çocuğa yaşına uygun yüksek kalorili besinler verilmelidir. Çocuğun susuz kalmamasına çok dikkat edilmelidir.

Zatürree önlenebilir mi?

Zatürreyi ve bundan kaynaklanan ölümleri azaltmanın yollarının başında risk grubunda yer alan çocukların aşılanması gelmektedir. Bu amaçla kullanılan üç önemli aşı kızamık, grip ve pnömokok aşılarıdır.

Bebeklerin düşük doğum ağırlıklı olarak doğmalarının önlenmesi, yenidoğan bebek bakımının iyileştirilmesi (doğumdan sonra sıcak bir ortam ve uygun beslenme), anne sütüyle beslenmenin sağlanması, kapalı alanlardaki hava kirliliğinin ve sigara içilmesinin önlenmesi de zatürrelerin azaltılmasında rolleri olan diğer faktörlerdir.

Siz de yorumunuzu paylaşın: