YUMURTA ARAŞTIRMALARI DA ARAŞTIRMACILARI DA ÇÜRÜK

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Dr. Murat Kınıkoğlu’ nun gururla sunduğu bilimsel (!) araştırmaları incelemeye devam ediyoruz (1).

**

BİR: Kınıkoğlu, “Ingestion of egg raises plasma low density lipoproteins in free-living subjects” (Serbest yaşayan kişilerde yumurta yenmesi plazma düşük dansiteli lipoproteinlerini artırıyor) başlıklı araştırma için şunları söylüyor (2):

“Burada yumurtanın kolesterolü yükselttiğini gösteren bir başka çalışma var.

Sachs ve arkadaşları 17 kolej öğrencisine üç hafta süreyle her gün bir yumurta yedirdiler ve ölçümlerde kötü kolesterolün ortalama %12 oranında yükseldiğini gösterdiler”.

Yumurta gibi çok değerli bir besini  “karalamak” için delil gösterilen, bu yayına bilimsel araştırma demek “bilime hakaret” olur.

Bu çalışmanın bizim doçent, profesör olmak için yapıp iftiharla dosyamıza koyduğumuz “uyduruk” yayınlardan hiçbir farkı yok.

Sıradan fen lisesi öğrencileri bile bundan kaliteli araştırma yapıyor.

Tenkit etmeye bile değmez.

**

İKİ: Gelelim Kınıkoğlu’ nun “bize bilimsel gerçekleri göstermeye çalışan bilim adamları” diye methettiği üç paralı askerin “Egg yolk consumption and carotid plaque” yani “Yumurta sarısı tüketimi ve karotis plağı” başlıklı çalışmaya (3).

Kınıkoğlu diyor ki:

2012 yılında yayınlanan bu çalışmada tam 1262 hastanın boyun karotis damarlarında (şah damar dediğimiz damarlarda) plak adını verdiğimiz kireçlenmeler izlemeye alınıyor.

Haftada ikiden az yumurta yiyenlerle haftada üçten fazla yumurta yiyenler kıyaslandığında (ikiden az üçten fazla!) yumurta yemenin aynı sigara içmek gibi karotis damarlarında plak oluşumuna neden olduğu gösteriliyor.

Çalışmayı yapanlar kalp damar hastalığı olanların yumurta yemekten kaçınmaları gerektiğini söylüyorlar”.

Bu dandik mi dandik bir araştırma

Bu, iler tutar hiçbir tarafı olmayan “dandik mi dandik” bir araştırma!

BİR: Yayının özetinde araştırmanın 1262 kişi üzerinde gerçekleştirildiği bildirilirken tam metinde katılımcı sayısının 1231 olduğu görülüyor.

Bu “dikkatsizlik” bile “yumurta düşmanlarının” ciddiyetini göstermesi bakımından çok önemli.

Sadece “özet” okuduğu anlaşılan Kınıkoğlu da bu ciddiyetsizliğe ortak oluyor.

İKİ: İlliyet yani ‘sebep-sonuç ilişkisi’ (causality) sadece “randomize, plasebo kontrollü” araştırmalar ile ispat edilebilir.

Bu, gözleme dayalı (observational) bir araştırmadır; sonuçları sadece ‘muhtemel bir birlikteliği’ (association) düşündürür. Bunlara dayanarak kesin yargılara varılamaz.

ÜÇ: Bu tür anketlere dayalı araştırmaların güvenilirliği azdır.

Bu çalışmada da deneklerden ne kadar yumurta tükettiklerini ‘hatırlamaları’ isteniyor ama herkesin doğru rakam vermiş olması mümkün değildir.

Üstelik bu bir defa soruluyor ve miktarın hep aynı olduğu kabul ediliyor. Oysa insanların belirli bir besini hep aynı sıklıkta yiyor olmaları da sık rastlanan bir durum olmasa gerekir.

DÖRT: Böyle ankete dayalı araştırmalar 5-10 bin hatta daha fazla kişi üzerinde yapıldığında değer kazanır.

Burada da olduğu gibi az sayıda kişi ile yapılan araştırmalarda yanılma payı artar.

Çok yumurta yiyenlerin çoğunun aynı zamanda çok sigara içen kişiler olması ve haftada 5’ den fazla yumurta yiyenlerin sayısının az olması, yumurta yorumunun 1231 değil çok daha az sayıda kişiye dayandığını gösteriyor.

BEŞ: Değerlendirmelerde cinsiyet faktörü hesaba katılarak yani kadın ve erkekler üzerinde ayrı ayrı da yapılmalıdır.

Bu çalışmada böyle bir ayırımdan da söz edilmiyor.

ALTI: Damar sertliği için risk faktörü olarak sadece ‘cinsiyet, kolesterol, kan basıncı, sigara, vücut kitle endeksi ve diyabet’ ele alınıyor.

Oysa ‘genetik, hareketsizlik, göbek çevresi, stres, alkol’ gibi bunlar kadar önemli başka faktörler de var.

Bunları hesaba katmadan yapılan değerlendirmenin de gerçeği göstermesi mümkün olamaz.

YEDİ: Kolesterolün sadece yumurtada değil başka yiyeceklerde de bulunduğu da hiç dikkate alınmıyor.

Az yumurta yiyen biri fazla miktarda peynir, yağlı et, sosis yiyerek de fazla kolesterol alabilir.

Yumurta yemeyen biri yumurtadan yapılmış ürünleri de yiyebilir. Buna göre haftada 2’ den az yumurta yediğini söyleyen biri yumurtalı pizza yiyerek haftada 5 yumurta yiyenden çok yumurta tüketiyor olabilir.

Çok yumurta yiyenler pek âlâ çok yağlı, çok tuzlu ve diğer yüksek kolesterollü besinleri yeme eğiliminde olabilirler.

SEKİZ: Deneklerin yedikleri yumurtaların “fabrika tavuklarına” mı yoksa “köy tavuklarına” mı ait olduğunun da dikkate alınmamış olması az buz bir hata değil.

DOKUZ: Deneklerin yedikleri yumurta sayısına verilen önem damar sertliğini önlediği ve gelişimini geciktirdiği bilinen etkenlere (sebze meyve, lifli besin, tam tahıl, balık tüketimi) hiç verilmiyor.

ON: Bu çalışmaya ilaç endüstrisinin gözbebeği Cleveland’ lı meşhur kardiyolog Nissen bile itiraz ediyor ve plâk ölçüm yöntemine ‘ciddi eleştiriler’ getiriyor (4).

ON BİR: Diyetteki kolesterol miktarı ile kalp krizi ve felç arasında doğrudan ilişki olduğunu gösteren bir ‘delil’ yoktur.

Bu çalışmada ölçülen plâk alanı da kalp krizi ve felç riskini gösteren bir parametre değildir.

Zaten Spence de araştırmalarının ‘dandikliğini’ şu sözlerle teslim ediyor: “Hipotezimiz diyet hakkında daha detaylı bilgilerle ve egzersiz ve göbek çevresi gibi faktörler de hesaba katılarak ileriye dönük çalışmalarla test edilmelidir”.

Gelelim neticeye

Yumurtayı kötülemek için “delil” olarak sunulan araştırmaların zayıflığı karşısında şaşırmamak mümkün değil.

İçinde yüzlerce sağlığa zararlı kimyasal madde bulunan sigaranın protein, B ve D vitaminleri, kolin, mineraller, omega-3’ den zengin ve insanların binlerce yıldır en önemli gıdalarından olan yumurta ile kıyaslanması araştırmacıların kötü niyetlerini açıkça ortaya koyuyor.

Kendi dandik araştırmaları bile kesin bir neticeye varamamış iken ve kendileri hipotezlerinin diyet hakkında daha detaylı bilgilerle ve göbek çevresi, egzersiz gibi diğer risk faktörlerinin de dikkate alınmasıyla araştırılması gerektiğini bildirirken yumurtayı yasaklamak ancak “çürük yumurtaların” fikri olabilir.

Tereyağında köy yumurtası yemeye devam!

Kaynaklar

1. http://www.doktormurat.net/video/9/1237/yumurta-kolesterol-ve-kalp-krizi-riski

2. http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/6142348

3. http://www.medicine.mcgill.ca/epidemiology/hanley/tmp/Applications/EggyolkPlaqueSmoking.pdf

4. http://healthland.time.com/2012/08/16/is-eating-eggs-really-as-bad-for-your-heart-as-smoking/#ixzz23kZPK3nV

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. CANAN KARATAY dedi ki:

    Köy yumurtası tüketenlerin beyinleri süper çalışıyor. KOLİN içeriğinden dolayı.

    Yumurtanın kalp krizini, AZHEİMER hastalığını önlediği gösterilmiştir.

    Sn Vegan olan kardiyolog meslektaşımıza, ve tüm kardiyolog meslektaşlarımıza duyurulur.

    KOLESTEROL DE ARTIK RİSK FAKTÖRÜ OLARAK BİLE KABÜL EDİLMİYOR.

Siz de yorumunuzu paylaşın: