STEVİA’ LI YEŞİL COCA-COLA ŞEKER DEPOSU

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Duyduk duymadık demeyin, artık Coca-Cola’ nın “yeşili” de var.

İlk önce Güney Amerika’ da piyasaya verilen meşrubat şimdi de Almanya’ da market raflarında yerini aldı.

Coca-Cola Life” adlı ürün, ismiyle ve görüntüsüyle insanlarda daha “doğal” ve daha “sağlıklı” algısı yaratıyor.

Yeşil Coca-Cola’ da tatlandırıcı olarak bir bitkiden elde edilen “stevia” var.

Tatlandırıcının “bitkiden” elde edilmiş olması tüketiciye ayrıca “güven” veriyor ama bu, aspartam (E591) yerine stevia (E960) kullanılmasından başka bir şey değil.

Ve stevia da öyle tanıtıldığı gibi “harika” bir tatlandırıcı olmaktan çok ama çok uzak.

Bu bir pazarlama numarası

Yeşil Cola’ nın kalorisi olmadığı için güvenle içilebileceğini sananlar ise feci şekilde yanılıyorlar.

Niedersachsen Tüketici Merkezi’ nin (Verbraucherzentrale Niedersachsen) araştırması, üzerindeki yeşil etiketi, “life” (hayat) ibaresine rağmen bu içeceğin sanıldığı gibi sağlıklı bir ürün olmadığını gösteriyor.

Araştırma Merkezi uzmanları, bu “yeşil-meşrubatta” kırmızı olana göre ne kadar kesme şeker bulunduğunu araştırıyorlar ve çok şaşırtıcı bir sonuçla karılaşıyorlar:

Yarım litrelik yeşil kolada stevia tatlandırıcısı olmasına rağmen 11 kesme şeker (34 gram) var!

Miktar, yarım litresinde 18 kesme şeker olan kırmızı kolaya göre çok daha düşük ama hiç de azımsanacak gibi değil.

Dünya Sağlık Örgütü, kadınların günde en fazla 30 gram, erkeklerin 35 gram, 12 yaşında çocuğun ise 22.5 gram şeker almasını tavsiye ediyor.

Buna göre, günde yarım litre yeşil kola içen bir erişkin o günkü tüm şekeri çoktan almış oluyor; bir çocuk ise tavsiye edilen sınırı çoktan aşmış oluyor.

Bu veriler kutuların üzerinde yer almasına karşılık buna fazla dikkat edilmiyor.

Stevia bombardımanı

Stevia isimli bitkinin yapraklarından elde edilen stevia-glikozitleri şekerden daha tatlı, kalorisiz ve dişler için zararlı olmaması yanında kan şekerini de etkilemediği için diyabetikler tarafından da kullanılabilecek bir suni tatlandırıcı olarak tanıtılıyor.

Peki, stevia gerçekten mükemmel bir tatlandırıcı mı yoksa tamamen bir pazarlama numarası mı?

Stevia bitkisi, ikiyüz sende beri Paraguay yerlileri tarafından tatlandırıcı olarak ve mide ağrılarına karşı kullanılıyor.

Japonya ve USA’ da büyük bir pazarı var. Avrupa Birliği ise uzun vadedeki riskleri bilinmediği gerekçesiyle steviaya hemen izin vermemişti.

EFSA 2010’ da Dünya Sağlık Örgütü’ nün 2008’ e ait bir raporuna dayanarak steviaya müsaade etti.

Stevia için, kanserojen olduğu, embriyoya zarar verebileceği ve kısırlığa yol açabileceği iddiaları var.

Stevia ağızda acımsı bir tat bırakıyor

Stevianın günde kilogram başına 4 miligramdan fazla tüketilmemesi isteniyor; bu 60 kilo olan bir insan için günde 240 miligramın geçilmemesi anlamına geliyor.

Stevia meşrubat dışında marmelat, yoğurt, çikolata veya sakız gibi pek çok yiyecekte de kullanılıyor.

Alman Besin Araştırmaları Merkezi’nden (Deutsche Institut für Ernährungforshung) Anne Brockhoff 2011’ de Stevia’ nın şekerin yerini alması mümkün değil” demişti ve haklı da çıktı.

Çünkü konsantre tatlandırıcının sonradan çıkan hafif acımsı bir tadı var; bu tat ekstraksiyon sırasında oluşuyor.

Tatlandırıcı savaşları

Dünyanın gıda devleri arasında tatlandırıcılar mevzuunda büyük bir savaş yaşanıyor.

Coca-Cola 8 sene önce “Coca-Cola Zero” isimli ürünü, kısa zaman önce de “laktozsuz sütü” piyasaya çıkarmıştı.

Coca-Cola 2011’ de Stevia ile ilgili 24 patent başvurusu yaptı ve “Sprite Green” isimli bir içeceği piyasaya verdi.

Pepsi de birkaç ay önce suni tatlandırıcı aspartam yerine “sukraloz” ve “acesulfame” kullanacağını açıkladı.

Gelelim neticeye

Dev gıda endüstrisinin insan sağlığını falan düşündüğü yok.

Öyle olsaydı hepsinin tüm fabrikalarının kapsısına kilit vurmaları gerekirdi.

Tek amaçları daha fazla kazanmak ve bu uğurda ellerinden geleni eksik etmiyorlar.

Olan, bu “tatlı yalanlara” kanan zavallı “tüketicilere” oluyor.

Hazır yiyecek ve içecekler tüketenler aslında “ömürlerini tüketiyorlar”.

Kaynaklar

http://www.rp-online.de/leben/gesundheit/ernaehrung/gruene-coca-cola-life-trotz-stevia-ist-viel-zucker-drin-aid-1.5116822

http://www.stern.de/gesundheit/ernaehrung/aktuelles/stevia-marketingtrick-oder-gesunder-zuckerersatz-1751941.html

http://www.focus.de/gesundheit/ernaehrung/coca-cola-life-trotz-stevia-die-coca-cola-life-ist-eine-zuckerbombe_id_4705938.html

http://www.heilpraxisnet.de/naturheilpraxis/gruene-coca-cola-life-mit-stevia-und-trotzdem-ein-hoher-zuckeranteil-2015052636650

Yazı için 7 yorum yapılmış:

  1. Nuh Mehmet dedi ki:

    Yeşil bence doğanın değil doların sembolü.

  2. sakine terzi dedi ki:

    içi oldukça boş bir yazı, sanki sadece coca colanın kötü reklamını yapmak için yazılmış. keza stevia için de olumsuz şeyler söylenmiş, kısırlık falan, ama hiçbir bilimsel dayanak sunulmamış…

  3. uyanık dedi ki:

    bırakın yav tutuştular şeker pancazrı üreticilerri insanları zehirlediniz bu güne kaadar

  4. ÖZCAN dedi ki:

    HOCAM İŞLENMEMİŞ STEVİA ZARARLI MI ?

  5. Abas Haşimoğlu dedi ki:

    Koca yazıda bir tek acı tat bıraktığından bahsedilmiş o da bilimsel değil,halbuki yararı ile ilgili onlarca makale var

  6. Hami Akıncı dedi ki:

    Bu kadar saçma bir yazı okumadım. Stevia’nın hem kan şekerini ve insülini yükseltmediği belirtilmiş, japonya ve amerika’da kullanıldığı belirtilmiş hemde şekerin yerini tutmasının mümkün olmadığı söylenmiş. Yahu dünyanın en gelişmiş ülkeleri kullanıyor işte bunu neyin yaygarasını yapıp karalamaya çalışıyorsunuz? Neden insanları beyaz toz şekere mâhkum etme peşindesiniz?

  7. Ayşe Erdal dedi ki:

    Hocam iyi güzel de siz sadece endüstriyel işlem görüp pazarlanacak olan steviadan bahsetmişsiniz, halbuki stevia bitkisini tanıtmanız ve doğal bitkisinin kullanımı halinde neler olduğundan bahsetmemişsiniz, yazınızda hepsini birbirine katmışsınız, Paraguaylıların kullanımı vs… Bu yazıdan ne anlamak gerektiği belli değil.

Siz de yorumunuzu paylaşın: