FARKLI BAKABİLMEK

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Sözcü’ de Soner Yalçın’ ın yazısı:

Dünya gündeminde Çin kaynaklı Corona virüs salgını var.

Herkes tedirgin; “aşısı yok” deniyor…

Son yıllarda benzer korku aşılayan haberleri ne çok duyduk: Tehlikeli virüs korkusuyla dünya, 1997’de Hong Kong’da baş gösteren “küresel felaket” H5N1/kuş gribiyle tanıştı!

Küresel medya sayesinde virüs dünyanın ilgisini aynı konuya çekti:

– Aşı olmazsanız ölürsünüz…

Aslında ortada felaket filan yoktu; 18 kişi hastalandı, sadece altısı hayatını yitirdi.

Mesela sadece “kuş gribi” değil…

Bir yıl sonra dünya medyası şunu yazdı:

“Tüm dünya alarmda! Nipah virüsü hızla yayılıyor. Aşısı yok, direkt öldürüyor

Hindistan Kerala eyaletinde paniğe neden olan ölümcül Nipah virüsü salgını nedeniyle 4 günde 10 kişi hayatını kaybederken, meyve yarasalarının taşıdığı ölümcül Nipah virüsüne 13 kişide daha rastlandı…”

Benzer cümlelerle benzer korkular sürdürüldü:

2002 yılında (Çin’deki Misk kedisinden geçen) Sars… (Ki artık bu virüsün insan yapımı olduğu konusunda şüphe yok.)

2009 yılında (Meksika’da ortaya çıkan) H1N1-Domuz gribi… Keza: Aynı yıl sadece H1N1 virüsü yoktu dünya gündeminde: “Kemirgenler yoluyla insanlara bulaşan ve öldürücü olan Hanta virüsünün, Kırım Kongo kanamalı ateşi hastalığından daha tehlikeli olduğu bildirildi…”

2012 yılında (Suudi Arabistan’da ortaya çıkan) Mers… (Çin kaynaklı Corona, Sars ve Mers ile aynı “enfeksiyon ailesinin” solunum hastalığı türü…)

2013 yılında (Kongo’da ortaya çıkan) Ebola

Bitmez hiç:

ZİKA’YI UNUTTUNUZ MU

Yıl 2016…

Bizim medyada benzer yayınlar başladı:

CnnTürk: “Dünya sivrisinekler yoluyla bulaşan Zika virüsünün tehdidi altında. Brezilya‘da korkutucu boyutlara ulaşan virüsün yol açtığı hastalık 20 ülkeye yayıldı…”

Hürriyet: “Zika’da panik çok, aşı yok.”

Türk medyasının haber kaynağı BBC ve onun kaynağı ise ABD medyasıydı.

“Zika virüsü” dehşeti için, kafatası ve beyni gelişmemiş olarak doğan bebek fotoğrafları vs. yayınlandı. 50 ülke tehlike altındaydı!

Her daim olduğu gibi panik yaratıcı haberler şu cümleyle bitiyordu:

– “Salgının aşısı yok ne yapacağız?”

Allah’tan (!) polis ve FBI’ın koruduğu yüksek güvenlikli Galveston Laboratuvarı’nda uzmanlar aşı üzerinde çalışıyordu! (Polis- FBI laboratuvarı neden korur; “görünmez düşmanlara” yaratılması bir algı operasyonu değil mi? Dikkat edin aşı üzerine çalışan herkes bir güvenlik koruması altında olduğu belirtilir! Neyse…)

Neydi bu Zika virüsü patırtısının sebebi?

corona virus fear ile ilgili görsel sonucu"

GRİ ALANLAR

Zika virüsü nerede keşfedildi?

Aslında yeni değildi. 1947 yılında Uganda Entebbe’deki Rockefeller Virüs Araştırma Enstitüsü‘nde keşfedildi. Virüsün bir örneği, araştırma için vakıf çalışanı J. Casals tarafın New York laboratuvarına getirildi…

Zika virüsü 2016 yılında dünya gündemine gelince tartışma başladı: “Rockefeller aşısı için mi büyük korku yaratılıp dünya panikletildi?

Rockefeller Vakfı iddiaları yalanladı. Aşı çalışması yaptıklarını ama aşının patentini almadıklarını belirtti. Ve fakat:

Guillaume Kress, virüsün patentinin Rockefeller Vakfı’nda olduğunu belgeleriyle (Kanada merkezli dokuz dilde yayın yapan, ana akım medyaya alternatif) www.globalresearch.ca adlı haber araştırma sitesinde yayınlandı.

Anlatmak istediğim aslında hep aynı:

“Aşı aktır-karadır” tartışması gereksiz. Aşının büyük “gri alanı” var.

Mesela… “Virüs patenti” konusunda ne biliyorsunuz?

“Aşı patentinin” ortaya çıkmasıyla Türkiye gibi kimi ülkelere geleneksel aşı üretiminin tamamen bıraktırılması arasında nasıl ilişki var? Mevzu derin…

Kuş gribi ile başladık onunla bitireyim:

Kuş gribi salgını büyük ilaç şirketlerine devasa kâr kapısı açtı. Güney Amerika’da 1990’larda dozu 2 dolar olan grip aşısı fiyatı, 2007 yılında 12 dolara yükseldi! Ki maliyeti 1 dolar idi!

Neoliberal sağlık politikalarını kıyasıya eleştiren Prof. Howard Waitzkin ne diyor:

“Umarım insanlar sağlığı birbirine bağlayan egemen ideolojileri öğrenir. Çünkü kapitalist sağlık hizmetleri ve kapitalizmin ürettiği olumsuz sağlık sonuçları, insanlar küresel kapitalist sistemi değiştirene kadar dünyayı iyileştirmeyecektir.”

Evet…

Yararlı fikre sahip olmanın en iyi yolu, birçok fikri öğrenmektir.

Kaynak: https://www.sozcu.com.tr/2020/yazarlar/soner-yalcin/farkli-bakabilmek-5598447/

Siz de yorumunuzu paylaşın: