Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Daily Mail’ de yer alan “Kırmızı eti unutun; ÇİKOLATA yerseniz bağırsak kanserine yakalanma ihtimaliniz daha yüksektir: Öncü gelen bir kolon-rektum cerrahı, neden düzenli olarak et yediğini ve gerçek suçlunun şeker olduğunu anlatıyor” başlıklı haberle ilgili olarak birkaç not düşmek isterim:

BİR: Başlıktaki sucuk sözü sizi yanıltmasın, bu fabrika sucuğu veya başka bir deyişle “markalı sucuk“.

İnsanların evlerinde veya mahalle kasabının yaptığı sucuk (Kayseri sucuğu) da pastırma da kesinlikle bu kapsamda değil, bunları afiyetle yiyebilirsiniz.

Bu anam babam usulü ile hazırlanan “muhteşem” yiyeceklerde sentetik kimyasallar değil sağlık için çok gerekli samırsak, biber, çaman gibi “muhteşem baharatlar” vardır.

İKİ: Serbest dolaşan koyun ve keçi etinin zararlı olduğuna dair kanıt yoktur ifadesi de yetersiz çünkü bunun tam aksine bu etlerin “zararsız” olduğuna dair kuvvetli bir kanıt var.

Daha önce 10 farklı ülkede bir milyondan fazla insanın katıldığı 1600 araştırmanın meta-analizini yapan Harvard’ lı uzmanlar günde 50 gram işlenmiş et yiyenlerde kalp hastalıkları riskinin yüzde 42, diyabet riskinin ise yüzde 19 oranında arttığı belirlediler.

Araştırmadan ortaya çıkan bir başka önemli bulgu da bir işlemden geçmeyen sığır, koyu, kuzu veya domuz etlerinin bu tür bir risk taşımaması (1).

ÜÇ: “Hakiki ve öz kırmızı et” sağlıklı yaşamanın olmazsa olmaz unsurlarındandır ama makul miktarda yemek şartıyla.

Kırmızı etin fazlası da yanmış et de kanserojendir.

Unutmayın, ifrat da tefrit gibi zararlıdır, orta çizgiden ayrılmayın!

DÖRT: Etin pişirilme şekli de çok önemlidir, tamam mangalda kızaran etin tadına diyecek yoktur ama bu pek sağlıklı bir pişirme şekli değildir.

Kaynaklar: 

http://circ.ahajournals.org/content/121/21/2271.abstract

https://www.dailymail.co.uk/health/article-3284505/Forget-red-meat-likely-bowel-cancer-eating-CHOCOLATE-Leading-colorectal-surgeon-eats-meat-regularly-sugar-true-culprit.html

Siz de yorumunuzu paylaşın: