Yazın gelmesi, hava sıcaklığı ve nemin artmasıyla beraber koronavirüs yayılmasının bir miktar yavaşlaması mümkün görünüyor ama bu, salgının “şak” diye biteceği anlamına da gelmiyor. Maske ve mesafe kavramları, sosyal ksııtlamalar uzun bir süre daha hayatımızda olmaya devam edecek.

Koronavirüslerin gözde burundan daha uzun süre kalabildiği bildirilmişti. Yeni bir araştırmada bu virüslerin göz ve hava yoluyla bulaşmasının SARS’a göre daha fazla olduğu gösterildi. Bu ihtimale karşı “lens yerine gözlük kullanmanın daha doğru olacağını, gözlüklerin günde en az iki defa su ve sabunla temizlenmesi gerektiğini” neredeyse iki ay önce yazmıştım.

Ultraviyole C ışınları, mikroorganizmaları öldürme özelliğinden dolayı hastanelerde, uçaklarda, ofislerde, dükkanlarda ve su arıtımında bu amaçla kullanılıyor. Hafta başı açılacak olan AVM’ lerde koronavirüsleri etkisizleştirmek için UVC’ nin kullanılması konuşuluyor ama bu ışınların koronavirüsleri etkisizleştirdiğini gösteren kesin delillere sahip değiliz.

Birleşik Krallık’ ta 5.683 kişiye ait veriler üzerinde gerçekleştirilen geniş kapsamlı çalışmada ölüm riskini belirleyen faktörler içinde erkek cinsiyet, ileri yaş, kontrolsüz diyabet, ağır astım, obezite, beyaz dışı ırklar, kanser öne çıktı. Birçok ülkede bir numaralı risk faktörü olan hipertansiyonun ölüm riskini artırmaması şaşırtıcı idi.

Koronavirüs salgın yapabilir, hasta edebilir ama hiç mühim değil. KOVİD’ den ölümlerin esas sebebi altta yatan kronik hastalıklar ve insülin direncidir. İnsülin direnci, hücrelerin glukozu insülin varlığına rağmen alamamalarıdır. İnsülin direnci büyük ölçüde hayat tarzındaki yanlışların neticesidir.