HİMALAYA TUZUNUN NORMAL TUZDAN FARKI 100 MİSLİ PAHALI OLMASI

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
Himalaya tuzu

Alman “Stiftung Warentest” isimli tarafsız tüketici kuruluş tarafından yapılan testlerde Himalaya tuzu, İran mavi tuzu, İbiza Fleur de Sel gibi egzotik tuzların normal sofra tuzuna göre üstünlükleri olmadığı ortaya çıktı.

Bu tür tuzlar, yüzde 100 saf, hiç katkı maddesi içermeyen, 84 türlü mineral bulunan, milyonlarca yılda oluşan, damar sertleşmesi yapmayan, elmas gibi saf, yüksek basınç altında kristalleşmiş gibi “çarpıcı sloganlarla” satılıyor.

Normal sofra tuzunun 100 gramının fiyatı “3-4 sent” iken özel tuzların 100 gramının fiyatı “6. 65 Euro” ya kadar çıkıyor; yani 100 misli daha pahalı!

Stiftung Warentest tarafından yapılan testlerde, marketlerde satılan 36 çeşit tuzda yüzde 93-99.9 oranlarında sodyum klorür yani sofra tuzu, kalanında ise kalsiyum ve magnezyumun zor çözünen bileşiklerinin bulunduğu belirlendi.

Egzotik tuzlardan bazıları “zayıf”, deniz tuzlarının 21’ inden 15’ i ve 15 egzotik tuzdan 4’ ü “iyi” not aldı.

Mineral ve eser elementlerin bir kısmı yok veya miktarları çok düşük

Bu tuzların bazıları, içlerinde onlarca mineral bulunduğu iddiasıyla satılıyor.

Bunlardan Sal de İbiza’ da bahsedilen mineral ve eser elementlerin çok azının, Himalaya tuzunda ise 84 elementten sadece bazılarının bulunduğu tespit edildi.

Bu tuzların pembe renginin demir-hidroksitten kaynaklandığı, kristal örgüdeki değişikliklerin tuza mavi bir renk verdiği bildirildi.

Yüzde yüz saf ve doğal sloganı bulunan tuzda Berlin mavisi adıyla bilinen ve yiyeceklerde bulunmaması gereken bir boyanın bulunduğu ortaya çıktı.

Test edilen tuzlardan 15’ inin 100 gramında 1.5-2.5 miligram miktarlarında iyot veya iyot ve flor katkısı olduğu belirlendi.

Stiftung Warentest, tuzlarda bulunan elementlerin bunlardan herhangi bir fayda sağlanamayacak kadar düşük miktarlarda olduğunu da açıkladı.

Gelelim neticeye

İlaç endüstrisi, bir bardak tuzlu suyu ambalajlayıp “serum fizyolojik” “deniz suyu” “steril su” gibi sloganlarla 25-30 liraya satarken gıda endüstrisi de onlardan geri kalmıyor.

Çok çarpıcı sloganlarla satılan egzotik tuzlara 100 misli fazla para vermenin âleminin olmadığını görüyorsunuz.

Himalaya tuzu da benzeri diğer tüm egzotik tuzlar nihayetinde bildiğimiz sodyum klorürden başka bir şey değil.

Bunlarda reklâmı yapılan onlarca mineralin çoğu eksik ve bulunanların miktarları da herhangi bir istifade sağlanamayacak kadar az.

Elbette karar sizin, ben sadece “Tuzdaki tuzaklara dikkat” diyorum.

KAYNAK

http://www.stern.de/ernaehrung/aktuelles/stiftung-warentest-himalaya-salz-teuer-aber-nicht-besser-2061536.html

Yazı için 7 yorum yapılmış:

  1. Ahmet hocam, günümüzün mutsuz insanları arayışta… Arayışları bitmiyor….

    Biraz durup düşünseler doğruyu görecekler muhakkak… Gereken dinginliği,huzuru,sadeliği yakalamak….

    Hocam,yazın himalaya tuzu kullanan bir hastamın sodyum değeri 121 meq’a kadar indi…

    Acil servis önerdim,sonra da kullandığı himalaya tuzunu(geriatri uzmanı vermiş) kestirttim…

    Sadece himalaya tuzunu sofralık tuza çevirtmekle bir süre sonra 136 meq’a yükselme oldu…

    Yapılan ayrıntılı incelemede de her şey normal çıktı…

    Hikayesinde de zaten sodyum düşüklüğünü izah edecek bir şey yoktu…

    Fantazik tuz kullanımlarında başka hastalarda da bu tip hikayeler oluyor mu?

    Yoksa tamamen tesadüfi bir durum mu? Acaba??

    Dr.Hüseyin Aydın Turan

  2. ft dedi ki:

    İşlenmiş iyotlu tuzun vücuda toksik etki yaptığı böbrekleri ve vücudu çok yorduğu söyleniyor sağlık köşelerinde.Acaba bunun doğruluğu nedir?Prof.dr.Ahmet Aydın’da aynı şeyi söylüyor Taş Devri kitabında

  3. ft dedi ki:

    iyotlu tuzun vücudu yorduğu tuz ihtiyacını karşılamadığı bu yüzden insanlarda devamlı bir yeme ustegi oluşturduğu söyleniyor.bunlar doğru mu?
    kaya tuzunun yüzde birlik mineral icermesi onu özel kılıyormuş.bu yüzde birlik farkaz gibi gorunsede vucud için çok onemliymis.diğer tuz hücre içine giremiyormuş.ama doğal kristal tuz giriyormuş.

  4. Tarık Özdolap dedi ki:

    Öncelikle bir yazıda bir den fazla yanlış varsa bütününden de şüphe etmek lazım.
    1. Bu yazı Ahmet hocaya ait değil, Almanyada aleyhte yayınlanan bir yazıyı olduğu gibi araştırmadan buraya koymuş gibi görünüyor. Basit bir mantık bile yürütülse nasıl her yörenin meyvesi, her yörenin suyu bile birbirinden farklı ise her yörenin tuzu da mineral ve molekül yapısı açısından doğal olarak farklıdır. Bu kadar basit 🙂
    2. Fiyat karşılaştırması doğru değil 100 gr ı 6,5 Euro yani 18-20 TL demiş 100 gr ı değil kilosu 30 tl civarında. Yani ortalama 10-20 katı daha fazla rafine zehire göre.
    3. Sodyum Klorürü sofra tuzu olarak anlatmış, halbuki alakası yok rafine edilen sodyum klorürle doğal tuzdaki sodyum klorürün birbirleriyle alakası yoktur, rafine edilen mineral bozulur.
    4. Analiz yaparken piyasada himalaya tuzu diye satılan her tuz doğru ürün değildir, doğru olan Himalaya kristalidir beyaz ve şeffaf olan. Bizim kristali analiz etsinler 🙂
    5. “tuzlar nihayetinde bildiğimiz sodyum klorürden başka bir şey değil.” sözü başlı başına bir bilim adamına yakışmaz, su sudur, tuz tuzdur, balık balıktır, et ettir gibi mantık ötesi bir karşılaştırma yapılamaz.

    Bu arada Hüseyin Aydın hocamın yorumuna istinaden, hastanın kullandığı tuz piyasada himalaya tuzu diye satılan sıradan bir tuz olabilir, kristal olması lazım, ayrıca sofra tuzuna çevirttim önerisi kabul edilemez bir öneri. Hasta en azından doğal tuz kullanıyormuş adama rafine edilmiş zehiri önermişsiniz.

  5. Tarık Özdolap dedi ki:

    Gerçek dışı yorumlara karşılık yazdığımız gerçek açıklamalı yorumlar neden yayınlanmıyor acaba? Neresi dokundu yazımızın? Gerçekleri gizleyerek bilim bir yere varamaz ki? Varsa bir yanlış düzeltilmesi lazım.

  6. Burhan Sevsevil dedi ki:

    Stiftung Warentest herhalde Almanyada tuketiciyi en fazla koruyan ve cesitli urunleri karsilastirip reklamlarina inanmayarak onlara not veren kurulustur.Degerli hocamis yaziyi bu kurulusun raporundan alip bizimle paylasiyor,ve bence insanlarin egitimi arttikca dogru ve yanlisi ayirabilmeleri duzeliyor darisi basimiza.

  7. ertekin inceöz dedi ki:

    Sanırım Himalaya tuzu adıyla pazarlananlar yazının konusu.Anadolunun özellikle Çankırıda dağlardan çıkartılan kaya tuzunun yukardaki yazıyla alakası olduğunu sanmıyorum.Rahmetli Ahmet Aydın Himalaya’dan hiç söz etmemişti.

Siz de yorumunuzu paylaşın: