Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Sağlık otoritelerinin tüm telkinlerine, teşviklerine ve tehditlerine rağmen USA’ da grip aşısı olanların sayısı her sene giderek azalıyor.

İki Amerika’ lı profesör etkili bir grip kampanyası için ne yapılması gerektiğinin araştırıldığı bir çalışmada üç senaryoyu test ettiler.

İlk senaryoda öğrencilerden biri diğerlerine bir e-posta göndererek grip aşısı olmaya teşvik ediyordu.

İkinci senaryoda hasta olmanın önemini daha iyi göstermek için e-postaya öksürük sesi de eklenmişti.

Üçüncü e-posta ile aşı olana 30 $ vadediyordu.

Neticede, bu üç seçenekten 30$ vadeden senaryonun en etkili ama aynı zamanda da en masraflı senaryo olduğu sonucu çıktı.

Aslında araştırmanın en önemli neticesi aşı olmayı plânladıklarını söyleyen öğrencilerin çok azının aşı olmalarıydı.

Kontrol grubunda aşı olacaklarını söyleyenlerin sadece yüzde 27’ si gerçekten grip aşısı yaptırırken, para mükâfatı vaat edilenlerin ise yüzde 43’ ünün aşı olduğu belirlendi.

Buna göre, paranın da bir yere kadar etki gösterdiği söylenebilir.

Kolej öğrencilerinin sadece yüzde 8’ i grip aşısı oluyor

Buffalo Üniversitesi’nden Prof. Janet Yang’ ın araştırmasına göre, geçen sene “kolej öğrencilerinin sadece yüzde 8’ i grip aşısı yaptırdı”.

Prof. Yang’ ın 2009 senesindeki domuz gribi salgınından sonra yaptığı araştırmada da onca korkutma kampanyalarına karşılık gençlerin yalnız yüzde 13’ ünün grip aşısı yaptırdıkları belirlenmişti.

Öğrencilerin aşıdan kaçmaları, kendi sağlıklarıyla ilgili olarak “haksız bir iyimserlik” duymalarıyla açıklanıyor:

Gençler gribi kişisel bir tehlike olarak görmüyor ve kendilerinin gerçek duruma göre daha fazla emniyette olduklarını sanıyorlar.

Anlaşılan o ki Amerikalı gençler, dünya tıbbına yol gösteren kuruluşlardan CDC’ nin “grip olmamanın ve hastalığı başkalarına bulaştırmamanın en iyi yolu grip aşısı olmaktır” uyarılarını kaale almıyor ve grip aşısından köşe bucak kaçıyorlar.

Oranlar eyaletten eyalete değişmekle beraber her sene yüzbinlerce doz grip aşısının halka “bedava” sunulmasına karşılık elde kaldığı ve milyonlarca doların çöpe gittiğini de hatırlatalım.

Neden kimse aşıyı kaale almıyor?

İnsanlar, 60 senelik bir geçmişi olan grip aşısına güvenmemekte son derece haklılar.

Hepsi bir tarafa tıbbın artık iyice “ticarileşmiş” olduğundan kimsenin şüphesi kalmadı ve bunun için de insanlar bir aşı veya ilaç kullanmaya teşvik edildiklerinde “bu işin içinde bir iş var” diye düşünüyorlar.

İkincisi ise grip aşılarının her geçen gün yeni bir foyası ortaya çıkıyor:

Koruyuculuğunun yüzde 90 olduğu iddia edilen grip aşılarının etkinliğinin yapıldıktan birkaç ay sonra sıfıra indiği, genç ve sağlıklı insanları bile korumadığı ve her sene yaptıranlarda grip riskinin arttığı ortaya çıktı.

Gelelim neticeye

Bu haberde adı geçen araştırma henüz bir dergide yayınlanmamış ama bence senenin bir numaralı araştırması olmayı hak ediyor.

Gençlerin, grip aşısını sağlıkları için değil üste para verildiği için yaptırmayı düşünmeleri ama yarısının buna rağmen aşıdan kaçmaları hakikaten ibretlik bir olay!

BİR: “Paran da senin olsun aşın da” diyen Amerikalı gençleri kalpten tebrik ediyorum.

İKİ: Bizdeki durum nasıldır, bilen var mı, tahminleriniz nedir?

Kaynaklar:

http://www.huffingtonpost.com/2014/10/30/college-flu-shots_n_6054946.html

http://www.swarthmore.edu/sites/default/files/assets/documents/user_profiles/ebronch1/flu_Feb2014.pdf

http://www.nbcbayarea.com/investigations/Unused-Flu-Vaccines-Cost-CA-1M-Each-Year-281016072.html

Siz de yorumunuzu paylaşın: