AŞILAR YÜZDE YÜZ ETKİLİ VE GÜVENLİ DEĞİLDİR!

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
obez kadın 4

Prof. Dr. Alişan Yıldıran’ ın yazısı:

Medimagazin’de bugün (20.05.2015) üç saat ara ile aşı konusunda iki haber yayınlandı (1, 2).

İlk haber “California Üniversitesi’nde görev yapan ABD’li Profesör Phil Berman’ ın, AIDS hastalığına yol açan HIV virüsüne karşı koruma sağlayan bir aşıyı başarıyla geliştirdiğini, aşının önümüzdeki 3 yıl klinik testlerden geçirileceğini” bildiriyor.

İkinci haber ise “Amerikalı bilim adamlarının geliştirdiği yeni zona aşısının yüzde 97 koruma sağladığı belirlendi” başlığı ile girilmişti.

Aşı konusuna yoğunlaşmamış herhangi bir branşa mensup doktor veya halkdan bir kişi bu başlıklara baktığında, şuur altında ‘aşı’nın önemli ve güvenli bir nesne olduğu ‘hissi-emotion’ kendiliğinden oluşacağını düşünmek yanlış olmaz kanaâtindeyim (3).

Aynı haberler bazı gazetelerde de yer aldığına göre, bunların aynı kaynaktan devşirildiği ortadadır.

HIV aşısı ile ilgili habere kısaca göz attığımızda; bir araştırmacının yaptığı bir araştırma ile ilgili iddialarının konu edildiği görülmektedir.

Pubmed’ de (kaliteli yayınlara erişilen Amerikan millî tıp kütüphanesi) tarama yapıldığında yakın zamanda bu araştırmacı ve ekibinin yayınladığı çalışmaya serbestçe erişilmektedir (4).

Çok üst seviyede bir bilgi birikimi gerektiren bu araştırmada kısaca virüs zarf peptid polimorfizmi ile başa çıkabilecek nötralizan antikorlar geliştirme stratejisi üzerinde çalışıldığı anlaşılmaktadır.

Nötralizan antikorların ancak hücre dışında işe yaradığı, hücre içinde varlık gösteren virüsü tamamıyla ortadan kaldıramayacağı dikkate alındığında, hastalığa kat’i çözüm oluşturmayacağı, ancak kontrolü sağlayacağı öngörülebilir.

Araştırmacının (PW. Berman) 2011’de (!) kurulmuş Gladstone Institute (5)’e bağlı bir araştırma laboratuarının olduğu (6), çalışmanın National Institute on Drug Abuse (sadece alakaya dikkat çekmek istedim) tarafından desteklendiğini de not etmek isterim.

Zona aşısı ile ilgili habere gelince, küçük bir araştırmayla yine serbestçe çalışmaya erişilmektedir (7).

Pek çok ülkeden merkezlerin katıldığı, 50 yaş üstü zona geçirmiş kişilerde aşı ile tuzlu suyun etki ve yan etkilerinin mukayese edildiği, çok uzun, çok teferruatlı araştırma bu kişilerde aşının morbiditeyi (hastalanma ve hastalığın bulgularının) hafifletdiğini bildirmekte.

Ancak, bu kadar teferruatlı ele alınmış bir çalışmada ana fikir olan aşı etkinliği (vaccine efficacy)nin tanımının yapılmamış olması ve çalışmanın GSK (en büyük aşı üreticilerinden biri) tarafından organize edilmesi ve desteklenmesi beni sükût-u hayâle uğrattı.

İlginç bir noktada placebo olarak kullanılan tuzlu su ve aşı ile aynı oranda geliştiği iddia edilen ciddî yan etki oranın benzer olması idi. Tabii tuzlu su ile bu yan etkilerin nasıl geliştiği ile ilgili bir açıklamaya erişemedim!

Bu meyanda vurgulamak istediğim nokta, bu kadar büyük çalışmaların peşpeşe yayınlanması ve subliminal mesajlarla medyaya aktarılması, yakın zamanda piyasaya yeni bir ticârî aşının sürüleceği veya halka yeni bir dayatma yapılacağı ihtimalini akla getirmesidir.

Bekleyip görelim…

Kaynaklar

(1) http://www.medimagazin.com.tr/ana-sayfa/guncel/tr-nejm-yeni-asi-zonaya-karsi-yuzde-97-koruma-sagliyor-1-11-65782.html
(2) http://www.medimagazin.com.tr/ana-sayfa/dis-haberler/tr-16-bin-kisinin-uzerinde-denendi-hIv-virusune-karsi-asi-gelistirildi-1-76-65779.html
(3) http://en.wikipedia.org/wiki/Subliminal_stimuli
(4) http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4368187/
(5) http://gladstoneinstitutes.org/about-us/leadership/gladstone-foundation
(6) http://labs.gladstone.ucsf.edu/berman
(7) http://www.nejm.org/doi/full/10.1056/NEJMoa1501184

Siz de yorumunuzu paylaşın: