DOMUZ GRİBİ AŞISI UYKU HASTALIĞI YAPAR MI?
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
Hocam merhaba,
2009 yılında domuz gribi aşısı oldum ve hastalığım da 2-3 ay sonra uyuma ataklarıyla başladı. Doktorlar ancak 1 sene sonra teşhis koydular.
Narkolepsi ve katalepsi olduğum yapılan mslt polisonografiyle anlaşıldı ama gittiğim hiçbir doktor aşının tek sebep olmayacağını söylediler. Kullandığım ilaçlar Modiodal, Modiwake hiç bir işe yaramadı. Katalepsi için Efexor 75’ lik kullandım 25 kilo aldım ama etkisi vardı ama şu an 8 aylık hamileyim ve ilaç kullanamıyorum.
Hayatım tam bir kâbusa döndü.
Hocam hayatımı kâbusa çeviren kişi ve kurumlardan hesap sormak istiyorum, lütfen yardım edin bana. Şimdiden teşekkürler. E.A.
DOMUZ GRİBİ AŞISI UYKU HASTALIĞINA YOL AÇABİLİR
Hastalığınızın sebebinin aşı olduğunu iddia etmek mümkün değil ama domuz gribi aşısı ile narkolepsi arasında bir ilişki olduğu da bir gerçek.
Finlandiya Milli Sağlık Enstitüsü (THL) o mâlum salgın döneminde yaşları 5 ile 15 arasında değişen 6 çocukta domuz gribi aşısı yapıldıktan sonra narkolepsi geliştiğinin bildirilmesi ve 9 da şüpheli vakanın olması sebebiyle Pandremix isimli domuz gribi aşısının çocuk ve gençlere uygulanmasını durdurmuştu.
THL, narkolepsinin domuz gribi aşısına veya aşılama ile tetiklenen başka faktörlere veya doğrudan domuz gribine bağlı olarak gelişebileceği vurgulanarak aşı ve narkolepsi ilişkisinin araştırılması gerektiğini bildirmişti (1).
Plos ONE dergisinde yayınlanan iki araştırma 2009 senesinde uygulanan domuz gribi aşısının (Pandremix) çocuklarda “narkolepsi” yani uyku hastalığına yol açabileceğini ortaya koydu.
Finlandiya’ da yapılan bu araştırmaların ilkinde 1991-2005 tarihleri arasında doğmuş olan çocuklar içinde 46’ sı domuz gribi aşısı olan 7’ si ise aşı olmayan toplam 67’sinde narkolepsi teşhis edildiği belirlendi.
Narkolepsi oranı aşı olanlarda 100 binde 9, olmayanlarda 100 binde 0.7 olarak bulundu (2).
Bu rakamlara göre aşı olanlarda narkolepsi riskini 12.7 kat fazla olduğu ve her 16 bin aşılamanın birinde bu komplikasyona rastlandığı belirlendi.
İkinci çalışmada ise 2002-2010 seneleri arasında tüm yaş gruplarında 355 uyku hastalığı teşhis edildi (3). Bu, her sene 100 bin kişinin 0.79’ unda uyku hastalığı ortaya çıkması manasına geliyor. 17 yaşından küçük olanlardaki ensidans senede her 100 bin kişide 0.31 idi.
2010 senesinde ise 17 yaşından küçük 54 çocukta narkolepsi tespit edildi. Bunların 50’ sine Pandremix yapılmıştı ve teşhis aşı yapıldıktan sonraki 242 gün içinde konmuştu. Erişkinlerde 2010 senesi narkolepsi ensidansı ile önceki senelerin ensidansı farklı bulunmadı.
Araştırmacılar, bu sonuçları Finlandiya’ da 2010 senesinde çocukluk çağı uyku hastalığındaki ani artıştan diğer çevresel faktörlerle beraber Pandremix’ in sorumlu olabileceğini şeklinde yorumluyorlar.
NARKOLEPSİ nedir?
Halk arasında uyku hastalığı adıyla bilinen narkolepsi santral sinir sisteminin kronik bir hastalığıdır.
Hastalığın başlıca belirtileri gündüzleri konuşurken veya yemek yerken öncü bir uyarı olmadan ve aniden uyumaya başlamak, kas tonusünün ortadan kalkması (katapleksi) sebebiyle birden yığılıp kalma, hayal görme, gece uykularının ve otomatik davranışların bozulmasıdır.
Hastalığın kesin sebebi bilinmemekle beraber genetik bir yatkınlık ve bunu tetikleyen çevresel faktörler (virüsler, stres, toksinler) sorumlu tutulmaktadır.
Beyinde uykuyu düzenleyen hipokretin isimli kimyasal maddenin azalmış olduğu belirlenmiştir.
Hastalığı ortadan kaldıracak bir tedavi yoktur ama bazı ilaçlarla ve hayat tarzı değişiklikleriyle belirtiler kontrol altına alınabilir.
KAYNAKLAR
2. http://www.plosone.org/article/info%3Adoi%2F10.1371%2Fjournal.pone.0033536
3. http://www.plosone.org/article/info%3Adoi%2F10.1371%2Fjournal.pone.0033723
***
EK 1 (20.4.2022): Randomized, Double-Blind, Placebo-Controlled Trial to Assess the Rate of Recurrence of Oculorespiratory Syndrome Following Influenza Vaccination among Persons Previously Affected.
During the 2000–2001 influenza immunization campaign in Canada, an oculorespiratory syndrome (ORS) was recognized as adverse event associated with one of the vaccines administered. The initial surveillance case definition for ORS in 2000–2001 specified onset within 24 h after vaccination and resolution within 48 h after onset; the restriction on the duration of ORS was removed from the case definition for the vaccine distributed during the 2001–2002 influenza season. The implicated vaccine contained large aggregates of unsplit virions; alterations to the manufacturing process for the vaccine distributed during 2001–2002 addressed this. A randomized, double-blind, placebo-controlled trial assessed the safety of the reformulated version in previously affected adults. The trial was halted early, after 61 participants had received an injection (34 had received vaccine, and 27 had received placebo). The vaccine-attributable recurrence rate for onset of ORS within 24 h after injection was 33% (95% confidence interval [CI], 10%–53%); for cases that resolved within 48 h, this rate was 27% (95% CI, 5%–47%). Previously affected persons should be informed of the risk of ORS recurrence but also that episodes of such recurrence are mild and well tolerated.
Kaynak: https://academic.oup.com/cid/article/37/8/1059/433887
***