Son senelerde Modern Tıbbın en önemli buluşlarından biri de yeni çıkan bir ilaç veya aşının asıl etkinliği yanında şeytan dâhil kimsenin hayâlinden bile geçmeyen başka bir takım çok ilgisiz faydaları olduğunun ileri sürülmesi. Buna en yeni örnek yeni zona aşısının demans riskini azaltıyor olması.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da en sonunda aşı karşıtı damgası yemiş. Şaşırmadım. Aşı şirketlerinin fonladığı kişiler, aşılara karşı en küçük tenkitte bulunan birini anında aşı karşıtı olarak damgalarlar. Bunların maksadı insan sağlığı, hastalıkların önlenmesi falan değildir.

Frontiers in Immunology’ de yayınlanan araştırma mRNA aşılarının bağışıklık tepkilerini zayıflatabileceğini, viral ve bakteriyel enfeksiyonlarla mücadelede bağışıklık sistemi hücrelerini “tembel” hâle getirebileceğini gösteriyor. Aşıların, bun bakımdan değerlendirilmesi şarttır.

Yeni bir araştırmada bazı stres türleri ile bağışıklığın yaşlanması arasında da bir münasebet olduğu gösterildi. Bununla beraber, sosyal stres ve bağışıklık hücrelerinden hangisinin diğerini nasıl etkilediği hâlâ tam olarak anlaşılabilmiş değil. Sosyal stres ve immünolojik işlev arasındaki ilişki ilk defa bu çalışma ile ayrıntılı olarak incelenmiş oldu.

Birleşik Krallık’ ta yapılan araştırmada daha önce difteri ve tetanos aşısı yapılmış olanlarda ağır Kovid riskinin daha düşük olduğu ortaya çıktı. Kovid tabloları kişiden kişiye çok farklı olabiliyor. Görünüşte sağlıklı olan bazı kişilerde ağır hastalığa yol açan sebep ve risk faktörlerinin bilinmesinin bunlar için hayati ehemmiyeti vardır.