Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Ekim ayı tüm dünyada olduğu gibi bizde de gazete ve televizyonlarda meme kanseri ile ilgili haberler yayınlanarak konuşmalar yapılarak “Meme Kanseri Farkındalık Ayı” olarak değerlendiriliyor.

Bu tür faaliyetlerde esas maksadın insanları bir takım hastalıklar konusunda tam ve doğru bilgilendirmek, bunlara yakalanmamaları için neler yapmaları gerektiğini anlatmak olması gerekir.

Gelin görün ki bu tür etkinlikler tüm dünyada tıp endüstrisi tarafından kendi menfaatleri doğrultusunda bir tür pazarlama kampanyasına dönüştürülüyor.

Erken teşhis, korunma ha?

Meme kanserinin neden arttığı tartışılacağına, meme kanserine sebep olan kanserojenler ve risk faktörlerinin neler olduğu ve bunlara karşı ne gibi tedbirler alınabileceği konuşulacağına meme kanserinin “erken teşhisine ” odaklanılıyor.

Meme kanserinin önlenmesi elbette endüstrinin işine gelmiyor çünkü tek bir hasta bile teşhisiyle; kemoterapi, radyoterapi, ameliyat, hastane masraflarıyla milyonlarca lira demek.

Slogandaki sahtekârlığa dikkat: En iyi korunma erken teşhistir.

Erken teşhis, korunma ha?

Erken teşhis kanseri önlemek değildir

Erken teşhisin hayat kurtarıcı ve bunun tek yolunun da her kadının mutlaka “mamografi taramalarına” katılması olduğu zihinlere kazınıyor.

Mamografi taramalarının sebep olduğu “gereksiz teşhis” (overdiagnosis) ve “gereksiz tedaviler” (overtreatment) ve bunların maddi-manevi zararları hiç konuşulmuyor.

Meme kanserine yol açtığı bilinen veya şüphelenilen kanserojenlerin adları ağızlara bile alınmıyor.

Çünkü asıl amaç, kanserin önlenmesi değil “erken teşhisidir”.

Oysa erken teşhis kanseri önlemek manasına gelmediği gibi erken teşhis bazı kadınlar için hayatlarının kurtulması değil hayatlarının kararması demektir.

Mamografi taramalarının kanser teşhisini artırdığı ama kanserden ölümlerde bir azalma olmadığı birçok geniş kapsamlı ve uzun vadeli araştırma ile gösterilmiştir.

Gelelim neticeye

Kadınlara şu hususlara dikkat etmelerini tavsiye ediyorum:

BİR: Erken teşhis aldatmacasına, korkutma kampanyalarına kanmayın.

Unutmayın, erken teşhis her zaman hayat kurtarmaz hayat da karartabilir.

İKİ: Meme kanseri de diğer tüm kanser ve hastalıklar da “erken teşhisle değil“, adam gibi beslenerek, hareketli olarak, sigara-alkol kullanmayarak, güneşten istifade ederek, gece uyuyarak, stresten uzak kalarak “önlenebilir”.

ÜÇ: Sizi uyaran kişilerin kimler olduğuna, kimin menfaatine konuştuğuna dikkat edin; özel hastane ismi ve logosunun önünde konuşanlara “Hadi oradan” deyin!

DÖRT: Ey sokak tabelalarını “bulutlandırmayanın” canına okuyan RTÜK, özel hastane isimleri, logoları, binaları önünde açıklama yapılmasına neden sessizsin, söyle bakalım.

BEŞ: Mamografi kadınlara dayatılmamalı, fayda ve zararları anlayabilecekleri şekilde tam ve doğru olarak anlatılmalı, onay verenler taramaya alınmalıdır.

ALTI: Meme Kanseri Farkındalık Ayı ve benzeri etkinliklerin endüstri tarafından cân-ı gönülden desteklendiği, bunların bir tür pazarlama faaliyeti olduğu aklınızdan çıkmasın.

Kaynak: http://ahmetrasimkucukusta.com/kategoriler/yazilar/tip-yazilari/mamografi-ile-taramalar/

Siz de yorumunuzu paylaşın: