YARIN ALAEDDİN YAVAŞCA’NIN 90’INCI DOĞUM GÜNÜ

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Sabah’ ta Mehmet Barlas’ ın yazısı:

Toplumsal yaşamımızda sadece gerginlikler, şiddet ve kavga yok ki… Kuşaktan kuşağa aktarılan şarkılar, şiirler ve besteler de var. Yaşamımıza anlam katan bu eserlerin altında imzası bulunan önemli isimlerden biri de Prof. Alaeddin Yavaşca’dır. Ve yarın Alaeddin Yavaşca’nın 90’ıncı doğum günü kutlanıyor.

Bugünün klasiği

Alaeddin Yavaşca ile aynı zaman diliminde yaşamış olmak, onu tanımak ve onun bestelerini kendi sesinden dinleyebilmek, kültürümüzün önemli bir öğesi olan musikimizin tutkunları için zaman ötesi bir piyangonun büyük ikramiyesinin vurması gibidir. Eğer bir gazeteci olarak geçen yüzyıllardan birinde bu yazıyı yazmış olsaydım, Itri, Dede Efendi veya Hacı Arif Bey hakkında ne yazmış olacaksam, bugün aynı düşünceleri ve hayranlığımı Alaeddin Yavaşca için seslendirmek durumundayım.

Gaziantep-Kilis…
Şimdiden klasik olmuş bestelerin yaratıcısının ve eşsiz bir yorumcunun sohbetini dinlemek, onun sesiyle kültür tarihimizin okyanuslarına yelken açmak, bugünkü kuşakların şansıdır. Benim açımdan bütün bunlardan öteye Alaeddin Yavaşca ile hemşeri olmak gibi bir övünç vesilesi daha var… Gaziantep’in (eskiden Kilis de Gaziantep sınırları içindeydi) insanlarının klasik Türk müziğine tutkunlukları bilinen bir gerçektir. “Alaeddin Yavaşca’nın doğduğu kent” olmak gibi bir konumu da var Gaziantep’in…

Kutlama konseri

Yarın Cumhurbaşkanlığı Klasik Korosu, Yavaşca’nın 90’ıncı doğum gününü, Cemal Reşit Rey’deki konserde, onun bestelerini seslendirerek kutlayacak.
Başta da söylediğim gibi, toplumsal yaşamımızı karartan kavgalardan, gerginliklerden ve şiddetten sıyrılıp huzur dolu bir dünyaya kaçış için, Yavaşca’nın bestelerine sığınmak büyük bir fırsattır. Yahya Kemal, Itri’nin bestelerinin “Gemiler geçmeyen bir umman“da çalındığını söyler… Şimdi biz Yavaşca’nın sayıları 652’ye ulaşan bestelerini, gemilerin geçtiği denizlerde dinlemek şansına sahibiz.

Hangisini dinleyelim?

Hangi şarkıyı dinleyerek başlasak bu yolculuğumuza? “Ne günah etse açılmaz iki gönlün arası“yı mı, “Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok“u mu, “Senden uzak günlerim zindan oluyor“u mu, “Kimseyi böyle perişan etme Allahım yeter“i mi, “Ağlar gezerim sahili” mi, “Ümitsiz bir aşka düştüm“ü mü, “Boğaziçi şen gönüller yatağı“nı mı, “Başka söz söylemem aşktan yana“yı mı, yoksa “Ne bildin kıymetim“i mi?

Hatıralar

Yavaşca’ya sağlıklı ve yeni bestelerle dolu bir yaşam dilerken sözü ve sazı, güftesi Cahit Sıtkı Tarancı’ya ait olan Yavaşca’nın Segâh şarkısına bırakıyorum…
Bu tatsız akşam saatinde,/ Görünmez kanatlarınızla,/ Cama vurmayın hâtıralar./ Sessizliğine doymadığım/ O eski saatleri, yeni/ Baştan kurmayın hâtıralar./ Suda yıldızlara uyarak,/ Siz de uzaktan, bir çakıp bir/ Sönüp durmayın hâtıralar./ Bu tatsız akşam saatinde,/ Başımda pervaneler gibi/ Dönüp durmayın hâtıralar…

Seyretmek için: https://www.youtube.com/watch?v=8qh3_EKMMaI

Siz de yorumunuzu paylaşın: