DÜNYA SAĞLIK ÖRGÜTÜ’ NDEN BİLİM DIŞI TWEET
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından atılan “Aşılar tabii enfeksiyonlardan daha iyi bağışıklık sağlarlar ” (Vaccines provide better immunity than natural infection) başlıklı bu tweet bilim adına utanç vericidir.
DSÖ’ nün tweeti:
“Aşılar tabii enfeksiyonlardan daha iyi bağışıklık sağlarlar.
Aşılarla tabii enfeksiyonların yarattığına benzeyen bir bağışıklık cevabı elde edilir ama daha az risklidir.
Mesela: Haemophilus influenza tip b ile tabii enfeksiyon bilişsel bozukluklara, konjenital kızamıkçık doğum defektlerine, çocuk felci kalıcı felçlere sebep olabilir.”
Aşılarla tabii enfeksiyonlardan daha iyi bağışıklık sağlanamaz
Hiçbir aşının tabii enfeksiyondan daha iyi bağışıklık sağlaması mümkün değildir.
Böyle bilim, akıl ve mantık dışı, tamamen ticari bir ifadeyi aşı üreticilerinin bile dile getirdiğine rastlamadım.
Grip aşıları buna çok iyi bir örnektir.
Grip geçirenlerde ömür boyu süren ve virüsler antijenik değişiklikler geçirseler bile gene de koruyucu olma ihtimali olan bir bağışıklık oluşur.
Nitekim, 2009′ daki domuz gribi salgınından 1955′ ten önce doğanların çok daha az etkilenmelerinin sebebi, bu kişilerin daha önce antijenik olarak domuz gribi virüsüne benzeyen bir virüsle hastalanmış olmalarıydı (1).
Hani aşılar tabii enfeksiyondan daha iyi bağışıklık sağlıyordu?
Üstelik de ilk cümlede “Aşılar tabii enfeksiyonlardan daha iyi bağışıklık sağlarlar” iddiasını dile getiren DSÖ hemen sonraki cümlede çark ediyor ve “Aşılarla tabii enfeksiyonların yarattığına benzeyen bir bağışıklık cevabı elde edilir ama daha az risklidir” diyor.
Bu, birbirini takip eden iki cümlede dile getirilen birbirine uymayan görüşler DSÖ’ nün kafasının ne kadar karışık olduğunun açık bir delilidir.
Manşetteki iddiasına örnek vermesi gerekirken enfeksiyonların risklerinden örnek veren DSÖ, algı operasyonu yapayım derken bunu da beceremiyor, her şeyi eline yüzüne bulaştırıyor.
Aşılar neden tabii enfeksiyonlardan daha iyi bağışıklık sağlamaz?
Tabii enfeksiyon geçirenlerde hem hümoral (antikorlar), hem hücresel ve hem de lokal bağışıklık gelişirken aşı ile sağlanan bağışıklıkta “çoğu zaman” sadece hümoral bağışıklık elde edilir.
Mesela, grip aşıları ile sağlanan hümoral bağışıklığın koruyuculuğu genel olarak hem düşük -hatta bazen sıfırın bile altında- hem de kısadır ve zaten bunun için de grip aşılarının her sene tekrarlanması ve çok erken yapılmaması istenir (2, 3).
CDC daha önce standart aşılardan çok daha etkili diye ısrarla tavsiye ettiği buruna püskürtülerek uygulanan grip aşısının (FluMist) koruyucu olmadığını bildirerek bu aşının yapılmaması uyarısında bulundu (4).
Hani aşılar tabii enfeksiyondan daha iyi bağışıklık bırakıyordu?
Aşıların hepsi aynı sepete konamaz
Bu cümledeki bir başka feci hata da “aşıların hepsinin aynı sepete konmasıdır“.
Hiçbir aşı diğeriyle kıyaslanamaz, birbirine örnek gösterilemez.
Her aşının endikasyonu (gerekliliği), etkinlik ve koruyuculuğu, emniyeti birbirinden farklıdır ve bu yüzden aşılar hakkında genel yargılarda bulunmak yanlıştır.
DSÖ, “Aşılar tabii enfeksiyonlardan daha iyi bağışıklık sağlarlar” diyerek de tüm aşıları aynı derecede etkili ilan ediyor, gene bir algı operasyonu yapıyor.
Aşıların yan etkileri vardır
DSÖ, enfeksiyonların risklerinden örnekler vererek aşıları sanki hiçbir yan etkisi olmayan uygulamalar gibi göstermek istiyor.
Bu da aşıları masum göstermeyi hedefleyen bir algı operasyonudur.
Fazla söze gerek yok, herhangi bir aşının prospektüsüne baktığınız zaman bunları net olarak görebilirsiniz.
Bunu anlamak için şu tek örnek de yeterlidir (5).
Amaç toplum sağlığı değil bireylerin sağlık kaygıları üzerinden ivedi olarak sağlanacak kârlardır
Prof. Dr. Gazanfer Aksakoğlu, “Uluslararası Sermaye ve Bağışıklama Pazarı” başlıklı makalesi aşılarla ilgili halktan saklanan gerçekleri gözler önüne seriyor (6):
“Bağışıklama da aşı üretimi de devletin elinden ve kamu görevi olmaktan çıkarıldı, sermayeye teslim edilerek tatlı kârlar için yatırım aracına dönüştürüldü. Artık bebeklerin ve erişkinlerin bağışıklanmaları üzerinde kişisel, kurumsal ve sınıfsal çatışmalar, uluslararası sermayenin kanlı çıkar oyunları yer alıyor. Amaç toplumun sağlığı değil, bireylerin sağlık kaygıları üzerinden ivedi olarak sağlanacak kârlardır .”
Gelelim neticeye
BİR: Aşı üreticilerinin bile söylemeye cesaret edemeyecekleri bilimsel olmayan ifadelerle aşı reklâmı yapan DSÖ, alemi kör milleti sersem sanıyorsa, yanılıyor.
Bu tür bilim dışı açıklamalarıyla kimseyi kandıramayacağı gibi itibarını yerle bir ediyor ve tam aksine toplum sağlığı için çok önemli olan bilimsel aşı uygulamalarına da zarar veriyor.
DSÖ’ yü aklını başına devşirmeye davet ediyorum.
İKİ: Kendi uçağını, kendi savaş gemisini, kendi tankını yapan ülkemizin tıp endüstrinin oyunlarına gelmemek için kendi aşısını da kendisinin üretmesi şarttır.
ÜÇ: Aşılar, bunları para kazanmak için üreten şirketlerin inisiyatif ve insaflarına bırakılamayacak stratejik ehemmiyeti olan uygulamalardır.
Kaynaklar:
4.http://www.webmd.com/cold-and-flu/news/20160623/cdc-panel-says-flumist-nasal-flu-vaccine-ineffective
6.http://webb.deu.edu.tr/halksagligi/doc/yazilar/ga-uluslararasibagisiklamapazari.pdf
İlgili Diğer Yazılar:
- AŞILARLA SAĞLANAN BAĞIŞIKLIK KOVİD GEÇİRMENİN SAĞLADIĞI BAĞIŞIKLIKTAN DAHA ETKİLİDİR
- NORMAL ZEKÂLI BİLİM ADAMLARI YAPAY ZEKÂ KULLANARAK GRİP AŞISI GELİŞTİRİYOR
- GRİP İLAÇLARI RASTGELE YAZILMAMALIDIR
- AMERİKA BU SENE DE GRİP’ TEN KIRILIYOR, TÜRKİYE’ DE TIK YOK
- KOVİD VE GRİBİ NEREDEYSE SIFIRLAYAN YENİ ZELANDA’ DA RSV SALGINI BAŞLADI
Allah sizden bin kere razı olsun hocam. Sizden başka halk sağlığını düşünen yok. Ne üniversiteler, ne tabip odaları, ne doktorlar, ne profesörler hepsi kendi aleminde.
WHO’ yu resmen rezil etmişsiniz, çok müthiş bir analiz.Tebrikler efendim.
Dünya sağlık örgütünün ilaç firmalarıyla çalıştığını dünya alem biliyor.
Dsö ismi zaten bilimsel değil.
Dünya: Üzerinde yaşadığımız yeryüzü gezegeni.
Doyayısıyla, dünya sağlığı/esenliği/diriliği…. olamaz.
Örgütte olmaz.
Mecaz/atıf/yan/kasıt/eş…. bilimsel değil.
Zaten böyle yürümüyor mu bu işler? İsim başka, fiil başka, sıfat başka, nesne başka…..
İsmi gül olan gül mü? Gökte denilip güneş/ışık adı verilen, gökte değil, güneş/ışık değil. Gök kelimeside bilimsel değil. E bilim olmayınca kelam mı olur? Olmamalı. Biz şu an konuşamaz/yazamaz olmalıyız. Konuşuyoruz, ne dediğimizi bilmeden. Bazen konuşamıyoruz, ne bildiğimizi diyemiyoruz.
*
Temiz dil.
Levh-i mahfûz-ı suhandir dil-i pâk-i Nef’î
Tab’-ı yârân gibi dükkânçe-i sahhâf değil
*
Örgütlenmelere karşı bütünlenme olmazsa, sonuç olmaz. Dsö vb. leri ancak bu yolla dinginlenir.
Onlar (organ/bölücü), karşısında bütünleşme olmalı.
Kainat/insan/sağlık…. bütündür.
Sağlık kelimesi yeniden tanımlanmadan yine sonuç olmaz.
Sağlık, dlnden ve devletten ayrılmadıkça, olmaz.
*
Tıbba imanla, hiç sonuç olmaz.
Vasluŋı sîne-i mecrûhuma merhem/aşı didiler
Gel tabîbüm ”görelüm” var mı bunuŋ dermânı