ACI TATLARI SEVENLER SADİST OLABİLİR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Herkesin damak zevki farklıdır. Kimi kahveyi şekersiz, acımsı ve koyu içerken, kimi ancak bolca süt ve şekerle içebilir. Ya da greyfurtun o buruk tadına bayılan da vardır, yüzünü ekşiten de.

Peki, bu sadece bir tat tercihi mi? Yoksa damağımızın sevdiği tatlar, kişiliğimiz hakkında daha derin ipuçları verebilir mi?

Yeni bir bilimsel çalışma, bu soruya şaşırtıcı bir cevap veriyor: Araştırmaya göre, acı tatlardan hoşlananların, antisosyal kişilik özellikleri gösterme ihtimali daha yüksek.

Araştırma nasıl yapıldı?

Araştırmacılar, bir dizi deneyle katılımcıların tat tercihleri ile kişilik özellikleri arasındaki ilişkiyi inceledi. 

◾ Katılımcıların tat tercihleri, laboratuvarda hazırlanmış standart tat çözeltilerini (acı, şeker, sitrik asit, tuz) fiziksel olarak tattırarak ve bunlara karşı olan hoşlanma seviyelerini puanlayarak ölçüldü.

◾ Sadizm, narsisizm, psikopati ve Makyavelizm’den oluşan -genellikle “karanlık dörtlü” olarak adlandırılan- kişilik özellikleri ölçüldü.

◾ Ayrıca, günlük hayattaki davranışlarına yönelik anketler doldurmaları istendi (örneğin, başkalarına yardım etme isteği veya tartışmalarda ne kadar acımasız oldukları gibi).

Sonuçlar, diğer tat tercihleri (tatlı, ekşi, tuzlu) için anlamlı bir ilişki göstermezken, acı tatlara duyulan tercihin antisosyal kişilik özellikleriyle tutarlı bir şekilde bağlantılı olduğunu ortaya koydu.

Acı kahve sevenler daha mı kötü?

Hemen belirtelim: Kahveni şekersiz içiyorsun diye psikopat olduğun anlamına gelmiyor!

Araştırma, kesin bir sebep-sonuç münasebetinden ziyade, ilginç bir korelasyondan bahsediyor.

Çalışmanın bulguları şu şekilde:

💠 Acı Sevenler ve Sadizm: Acı tatları sevenlerin, günlük hayatta “gündelik sadizm” olarak adlandırılan (başkalarının acı çekmesinden zevk alma) özelliklere daha yatkın olduğu görüldü. Örneğin, bu kişiler tartışmalarda daha acımasız olmayı itiraf etme eğilimindeydiler.

💠 Karanlık Dörtlü ile Bağ: Acı tercihi, sadece sadizmle değil, aynı zamanda narsisizm, psikopati ve Makyavelizm ile de pozitif bir ilişki gösterdi.

💠 Yardım Etme İsteği: Daha çarpıcı bir bulgu ise, acı tatları seven katılımcıların, bir araştırmaya gönüllü olarak daha az zaman ayırmaya istekli olmalarıydı. Yani, başkalarına yardım etme eğilimleri daha düşüktü.

Peki neden böyle bir bağlantı var?

Araştırmacılar, bu ilişkiyi “duyusal işleme” ile açıklamaya çalışıyor.

Teorilerden biri şu:

Acı tat, tabiatı gereği hafif bir tehlike veya hoş olmayan bir uyarandır. Çoğu insan bundan kaçınır. Ancak, bazı kişiler bu “sınır ihlalinden” ve risk hissinden keyif alıyor olabilir. İşte, antisosyal kişilik özellikleri gösteren bireyler de sosyal normları ihlal etmekten, sınırları zorlamaktan ve “yasak” olana yönelmekten benzer bir heyecan duyuyorlar. Yani, damakta hissedilen “acı” ile davranışsal olarak “sert” veya “pervasız” olma arasında psikolojik bir paralellik olabilir.

Damak tadınız bir kişilik testi değildir

Bu araştırma, “Kahvemi siyah içerim, demek ki psikopatım” gibi esprili ama abartılı yorumların ötesinde, tat tercihleri ile kişilik özellikleri arasında istatistiksel anlamda bir ilişki olduğunu düşündürüyor.

Gel gelelim bu bir sebep‑sonuç göstergesi değil; sadece ilişki/bağlantı seviyesinde. Yani acı tatlardan hoşlanmak, otomatik olarak karşı‑sosyal kişilik özelliği anlamına gelmiyor.

Ayrıca, insanların tat tercihleri yalnızca biyolojiyle değil kültür, alışkanlık, çevre, sosyo‑ekonomik durum gibi birçok faktörle de biçimleniyor. Dolayısıyla “acı tat = kötü kişilik” gibi basitleştirmeler yanıltıcı olur.

Bu tarz çalışmalar bizi, tat ve duyusal tercihlerin kişiliğimizle, davranış biçimlerimizle nasıl etkileşebileceğine dair düşündürüyor — yani “tat sadece tat değildir” noktasına götürüyor.

Gelelim neticeye

Bu çalışma, tat tercihleri ile kişilik özellikleri arasında bir münasebet olabileceğini düşündürmekle beraber buna dayanarak karakter analizi yapmaya kalkışmayın!

Sevdiğiniz acı biber sosu, sizi potansiyel bir “karanlık” karakter yapmaz fakat bilim, damak zevkimiz ve kişiliğimiz arasında daha keşfedilmeyi bekleyen birçok ilginç bağ olduğunu söylüyor.

Ben zaten her acının tiryakisi olmuşum” diyenlerle samimi olmamanızda, en azından bunlara fazla yaklaşmamanızda fayda var.

Makale: Individual differences in bitter taste preferences are associated with antisocial personality traits

Kaynak: https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0195666315300428

Siz de yorumunuzu paylaşın: