Hayvansal ürünlerde bulunan kolin, lesitin ve karnitin gibi besin ögelerinin bağırsak mikropları tarafından metabolize edilmesiyle oluşan TMAO’ nun pıhtılaşma riskini artırdığı belirlendi. Bu bize kırmızı etten zengin beslenmenin hem damar sertliğine hem de damarların pıhtı ile tıkanmasına yol açtığını gösteriyor.

Paça çorbasının faydasız ve üstelik de sağlığa zararlı ilan edilip yerine piyasada hap olarak satılan bir besin desteğinin öne çıkarılması açıkça (!) yapılan gizli bir reklâmdır. Amaç, insanları sağlıklı beslenmeden uzaklaştırarak onları ancak hap içerek sağlıklı olabileceklerine inandırmaktır. Buna “bilerek” veya “bilmeyerek” alet olanlar oyuna geliyorlar.

D vitamininden medet uman ve benim “Bırakın bunları adam gibi güneşlenin, adam gibi beslenin” tavsiyelerime sinirlenenlere çok iyi bir haberim var. D vitamini seviyesi 60 ng/ml üzerinde olan menopoz sonrası kadınlarda meme kanseri riskinin 20 ng olanlara göre yüzde 20 daha düşük olduğu bildirildi.

71 yaşındaki adam 25 senedir öksürüyordu ve 3 senedir de öksürükleri daha da artmış ve şiddetlenmişti. Göğüs, gastro-enterelog, alerji ve immünoloji uzmanı gitmediği doktor kalmamıştı, standart tedavilerden hiçbirinin faydası olmamıştı. Kortizon da sayısız alerji ve ant-enflamatuar ilaç da uzun vadede tesir etmemişti. Hasta çareyi fonksiyonel tıpta aramaya karar verdi.

17 sodyum araştırmasından 14’ ü DÜŞÜK sodyumun mortaliteyi (ölüm oranı) artırdığını gösteriyor. Eğri J şeklindedir. İlişki çizgisel değildir. USA diyet kılavuzlarındaki düşük tuz tavsiyenin gerekçesi yoktur. Beslenmenin temel prensiplerinden biri de birçok yazımda vurguladığım gibi makul miktarda yemektir. Tuz (sodyum) da böyledir. Azı da zararlıdır aşırısı da.