Kötü kolesterolü azaltan iyi kolesterolü artıran ilacın kalp krizi, felç ve ölümleri önlemediğinin gösterilmesi bilim dünyasında şaşkınlık yarattı. Bu camia kolesterol teorisinin mukaddes kitap emri olmadığını, sadece daha çok ilaç ve endüstriyel gıda satmak için “uydurulmuş” bir pazarlama yalanı olduğunu ne zaman anlayacak acaba? Kolesterol yalanlarına kananlar gaflet, delalet ve hatta hıyanet içindedirler.

Gebelikleri süresince hareketli olan farelerden doğan yavruların erişkin yaşa geldiklerinde anneleri gibi koşmayı sevdikleri, hareketli olmayan farelerin yavrularının ise hareketi sevmedikleri belirlendi. Aynı durum pekâlâ insanlar için de geçerli olabilir. Obezite ve diyabetin çığ gibi arttığı bir dünyada tüm kadınları “ayaklanmaya” davet ediyorum, yürüyelim arkadaşlar!

Tam yağlı süt ürünleriyle beslenenlerde diyabet riskinin yağsız ürünlerle beslenenlere göre yüzde 46 daha az olduğu, tam yağlı gıdaların obeziteyi de önlediği bildirildi. Obezite ve diyabetin salgın hastalık gibi artmasının sebebi ilaç ve gıda endüstrisi tarafından maniple edilen modern tıptır. Dikkat, modern tıp tedavi etmiyor, hasta ediyor!

Bilim dünyası orucun faziletini yeni anlamaya başlıyor. Obezite ve diyabetin salgın bir hastalık gibi artışında metabolizma ve diyabet uzmanlarının günde 3 ana 3 ara öğün tavsiyelerinin de önemli rolü var. Oxford Üniversitesi Genetik Profesörü Frances Ashcroft, diyabetin önlenmesi için ilaç değil “haftada bir gün oruç tutulmasını” tavsiye ediyor.

Kahvenin makul miktarlarda yani günde ortalama 2-3 fincan içilmesi sağlığımız için faydalıdır. Ancak bu ya bizim Türk kahvesi veye filtre kahve şeklinde hazırlanmış olmalıdır ve şekersiz içilmelidir. Hazır çekilmiş kahve yerine çiğ kahve çekirdeklerini alıp kavurur ve kendiniz çekerseniz daha da isabetli bir iş yapmış olursunuz. Tabii ki sadece kahve içmekle kalın bağırsak kanserinden tamamen […]