Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

50 ülkede 42.935 erkek üzerinde gerçekleştirilen 185 araştırmanın meta-analizinde 1973-2011 tarihleri arasındaki 40 senelik sürede sperm konsantrasyonunda yüzde 52, total sperm sayısında ise yüzde 59 azalma olduğu bildirildi.

Araştırmaya göre, sperm sayısının her sene yüzde 1.6 nispetinde azalması yanında sperm kalitesinde de ciddi bozulmalar var.

İnsanlığın geleceği tehlikede

Sperm konsantrasyonunun mililitrede 40 milyonun altına düşmesi bebek sahibi olmayı güçleştirmeye başlıyor.

Uzmanlar, sperm sayısındaki azalmanın bu şekilde devam etmesinin insan neslinin geleceğini tehlikeye düşürdüğü endişesini dile getiriyorlar.

Sperm sayısındaki azalmanın kısırlık yanında bazı kanserler, kalp hastalıkları, diyabet ve erken ölüm riskini artırdığı da biliniyor. 

Sperm sayısındaki azalmada, bebeğin anne karnında maruz kaldığı pestisit, kurşun, alev geciktirici, fitalat, bisfenol A gibi hormon bozucu kimyasallar, sigara, beslenme hataları, hareketsizlik, obezite, stres, iklim değişikliği gibi birçok faktörün etkisi olduğu düşünülüyor.

Gelelim neticeye

Ben sperm sayısındaki azalmayı dünya nüfusundaki artmayı frenleyen bir mekanizma olarak görüyorum.

Kaynak:

https://academic.oup.com/humupd/article-abstract/doi/10.1093/humupd/dmx022/4035689/Temporal-trends-in-sperm-count-a-systematic-review?redirectedFrom=fulltext

Yazı için 1 yorum yapılmış:

1. D Vitamini Yüksek Konseyi dedi ki:

   26 Temmuz 2017, 12:26

   Bence kısırlığın tek bir sebebi var ki o da D vitamini eksikliği. insanları abuk subuk şeylerle kandırmayın.

Siz de yorumunuzu paylaşın: