Stabil KOAH’ lı ve dinlenme veya egzersizin sebep olduğu orta derecede oksijen düşüklüğü olan hastalarda, uzun süreli oksijen desteği daha uzun bir ömür veya ilk hastaneye yatış süresinin uzamasını sağlamadı ve ölçülen diğer sonuçlardan herhangi birine göre sürekli faydası olmadı.

Astım-KOAH tedavisinde kullanılan budesonide’ in KOVİD sebebiyle hastaneye yatış oranlarını azalttığı ve tedavi süresini kısalttığı tespit edildi. Bu şekilde etkisi olduğu gösterilen sayısız ilaç var ama bunların hiçbirinin genç yaşlarda büyük umutlar vaat eden ama kısa sürede kaybolup giden futbolculardan bir farkı olmadığı anlaşıldı.

Vücut karbonhidratları yıkarken kullanılan oksijene göre en fazla karbondioksit oluşur ama yağlar yakılırken daha az karbondioksit meydana gelir. KOAH’ da solunum yetersizliğinde kanda oksijen azalırken karbondioksit artmaya başlar. Yağ ve proteinden zengin fakat şekerden fakir keto diyet KOAH’ lılar için de uygun bir diyettir.

Endobronşial valflerin, iyi seçilmiş amfizemli hastalarda faydalı olabileceğine inanıyorum ama bunun “hastalığı bitiren mucize bir tedavi” gibi sunulmasından, “çeşitli sebeplerle” uygun olmayan hastalara uygulanmasından da ciddi bir endişe duyuyorum. Son karar, “tam ve doğru bilgilendirilen” hastaların olmalıdır.

KOAH ve astımlılara verilen uzun etkili bronkodilatatör ilaçların ciddi kardiyo-vasküler riskleri ilk 30 günde bir buçuk misli artırdığı tespit edildi. Sadece ağır KOAH ve astımlı hastalarda kullanılması gereken bu ilaçların endüstrinin verdiği gazla panik ataklı hastalara bile verildiğine şahit oldum diyeyim siz durumun vahametini tasavvur edin.