“Turşu yiyin yaşlanmazsınız” sözünün bilimsel dayanağı yoktur. Böyle iddialı laf edebilmek için “delillerini ortaya koymak gerekir”. Mayalı gıdalara genel bir methiye, bağırsak bakterilerinin önemine vurgu durumu kurtarmaz! Ev turşusunu seven, zevkle yiyen ve tavsiye de eden biri olarak turşu yaşlandırmaz da, turşu yerseniz turşu gibi olursunuz da diyemiyorum.

Fast food paket kâğıtları ve kutularının yarısında kanserojen kimyasallar olduğu ortaya çıktı. Daha önce de paketli gıdaların ambalajlarındaki kanserojen madeni yağların yiyeceğe geçtiği bildirilmişti. Endüstrinin, paketlerin yiyeceklerin sağlıklı muhafazasını sağladığı iddiası bir kere daha çürüğe çıkmış oluyor. işlenmiş ve paketlenmiş hazır gıdalardan “külliyen” uzak durun!

Amerikan Kalp Derneği, kalp-damar hastalıklarından korunmak için sabahları kahvaltı yapılması, günde iki öğün yenmesi ve haftada 1-2 gün uzun süre aç kalınması tavsiyesinde bulundu. Kolesterol hapı, D vitamini, balık yağı, probiyotik ve gıda takviyeleri içerek sağlıklı olacaklarını sananlar aldatıldıklarının lütfen farkına varsınlar artık.

Kulak yolunu, bırakın firkete veya kürdanı özel pamuklu çubuklarla temizlemek veya kaşımak da çok tehlikelidir. Kulağınıza küpe olsun; burun havanın, gözler ışığın, ağız yiyecek ve içeceklerin, kulak ise sesin girmesi için yaratılmıştır. Nasıl lokmayı burnunuza sokmuyorsanız, kulağınıza da sesten başka bir şey girmemelidir.

Son senelerde tüm dünyada giderek artan bir “vegan” beslenme modası var. Vegan beslenme, et, süt, yumurta, bal, balık her türlü hayvani gıdayı reddediyor. Beslenmenin modası falan olmaz. Bunun tek yolu var: Adam gibi beslenmek! Veganlığın sonu “feryâd-ı figan” dır. Olma vegan edersin figan.