KALP HASTALIKLARININ ERKEN TEŞHİSİNDE DEVRİM
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
Sağlığa hiçbir katkısı olmayan, hatta insanların başını hiç yoktan derde sokabilen “gereksiz tahliller” sadece bizim değil tüm dünyanın başta gelen tıp meselelerinden biri.
Mesela, daha birkaç gün önce medyada Amerika’ da dokuz büyük tıp derneğinin doktorların tıbbi testleri daha az kullanmaları ve kullanım şekillerini değiştirmeleri için bir kampanya başlattığı haberi vardı.
Haberde, ABD Ulusal Tıp Kurumu’nun öncülüğünü yaptığı kampanyada, ülkede en fazla başvurulan 45 tıbbi testin bir listesi yayınlanıyor ve bu testlerin daha dikkatli kullanılması gerektiği vurgulanıyor.
Doktorlar “Test yapmak, hastaya bakmak demek değildir” diye konuşuyorlar. Uzmanlar bu testlere örnek olarak her baş ağrısı ya da sırt ağrısı için MR kullanılması gerekliliğini veriyorlar.
Bu çok haklı bir girişim; çünkü dünyanın en zengin ülkelerinin bile bu gereksiz tıbbi tetkiklerin altından kalkması mümkün değil. Bunlara harcanan para bir tarafa bir de bu tetkikler yüzünden gereksiz tedavilerin ve ameliyatların da önü açılmış oluyor.
Yeni gereksiz tahliller gündemde
Gelin görün ki, mevcut tahlillerin gereksiz yere kullanılması yetmiyormuş gibi, Amerika’ da kısa adı NLA olan National Lipid Association (Milli Lipit Derneği) üyelerinden oluşan bir uzmanlar komitesi, bir kılavuz yayınlayarak kalp-damar hastalıklarının teşhis ve tedavisinde yeni bazı kan tetkiklerini tavsiye ediyor.
NLA uzmanlar komitesi tarafından tavsiye edilen yeni parametreler şunlar: CRP, Lp-PLA2, Apo B, LDL partikül sayısı ve Lp(a).
Eğer bu tavsiye yaygın olarak kabul görürse sadece teşhiste kullanılan testlerin değil kan yağlarını azaltan ilaçların reçete edilmesinde de büyük artışlar olacak.
Böylece de hem teşhis için alet ve sarf malzemesi üretenlere hem de ilaç endüstrisine havadan dünyanın parasını kazanmanın kapıları açılmış olacak.
Bu tetkikler ne işe yarıyor?
NLA’ nın tavsiyesini haklı kılacak, bu tetkiklerin rutinde uygulanmasını haklı gösterecek hiçbir güvenilir bilimsel delil yok.
Bu tavsiye, Amerikan Kardiyoloji Koleji Vakfı (AACF) ve Amerikan Kalp Birliği (AHA) tarafından hazırlanan kalp-damar hastalıkları risk değerlendirmesinde ve Koruyucu Hizmetler Gücü (USPTSF) kılavuzunda büyük eleştiriler alıyor.
Mesela ACCF/AHA kılavuzu CRP’ nin çok mütevazı bir rolü olduğunu bildiriyor fakat diğer belirteçleri tavsiye etmiyor:
“Herhangi bir semptomu olmayan kişilerde kalp-damar risklerinin belirlenmesinde aç karına bakılan standart kan yağları profilinin dışında lipoproteinler, apolipoproteinler, partikül büyüklüğü ve yoğunluğunun ölçülmesi tavsiye edilmez”.
O zaman bu tavsiyenin sebebi ne ki?
Bu parametrelere milyonlarca insanda bakılması sadece bu tetkikler için alet ve malzeme üreten firmalarla, ilaç endüstrisinin işine geliyor.
NLA üyelerinden oluşan komitenin ilaç endüstrisi ile olan ilişkilerine bakıldığı zaman da durum zaten apaçık ortaya çıkıyor.
Üyelerin hepsinin endüstri ile âdeta “baş döndürücü ilişkileri” olduğu görülüyor.
Komitenin başı olan Michael Davidson’ un ilişkilerine bakmak yeteri kadar fikir veriyor:
Lipit dünyasının bu muteber bilim adamı, Davidson, Abbott Laboratories, Daiichi Sankyo, GlaxoSmithKline, Merck & Co. ve Roche’ dan araştırma bursu; Abbott Laboratories, Aegerion Pharmaceuticals, Amgen, AstraZeneca, Atherotech Inc., Daiichi Sankyo, DTC MD, Esperion, GlaxoSmithKline, Intelligent Medical Decisions, Kinemed, LipoScience, Merck & Co, Novo Nordisk, Roche, Sanofi-Aventis, Synarc, Takeda Pharmaceuticals ve Vindico Medical Education’ dan danışmanlık ücreti; Abbott Laboratories, GlaxoSmithKline ve Merck & Co’ dan konuşma ücreti almış.
NHL’ nin bu tavsiye kararını aldığı toplantının bu tahlillerin rutine girmesi ile çok büyük kazançları olacak firmaların sponsorluğunda gerçekleşmiş olduğunu söylememe sanırım hiç gerek yok.
Kalp hastalıklarının erken teşhisinde devrim
Göreceksiniz, aklı fikri sadece daha çok kazanmakta olan teşhis ve tedavi endüstrisi yakın bir gelecekte âllem edip kalem edip bu testlerin tüm dünyada rutine girmesini sağlar.
“Kalp hastalıklarının erken teşhisinde devrim” güzel bir slogan olabilir; kolesterol lobisine hediyem olsun.
Bu iş için endüstrinin pazarlama kuruluşları gibi çalışan tıp dernekleri ve onun adamları “hazır-olda” bekliyorlar. Onlar zaten bu gibi durumlar için varlar.
Modern tıp, yeni ilaçlar gibi yeni tetkiklerin de “ne kadar değerli ve faydalı olduğunu” çok iyi bilir.
Çok geçmez hastaneleri “Kolesterolüme de baktırmak istiyorum” diye dolduran insanlar “Ayrıca şu yeni çıkan yağ tahlillerim de yapılsın” diye doktorlara emir vermeye başlarlar.
KAYNAK
http://cardiobrief.org/2011/10/12/national-lipid-association-expert-panel-has-many-deep-ties-to-industry/
http://www.nytimes.com/2012/04/04/health/doctor-panels-urge-fewer-routine-tests.html
***
EK 1 (19.2.2023):
Kaynaklar:
***
EK 2 (1.6.2024): ÖZCAN YÜCEL
Hastalar kalp krizi geçirme riskim var mı diye mutlaka sorarlar. Biz kardiyologlar da bu soruya cevap vermek için genel muayenenin dışında bazı testler de isteriz.
Kan LDL seviyesine göre risk belirlemeyi rutin pratiğimden çıkartalı çok yıllar oldu.
Bakın dün yayınlanan aşağıdaki makale de beni destekliyor.
Kan Apo-B seviyesi LDL’den çok daha önemli bilgiler veriyor. Makaleye göre LDL’ye bakarak risk belirleme dönemi artık sona yaklaştı.
Hastalarımda kalp hastalığı riskini belirlemede önemsediğim en önemli kan testleri;
Açlık kan şekeri
HbA1c
Açlık insülin
HOMA değeri
HDL
Trigliserid
Apo-B
Lipoprotein (a)
CRPs
Makale: ApoB triumphs once more over LDL-C and non-HDL-C in risk prediction: ready for guidelines?
K: https://academic.oup.com/eurheartj/advance-article/doi/10.1093/eurheartj/ehae257/7685937?login=false
Kaynak: https://x.com/drozcanyucel/status/1796793834459758632
***
Amerikan lipid panelindeki 9 böyük kalp doktorunun. 8 tanesinin, biri hariç kolesterol firmaklarından 8 milyon dolar aldıkları muhakeme kararları ile bildirlmiştir. Bilgilerinize
Almanlar “Geld regiert die Welt” yani “Dünyayı para idare eder” derler. Böyle oldukça da yapanlara ve uygulayanlara para kazandıran gereksiz tetkik ve tedavilerin önlenmesi olağan değil
Dünyaya insanlığa en büyük zararı ilaç ve silah sanayi vermektedir.Dünyanın en büyük teröristleridir bu iki sanayi.