14 sene evvel bugün 80 milyon insan kullanılan ve senelik satışları 2.5 milyar doları bulan Vioxx isimli ilaç kalp krizi ve felçlere yol açtığı gerekçesiyle piyasadan çekilmişti. Vioxx o zamanlar günümüzün kolesterol hapları gibi yere göğe konamıyor ve bizde de reçetelerin başköşesini süslüyordu.

Trigliseritlerin aterosklerozdaki önemini 20 yıl önce yazan Durrington ve bıkmadan kalp hastalıklarının sebebinin şeker olduğunu haykıran Karatay’ı şimdi daha iyi anlıyorum. Onlar da tıpkı Yavuz Dizdar gibi önlerine konan “paketlenmiş bilgilere” şüpheyle bakan, “endüstrinin elinin değmediği bilgilerin” peşinde gezen bilim adamlarıdır.

Dünyanın en çok grip aşısı yapılan ülkesi USA’ da geçen sene gripten 80 bin kişinin öldüğü açıklandı. Bu bilgi, grip aşılarının koruyucu olmadıklarını, gribe yakalanmayı ve gripten ölümleri artırdığını düşündürüyor. Gelin de “Grip aşıları sağlıktaki en büyük sahtekârlıklardan biridir” diyen Başkan Trump’ a hak vermeyin!

Herkes soruyor grip aşısı olalım mı olmayalım diye. Ben kimseye ne aşı olun diyorum ne de olmayın. Ben grip aşısı ile ilgili halkın ve doktorların bilmediği hatta onlardan özellikle saklanmaya çalışılan bilimsel araştırmaları ve bilgileri aktarıyorum. Kolunuzu aşı için açmadan önce kafanızı çalıştırın.

Bu araştırma gebelerde şeker yükleme testi yapılmasının çok gereksiz olması yanında çok da riskli olduğunu haykıran Canan Karatay karşıtlarına kapak olsun! Ellerinde gebelerde şeker yüklemesinin fayda ve zararlarını gösteren hiçbir araştırmaları olmadığı halde Karatay’ ı suçlayanlar birazcık utanırlar mı bilmiyorum.