Kovid geçirenlerde gelişen bağışıklığın yeni enfeksiyonları önlemede etkili olamayacağı için bunlara da mutlaka aşı yapılması dayatılıyor. Seslerinin duyulması istenmeyen bir grup bilim adamı ise tabii Kovid enfeksiyonun sağladığı bağışıklığın daha geniş kapsamlı, daha tesirli ve daha uzun süreli olduğunu savunuyor. İşte, yenir delil daha!

Prof. Dr. Hazırolan MR, tomografi gibi görüntüleme tetkiklerinin artık doktor muayenesinin önüne geçtiğini de vurgulayarak, “Hastalar muayene edilmeden tetkike gönderiliyor. Muayene sürelerinin kısalığı buna yol açıyor. Gereksiz radyolojik çekimler ise hem ekonomik maliyeti yükseltiyor hem de topluma düşen ortalama radyasyon yükünü artırıyor” demiş.

Journal of Science and Medicine in Sport’ da yayımlanan araştırmada, ayakta durmanın günlük fiziksel aktivite miktarından veya oturma süresinden, zindelik seviyesinden veya fazla kilodan bağımsız olarak daha iyi insülin duyarlılığı ile ilişkili olduğu belirlendi. Ayakta durma, tüm vücut insülin duyarlılığı (M-değeri), HOMA-IR ve açlık insulin seviyesi ile ilişkili bulundu.

Tam aşılandıktan sonra enfekte olanların zirve virüs yüklerinin aşılanmamış kişiler kadar olduğu, virüsü ev ortamında tam aşılanmış olanlar da dâhil kolayca bulaştırabilecekleri tespit edildi. Araştırma, aşılanmanın ağır hastalık ve ölümlerin önlenmesinde çok önemli olduğunu ama tamamen aşılanmış kişilerin bile virüs kaptığını ve başkalarına da bulaştırdığını gösteriyor.

FDA, 5-11 yaş arası çocuklar için Pfizer-BioNTech aşısına acil kullanım onayı vermiş. Benim fikrim: Ağır hastalık ve ölüm riskleri çok düşük olan bu yaş grubunun “külliyen” aşılanmasının bilimsel bir izahı yoktur. Bu yaş grubu içinde sadece bağışıklığı baskılayan ciddi hastalığı olan çocukların “çocuk dozlarıyla” aşılanması doğru olur”.