Retrocyclin-101 adlı proteinin, gribin sebep olduğu enflamasyonu, grip belirtilerini ve gribe bağlı ölümleri önleyebileceği bildirildi. Bu tür deneysel araştırmaların gerçekten etkili bir ilaç haline gelebilmesi için daha senelerce çalışılması gerekir ve bunların birçoğu “umut vadeden müthiş proteinler” safhasında kalırlar. Bu tür ilaçlardan, aşılardan medet umacağınıza sağlıklı yaşamanın icaplarını yerine getirin, yeter.

Son senelerde giderek daha çok görülmeye başlayan akciğer fibrosisi yani akciğer sertleşmesi hastalığının sebeplerinden biri de kuş besleyicisi hastalığıdır. Bu klinik tablo bir tür “alerjik zatürre” (hipersensitivite pnömonitisi) olarak tanımlanabilir. Kuşlara ait döküntülerde bulunan proteinlere maruz kalmak suretiyle gelişen hastalığın akut ve kronik şekilleri vardır.

Kalp krizi, felç, kolit, zatürre, kolon kanseri ve kemik kırığı ve ölüm riskini artırdığı, B12 ve magnezyum eksikliğine yol açtığı bilinen mide koruyucu ilaçların (PPİ) karaciğer hasarı riskini de artırdıkları belirlendi. Bu ilaçlar bizde de gereksiz yere ve çok uzun süre kullanılıyor. Doktor ve hastalara önemle duyurulur.

Mucize bitki diye bir bitki yoktur, kıymetini bilirsen her bitki bir mucizedir. Mucize bitki sözü kurnaz tüccarların bir “pazarlama sloganıdır”. Moringa oleifera da böyle bir mucizedir ama D vitamini, balık yağı haplarına dadandırılanlarda pekâlâ işe yarayabilir.

“Ölüm nedeni güvercin” başlıklı haber bir Agatha Christie romanından esintiler taşıyor: Polise göre İtalyan kadının ölüm sebebi kaldığı çiftlik evinin çatısında yaşayan güvercinlerin dışkısında bulunan talyumun buharlaşıp alt kata sızması. Bu açıklama beni tatmin etmedi, polisin soruşturmayı derinleştirmesi şart.