

Kişisel websitesi
Yayınlanma tarihi: 02 Mayıs 2019
Ülkemizde başta obezite, diyabet, kalp-damar hastalıkları ve kanserler olmak üzere tüm kronik hastalıkların en önemli sebebinin işlenmiş tahıl ve şeker, bitkisel yağlar, mısır şurubu, katkı maddeleriyle dolu hazır gıdalar olduğuna inanıyorum.
Sadece biz değil tüm dünya bilimsel (!) beslenme tavsiyeleriyle hasta edildi.
Nitekim Avustralya’ da da durum bizden farklı değil.
Gelin, “Sağlığımızı sağlıklı beslenme kılavuzları bozdu” başlıklı yazıya bir göz atalım.
***
Avustralya’ da ilk sağlıklı beslenme kılavuzu 1982’ de yayınlandı ama şimdi hükumetin bize neleri yememiz gerektiğini anlatma endişesi içinde olduğu görülüyor. Hiç şüphe yok ki bu tam bir felakettir.
Kılavuz bize daha fazla meyve ve sebze yememizi ve hayvani ürünler ve tuzdan uzak durmamızı ve şeker ve alkolde aşırıya gitmememizi ve egzersiz yapmamızı tavsiye ediyordu.
Ve bizler denilenleri büyük ölçüde yerine getirdik.
Daha az yağ yedik ve yediğimiz yağ da bitkisel yağdı. 1982-2012 arasında toplam yağ tüketimimiz yüzde 25, hayvani yağ tüketimi yüzde 85 azaldı.
Şimdi yemeklere 1982’ de attığımızın ancak üçte birini atıyoruz. 1982-2011 arasında sebze tüketimimiz yüzde 15.4 ve meyve tüketimimiz yüzde 7.5 arttı.
Ve daha fazla egzersiz yapmaya da başladık. 1982’ de yüzde 30.2’ miz orta veya yüksek derecede egzersiz yaparken bu oran 2012’de yüzde 32.4’ e çıktı, ağır egzersiz yapanların sayısı ikiye katlandı.
1980-2012 arasında içkiyi de yüzde 21 oranında azalttık.
Sadece şeker kullanmayı azaltamadığımız gibi yüzde 20 oranında da artırdık.
Peki, ne oldu? Kronik hastalıklar azaldı mı? İnsanlar daha sağlıklı mı?
Kronik hastalıklar daha da arttı.
1980’ lerde yüzde 10’ umuz obez olmak üzere yüzde 40’ ımız fazla kilolu idik.
35 sene sonra yüzde 70’ imiz obez ve obezite üçe katlanmış durumda.
1989’ da Avustralya’ lıların sadece yüzde 1’ i tip 2 diyabet hastası idi, 2015’ de bu rakam 4 mislinden fazla artarak yüzde 4.4’ e çıktı. Bunun sonucu olarak da Avustralya’ da her gün 12 kişinin kolu veya bacağı kesiliyor.
Hastaneye yatan her 6 hastadan birinde sebep böbrek hastalığı. Sadece 2001 ve 2015 arasında böbrek yetersizliği için diyaliz yapılması gereken hasta sayısı iki mislinden fazla arttı. Bu hastalıkların da sebebi şeker.
Kanserler yüzde 23 arttı, bazı kanserlerde adeta patlama oldu. Tiroit ve karaciğer kanserleri 3 kat, böbrek, bağırsak veya prostat kanserleri ve melanom ise 2-3 kat arttı.
Astım egzama gibi alerjik hastalıklar 15 senede ikiye katlandı. Anafilaksiye bağlı hastaneye yatışlar da 1994-2005 arasında ikiye katlandı. 0-4 yaş arası çocuklarda anafilaksi sebebiyle hastane başvuruları 5 misli arttı.
Her 6 Avustralya’ lı çiftten birinde kısırlık var. 1980’ den bu yana sperm sayılarında yüzde 30 azalma var ve bu gidişte 20 sene içinde erkekliğin köküne kıran girecek.
Gelelim neticeye
Bu beslenme tavsiyelerinin acilen değişmesi şart.
Deposu işlenmiş gıda endüstrisinin kanlı paralarıyla doldurulan ve akademisyenlerin egosuyla sürülen otobüsün altına milyonlarca insanı atmayı göze alamayız.
Kaynak:
http://davidgillespie.org/how-the-healthy-eating-guidelines-have-destroyed-our-health/
Sınırlı Sorumluluk Beyanı:
Web sitemizin içeriği, ziyaretçiyi bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler, hiçbir zaman bir hekim tedavisinin ya da konsültasyonunun yerini alamaz. Bu kaynaktan yola çıkarak, ilaç tedavisine başlanması ya da mevcut tedavinin değiştirilmesi kesinlikte tavsiye edilmez. Web sitemizin içeriği, asla kişisel teşhis ya da tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilmemelidir. Sitede kanun içeriğine aykırı ilan ve reklam yapma kastı bulunmamaktadır.
RSS Besleme Adresleri: Tüm Yazılar (RSS) ve Tüm Yorumlar (RSS).
©2025 Ahmet Rasim Küçükusta, Tüm hakları saklıdır.