Fareler ve insan yağ hücreleri üzerinde yapılan araştırmada tarçın yağının metabolizmayı hızlandırdığı da ortaya çıktı. Daha önce de tarçına has lezzeti veren sinamaldehit isimli bileşiğin obezite ve hiperglisemiye karşı koruyucu olduğu gösterilmişti. Tarçın mutfağınızda mutlaka bulunması gereken bir baharattır. Makul miktarda tüketilmeli, yağ yakıyormuş diye hapan hapan kullanılmamalıdır.

Erken çocukluk döneminde ve anneleri gebe iken fazla miktarda früktoz tüketen çocuklarda astım riskinin yüksek olduğu bildirildi. Araştırma 1068 kadın ve çocuğu üzerinde gerçekleştirildi. Gebelikleri süresince günde 46 gram şeker tüketen annelerin çocuklarında astım riski günde 21 gram şeker tüketenlere göre yüzde 58 yüksek bulundu. 12 onsluk bir kutu kolada 39 gram şeker bulunuyor.

Halk arasında mide koruyucular olarak bilinen PPİ sınıfı ilaçların depresyon riskini de artırdıkları bildirildi. Mide koruyucuların her gün yeni bir hastalık riskini artırdıkları ortaya çıkıyor. Kolesterol düşürücü ilaçlarla adeta yarış halindeler. Bundan sonra ancak bu ilaçların bir hastalık riskinin artırmamaları haber değeri taşıyabilir.

Dişeti iltihabına sebep olan bakterilerin yemek borusu kanseri riskini de artırabilecekleri bildirildi. 122 bin kişinin 10 sene takip edildiği araştırmada, Tannerella forsythia ve Porphyromonas gingivalis bakterisi olanlarda yemek borusu kanseri riski yüksek bulundu. Buna karşılık Neisseria ve Streptococcus pneumoniae türü bakterilerin varlığı ise kanser riskini azaltıyor.

Kalp-damar hastalıkları ve kanseri önleyen sağlıklı yağ olarak pompalanan kanola yağının kilo almaya, hafıza ve öğrenme kabiliyetlerinin kötüleşmesine sebep olabileceği bildirildi. Zaten prensip olarak endüstrinin elinin değdiği tüm gıdalara asla güven duymam, elimden geldiği kadar da ağzıma koymam. Zeytinyağı ve tereyağı gibi iki mükemmel yağ varken kanola yağına dönüp de bakmam bile.