TORAKS DERNEĞİ’ NİN KAMPANYASINA İTİRAZIM VAR
Hürriyet Gazetesinde yer alan “Sönmüyorsa doğru doktora” başlıklı haberden Toraks Derneği’ nin akciğer hastalıklarına dikkat çekmek amacıyla “Nice Yaşlara” isimli bir kampanya düzenlediğini öğreniyoruz (1).
Haberde ölüm, sakatlık ve işgücü kaybına sebep olan hastalıkların başında akciğer kökenlilerin geldiği vurgulanıyor ki çok doğru.
Üstelik bu hastalıkların neredeyse tamamını da “önlemek” mümkün çünkü bunlar sigara daha doğrusu tütün kullanımıyla ilgili.
Bu bakımdan akciğer hastalıklarıyla mücadele tütünle mücadele olarak da görülebilir.
Modern tıbbın büyük yanlışı
Haberi okuduğumuzda, kampanyada akciğer hastalıklarını “önlemekten” ziyade “erken teşhisinin” hedeflendiği anlaşılıyor.
“Erken teşhis” kulağa çok hoş gelen bir tabir olsa da bir hastalığı önlemek dururken erken teşhis etmek esasında “geç teşhistir”.
Bu, özellikle de sigaranın yarattığı hastalıkların erken teşhisinde daha da önem kazanır zira sigaranın yarattığı hastalıklar mesela KOAH ve akciğer kanseri çok uzun seneler sonra, “iş işten geçtikten sonra” belirti verirler.
Asıl mühimi de sigaranın yarattığı zararların ve tahribatın “kalıcı” yani geriye dönüşünün, tamirinin mümkün olmamasıdır.
Hastalıkların erken teşhisi kendisine hasta yaratma derdindeki “ticari tıbbın” yeni adıyla McDonald’s Tıbbı’ nın işidir (2).
İnsanlık yararına olan “gerçek tıp” hastalıkların erken teşhisiyle değil önlenmesiyle ilgilenir.
Erken teşhis aynı zamanda da “gereksiz teşhis” ve “gereksiz tedavi” (overdiagnosis/overtreatment) demektir ve artık adeta yeni türeyen bir hastalık gibi sağlığımızı tehdit etmektedir (3).
Bu kampanya dikkat çekmek için de yanlıştır
“Nice Yaşlara” kampanyasının akciğer hastalıklarına dikkat çekmek için de yanlış bir uygulama olduğunu ve tam aksine insanların akciğer hastalıklarına yakalanma riskini artırabileceğini de düşünüyorum.
Mumları 40 santimetreden üfleyip “söndüren” bir tiryaki, sigaranın kendine bir zarar vermediğini, sağlığının yerinde olduğunu ispatlamanın huzuru ile sigarasını tellendirmeye devam edecektir.
Haberin görselinde yer alan güzel genç kız inanıyorum ki o mumları değil 40 santimden bir metreden bile söndürebilir ama bu onun akciğerlerinin sağlıklı olduğu manasına gelmez.
Yazıma koyduğum resimdeki “Tante Margrit” de 100. yaşını pastasındaki mumları üfleyerek değil alevi ile sigarasını yakarak kutluyor; sigara o kadar da zararlı değil mi yoksa?
Hayır, sigara daha “ilk nefeste” vücuda zarar vermeye başlar ve mumların söndürülememesi kaçmış bir trenin, çok ileri bir hastalığın işaretidir.
Solunum fonksiyon testleri suç aletidir
Solunum fonksiyon testlerinin erken teşhis için tavsiye edilmesi tıpkı “şeker yükleme testi” gibi akıl ve mantıktan uzak bir uygulamadır.
Nasıl yükleme testinin normal çıkması o kişinin sağlıklı olduğunun, istediği gibi “yanlış beslenmeye” devam edeceğinin delili değilse, normal bir solunum fonksiyon testi de o kişinin akciğerlerinin sağlıklı olduğunu, sigaraya devam edebileceğini göstermez.
Sigara havada karada zararlıdır!
Solunum fonksiyon testleri, overdiagnosis ve overtreatment hastalıklarının bir numaralı müsebbibidir, bir nevi suç alet bile denebilir (4, 5, 6, 7).
Akademi dünyası halktan uzak yaşıyor
Kampanya, diğer taraftan akademi dünyamızın halktan ve onların meselelerinden çok uzak, kendi dünyalarında yaşadığını da düşündürüyor.
BİR: Doğum gününde pasta üzerine mum yakılıp üflenerek söndürülmesinin bizim kültürümüzde yeri yoktur.
Doğum gününü pastası ve mum üfleme “Batı hayranlarının” daha ziyade “çocukları” için yaptıkları törenin simgesidir.
İKİ: Pasta, çok yüksek kalorili, tamamen karbonhidrattan ibaret sağlıksız bir gıdadır ve sağlıksız beslenmenin de şahane sembollerinden biridir.
Doğum günü pastası yerine “alevli doğum günü meyve tabağı” tavsiye eden biri olarak bu seçimi de çok yanlış buluyorum.
ÜÇ: Haberde genç bir kız resmi kullanılmasını da (gazetenin mi derneğin mi fikri bilemiyorum) kadın cinsiyetinin istismarı olarak görüyorum.
Gelelim neticeye
BİR: Mum söndüremeyecek aşamaya gelmiş kaç vatandaşımızın doğum günlerini pasta yiyerek mum üfleyerek kutladıklarını merak ediyorum.
İKİ: Toraks Derneği’ ne, bu kampanyalarının insanları “sigara içmeye teşvik etmek” gibi çok ciddi bir riskinin olabileceğini tekrar hatırlatıyorum.
ÜÇ: Bu kampanya “big pharmanın” ilaç satışını teşvik için çok sık yaptığı “Amerikanvari pazarlama numaralarına” çok benziyor ve bunun da bu şirketlerden birinin başının altından çıkmış olması kuvvetle muhtemeldir.
Kampanyanın bir “sponsoru” olup olmadığını bilmek istiyorum.
DÖRT: İyi niyetinden şüphe duymadığım Toraks Derneği’ ni, asıl akciğer hastalıklarında aşırı teşhis ve tedaviye, gereksiz ilaç kullanımına dikkat çeken, vatandaş ve memleket menfaatine kampanyalar yapmaya davet ediyorum (8, 9, 10, 11, 12).
BEŞ: Gerçek tıp, hastalıkların erken teşhisi ve tedavisiyle değil risk faktörlerini ortadan kaldırılmasıyla iştigal eder.
Kaynaklar:
1.http://www.hurriyet.com.tr/pasta-mumunu-40-santim-uzaktan-sonduremiyorsaniz-dogru-doktora-40049641
5.http://ahmetrasimkucukusta.com/2013/07/15/derdime-bir-care/solunum-testi-kurbani/
8. http://ahmetrasimkucukusta.com/2013/05/06/derdime-bir-care/koah-ta-gereksiz-ilac-kullaniliyor/
Bu tespitlerinize aynen katılıyorum. Bu kampanyanın bir ilaç firmasının teşviki ve ısrarı ile gerçekleştiği de şüphesiz değerli hocam.
BATAKLIK KURUTULMAMALI
Yoksa önce hasta olsunlar, sonra erken veya geç tedavi ederiz sistemi çöker. Doktorlar ise bu sistemde ikiye ayrılıyor ; bataklığı görmeden erken veya geç tedavi numarası çekenler. Sizin gibi bataklıkla uğraşanları sistem afaroz ediyor. Sadece ABD sağlık sektörü büyüklüğü : 2.5 trilyon $. Uğruna kanlı savaşlar yapılan petrolü bile geçmiş bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun.
Coşkun Bel’in yazdığı Ölümlerden ölüm beğen – SAĞLIKTA KIRMIZI ALARM kitabı acı gerçekleri ve çözüm yolunu açıklıyor.
Bu tipik bir amerikan usulü kampanyadır. Ülkemin profesörleri bilimle uğraşacağına nelerle zaman kaybediyor. Sonra da biz bilim adamıyız araştırma yapıyoruz diye konuşuyorlar. Yazık ama çok yazık.
Bir söz vardır koyun can derdinde kasap mal derdinde diye, burada da aynı hesap. Ey sayın profesör siz bu memlekette insanların doğum günlerini mum üfleyerek pasta yiyerek mi kutladıklarını sanıyorsunuz, pes yahu pes vallahi.
‘Big pharma’ cep sağlığı için hasta üretmeye devam ediyor! Ayakta kalabilmeleri için, hayat suları ne yapalım!
8 milyar insanı hasta yaparlarsa, dünya onların olacak..
Ayıptır, günahtır! Erken Teşhis ne demektir!
Siz zaten hastasınız demektir!
Hastalıkları önlemek, hasta olmayı önlemek para pul etmiyor yaa!
Habire hastalık üretilecek, habire erken teşhis yöntemleri geliştirilecek!
Habire insanlar korkutularak, bol bol tetkikler yapılacak ve de bol bol ilaçlar yazılacak!
Bu ilacı almazsan ölürsün olacak herkes!
Bu tetkiki yaptırmazsan seni kurtaramayız olacak herkes!
Bu kadar hazır pazarı nerede bulacaklar?
Kampanyalarla halkı paniğe sürükleyip ceplerini dolduracaklar.
Bu büyük dernekler bir gün de çıkıpTV Kanallarındaki hakiki besin olmayan halkımızı çocuklarımızı gençlerimizi zehirlemeye devam eden şekerli içecek/yiyecek ilanlarına neden ses çıkartamıyorlar acaba?
Erken teşhis diye mangalda kül bırakmayanlara duyurulur.
Sigaranın dumanı bile zararlıdır!
Sigaramın dumanı, yoktur yarin imanı
Doğum günü pastasındaki mumun alevinden sigarasını yakan dalya yapan teyze resmi tek kelimeyle müthiş!!! Ya hocam nerden buuluyorsunuz bu resimleri merak ediyorum.
Toraks Derneğinin size cevap vereceğini sanmıyorum. Zaten ne desinler ki? Adamları fena yakalamışsınız. Sizin sivri zekanızın da ortaya koyduğu gibi bu kampanyadan çıkan mesaj şu: 40 santimden mumları söndüremeyene kadar sigaraya devam! Dernek adeta sigara reklamına soyunmuş gibi olmuş.
Eksik yazmışım,yazık vallahi…
Sigaramın dumanı
Yoktur BİGPHARMALARIN imanı,
diye yazmalıydım. Doğrusu budur çünkü.
Helal Canan Hocam size, siz düzeltmeseniz de ne dediğinizi anlıyoruz artık. Siz bu ülkenin baş tacısınız. Saygılarımla.