Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Milliyet’ te Hasan Pulur’ un yazısı:

Çoktandır yazmayı düşünüyor, hatta bazen günde birkaç kere niyetleniyor, lakin denk düşürüp yazamıyorduk.
Televizyonlardaki “sigaraya hayır” kampanyasındaki görüntüleri hatırladınız mı? Ölüm döşeğindeki insanlar, hepsi sigara kurbanı…
Bu görüntüler, sizi sigaradan caydırır mı ya da tam tersi, başlatmaz ama…
Neyse, sigarayı terk edişimiz 25 yıl olduğu için belki böyle düşünüyoruz.
Ya Engin Kösebay!

Sigarayı terk edişi beş yıl: 24 Nisan 2006
Beş yıllık anılarını ilginç bir başlık altında toplamış:
“Yaşam nikotinsiz de sürer”(X)
Bir de tütün tarifi:
“Devenin çiğnemediği, eşeğin yemediği tütünü tüttürüyoruz.”
* * *
Sigara nasıl bırakılır?
“Öncelikle, olayın beyinde bitirilmesi gerekir.”
Biz bunu sık sık söyleriz ama “Evet, ben de öyle bıraktım!..” diyene rastlamazdık.
İşte Engin Kösebay canlı delil…
Üstelik Kösebay, iki kulvarda koşmuş, hem sigara hem de içki…
İkisini de kazanmış.
* * *
Mücadele tek başına mı verilecek, yardımcı olan yok mu?
Var:
“- Evin içinde sigara içilmemesi,
– Ev içinde asla gergin bir ortam -ne sebeple olursa olsun- yaratılmaması,
– Meyhane, lokanta gibi sigara ve içki içilen ortamlardan uzak durulmasının sağlanması,
– Sigaranın fayda ya da zararlarını konu eden konuşmalar yapılmaması,
– Sık aralıklarla bitki çayı, seyrek olarak çay ve kahve sunulması,
– Sebze yemeklerine ağırlık verilmesi,
– Ölçülü miktarda kuruyemiş verilerek, sigara el alışkanlığının unutulmasına yardımcı olunması,
– Banyonun her an duş almaya hazır bir biçimde tutulması,
– Kül tablası-çakmak-sigara paketinin ortalıkta görünmemesi.”
* * *
Sigarayı bırakanlar kilo alır mı?
Çoğumuzun mazereti budur:
Oysa, “Sigarayı bıraktığı için kilo alan kişi pek yoktur, sadece sigarayı bırakıp beslenmesine ve egzersizine özen göstermeyen kişiler vardır?”
* * *
Ya pasif içiciler?
“Uzmanlar, sigara içmedikleri halde sigara veya tütün ürünü dumanına maruz kalanlara ‘pasif içici’ diyorlar. Bu kişiler, ya sigara içen kişinin üflediği dumana ya da sigaranın yanmasından oluşan dumana maruz kalırlar. Pasif sigara içiciliği ölümcül bir durumdur.
Pasif sigara içimine bağlı akciğer kanseri, kocası ya da babası sigara içen ‘kadınlarda’ rastlanır. Sigara dumanındaki kimyasal maddelerin %10’u kanser yapıcıdır.”
* * *
Sigaranın zararları mı?
Akciğer kanserinin yüzde 86’sı kalp hastalıklarına, yüzde 25’i damar tıkanıklığına, felç ve erkekler dikkat: İktidarsızlık…
* * *
Son yıllarda uluslararası kaç başarıya imza attık?
Sigarayla mücadelede dünyanın ilgisini çektik, inşallah daha da çekeceğiz, lakin son günlerde kenardan köşeden, hatta yakınlarımızdan bile yasağı delme teşebbüsleri var, aman ha!
* * *
Evet, sigara tiryakilerinin içini kararttık; ne yapalım ki gerçekler acı… Hele bizim gibi en yakınını sigaradan, akciğer kanserinden kaybedenler bu acıyı çok iyi bilirler.
Onun için siz de “Yaşam nikotinsiz de sürer” deyin…
* * *
Bir de fıkra…
Adam doktora gitmiş, genel bir muayene, doktorların ilk emri: Sigarayı bırak!
“Günde beş adet iç, bir ay sonra gel!”
Doktor bir ay sonra “Sana beş sigara da çok, günde dörde düşür, bir ay sonra gel!” demiş.
Her ay muayeneden sonra sigara üçe, ikiye, bire düşmüş.
“Günde bir sigarayı da bırak!”
Hasta boynunu bükmüş:
“Doktor bey ben hiç içmedim ki, siz günde beş sigarayla başlattınız.”
(X) VTT Yayıncılık

Siz de yorumunuzu paylaşın: