SGK, ASTIM İLAÇLARINDAKİ SOYGUNA DUR DEMELİDİR
Forbes’ te yer alan bir yazıda, dünyanın önde gelen ilaç üreticilerinden GSK’ nın 3 milyar dolar tazminat ödemeyi kabul ettiği suçlamaların Paxil, Wellbutrin ve Avandia dışında Advair’ i de ilgilendirdiği bildiriliyor (1).
Habere göre firma, “Advair’ i hafif astımlılara da verilebileceği” şeklinde tanıtmakla suçlanıyor.
Oysa Advair’ in FDA’ dan sadece ağır astımlılarda kullanılmak üzere ruhsatı bulunuyor.
Advair ülkemizde Seretide adıyla satılıyor ve bizde de “hafifine ağırına bakılmadan” her astımı olana veriliyor.
Kombine ilaçlar pazarlama numarası
Advair veya Seretide’ de iki ilaç bulunuyor. Bunlardan biri salmeterol, diğeri ise flutikazon.
Salmeterol uzun etkili bir nefes açıcı ilaç; flutikazon ise kortizon ve havayollarındaki iltihabı baskılamak için kullanılıyor.
Salmeterol ve flutikazon, ilk çıktıklarında tek tek satılıyordu ama kısa süre sonra bunların ikisi bir araya getirildi.
Bu bir “pazarlama numarası” idi.
Amaç da yeni çıktığı için pahalı olan salmeterolun satışını artırmaktı; çünkü salmeterol ağır astımlı ve KOAH’ lılarda kullanılmak üzere ruhsat almıştı, hafif hastalar için uygun değildi.
Üreticiler iki ilacı birleştirmek için de “harika” bir gerekçe bulmuşlardı.
Salmeterol tek başına kullanıldığında hastayı rahatlatıyordu ama tedavi edici değildi; üstelik de astımla ilgili ölümlerin artmasına yol açıyordu.
Öyleyse, salmeterol flutikazonla birleştirilmeli ve böylece salmeterolun tek başına kullanılmasını önlenmeliydi.
Böyle yapıldı ve salmeterol + flutikazon ihtiva eden Advair (Seretide) yaratıldı.
Bu birleşim sanki yeni bir “mucize buluş” gibi tanıtıldı ve Advair tüm dünyada hastalığın ağırlığına, hastanın ihtiyacı olup olmamasına bakılmaksızın her astım ve KOAH’ lıya yazılmaya başlandı.
Advair kısa zamanda hiç de hak etmediği halde bir “blockbuster” yani “hâsılat rekorları kıran” bir ilaç oluverdi.
Oysa yapılması gereken “salmeterolun gereksiz kullanımını önlemek” gibi basit bir şeydi ama bu elbette ilaç firmalarının hiç mi hiç işine gelmiyordu.
Astımlıların ve KOAH’ lıların gerçekten bu ilaca ihtiyaç duyanlarının oranı yüzde 10’ dan fazla değildi ve bu da üreticileri hiç de memnun etmeyecekti.
Advair’ in prospektüsünde neler yazıyor?
Gelin ilacın prospektüsünde neler yazdığına bir bakalım (2):
“Advair’ de bulunan ve uzun etkili bir nefes açıcı (LABA) olan salmeterol astımla ilgili ölümleri artırır.
Bu ilaçla beraber kortizon veya diğer uzun etkili kontrol edici ilaçların verilmesinin LABA’ larla ilgili astım ölümlerini azaltıp azaltmayacağı belli değildir.
Kontrollü klinik çalışmalar LABA’ ların çocuklarda ve erişkinlerde astımla ilgili hastaneye yatış riskini artırdığını göstermektedir.
Astımlıları tedavi ederken Advair sadece, “uzun süreli hastalık kontrolünün sprey şeklinde kortizonla sağlanamadığı veya hastalığın her iki ilacın kullanılmasını gerektirecek kadar ağır olduğu durumlarda” yazılmalıdır.
Hastalar, astımın kontrolü sağlandıktan ve bunun devam ettiği belirlendikten sonra tedavinin azaltılması için (yani Advair’ i kesmek için) düzenli aralıklarla değerlendirilmeli ve astımın sadece sprey kortizonla kontrol edilebilir olup olmadığı belirlenmedir.
Advair, astımları düşük veya orta derecede sprey kortizonla kontrol edilebilen hastalarda kullanılmamalıdır.”
Pratikte durum çok farklı
Bu bilgiye göre Advair yani Seretide astımlıların en fazla yüzde 10 kadarına yazılması gerekirken bu ilaç hastalığın ağırlığına bakılmaksızın tüm hastalara reçete ediliyor.
İlacın satış rakamları bunun ispatı.
Bizde de astımlıların çoğu ilaçların azaltılması bakımından değerlendirilmez ve bu ilaçlar tümüne “ömür boyu” kullanmak üzere verilir.
Son senelerde bu ilaç giderek artan bir şekilde çocuklara da yazılıyor; oysa çocuk astımında bu ilaçlara ancak çok çok daha ender durumlarda ihtiyaç duyulabilir.
Gelelim neticeye
Tedavi giderlerinin 2011’in ilk yarısına göre bu yıl yüzde 38,47 daha yüksek olduğunu, normal ölçülerin çok üzerinde reçete yazan doktorlara gerekirse suç duyurusunda bulunacaklarını söyleyen SGK Başkanı Fatih Acar’a çok daha iyi ve çok daha etkili bir tavsiyem var (3):
SGK, bundan böyle içinde uzun etkili nefes açıcı ilaç + kortizon bulunan ilaçların (Seretide, Symbicort, Foster, Foradil-combi…) yazılması için hastaların astımlarının ağır olduğunun veya hastalıklarının sprey kortizonla kontrol altına alınamadığının kanıtlarını istemeli, bu kanıtlar yoksa ilacın parasını ödememelidir.
SGK, bilimin emri olan tavsiye ile milyonlarca lira tasarrufta bulunacağı gibi birkaç milyon astımlı da gereksiz ilaç kullanmaktan ve bunların yan etkilerinden kurtulacaktır.
KAYNAK:
S.G.K.sadece astım ilacında değil her yönden soyuluyor. Buna “dur” diyecek yok.Pek çok laboratuar testi gereksiz olarak sadece para almak için yapılıyor. Basit bir röntgen filmi ile de tanımlanabilecek bir durumda hiç tereddütsüz M.R. yapılıyor. Hastada diyabet tablosunu oluşturacak hiçbir bulgu yok.”Gel sana şeker yükleme testi yapalım, belki gizli diyabet vardır” deniyor. Hasta ne bilsin. Kendisi işle “yakından” ilgilenen hekimine müteşekkir kalıyor. S.G.K. bu gibi durumlarda hesap sorabilecek bir kontrol mekanizması oluşturmadıkça daha çok soyulur.
Allerjik astımla 20 yıldır.yaşıyorum. çok çeşitli ilaç kullandım kaliteli hayat amaçlı.
1995 ten 1998 kadar çapada allerji aşılarını denedim hiç fayda görmedim. halen 6-7 yıldır “Seretide” toz sprey ve “ONCEAIR” 10 mg. hap vr “Ventolin ınhaler kullanıyorum.karaciğer degerlerim bozulduğu için bunalana kadar ilaç kullanmamaya çalışıyorum. sadece seretide ve ventolin gün aşırı kulanmaya çalışıyorum…Bilim basit bir astımı bile halledemedi.14 yaşında otizmli oğlumla yalnız yaşıyorum onun iyileşmesi hayal benim için bilim çok şeyi halletti deniyor ben aynı görüşte değilim yada bizleri geri bırakıyorlar ilaç sanayi kazansın diye …saygılar…