EŞDEĞER İLAÇ DOKTORLARA MÜDAHALE Mİ

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Bu yazı ilk defa 17 Mayıs 2010′ da yayınlanmıştır.

***

Anadolu Ajansına bir açıklama yapan Toplum Sağlığı Araştırma ve Geliştirme Merkezi (TOSAGEM) Müdürü Prof. Dr. Nazmi Zengin, eşdeğer ilaç uygulaması ile hekimlerin reçetesine adeta müdahale edilerek, bu durumun tedavi sürecinin uzamasına, bazen de hastalığın daha da kötüye gitmesine neden olunduğunu öne sürmüş.

Zengin, açıklamasında ‘İlaçların sadece etken maddeden ibaret olmadığını, her ilacın içinde ilaca rengini ve tadını veren bir takım katkı maddeleri bulunduğunu belirtmiş.

Bu katkı maddelerinin piyasada satılan her ilaçta farklı olabildiğini ifade eden Zengin, ‘Bu farklı katkı maddeleri tedavi süreçlerinde etkili olabiliyor. Bu nedenle sadece ekonomik yararlar göz önüne alınarak ilaçların en ucuzunun kullanılmaya zorlanmasını doğru bulmuyoruz’ demiş ve eklemiş :

‘Örneğin göz damlalarının içinde mikrop ürememesi için bir takım maddeler var. Bunlar bazılarında 1 birimken bazılarında 4 birime kadar yükseliyor. Bu maddelerin de yan etkileri var. Dolayısıyla hastanın gözü hassassa, birkaç ilacı kullanıyorsa mikrop üremesini en fazla azaltıcı olan ilaçları öneriyoruz. Ama eczane en az azaltıcı etkisi olan, en ucuz olan eş değer ilacı verebiliyor. Yani eş değer ilaç uygulaması ile hekimlerin reçetesine adeta müdahale edilerek, tedavi sürecinin uzamasına, bazen de hastalığın daha da kötüye gitmesine neden olunuyor.’

Adeta orijinal ilaç üreten bir firmaların propagandisti gibi konuşan sayın Prof. Dr. Zengin’ in açıklamalarına itirazlarım var.

BİR: Eşdeğer ilaç kesinlikle hekimin reçetesine müdahale değildir. Hatta bana kalırsa, bir hekimin ilacın piyasa ismi yerine içindeki etken maddeyi yazması daha doğrudur. (Bu sayede ilaç firması-doktor ilişkisi de sıfırlanmış olur ama bu sefer eczacılar devreye girmiş olurlar).

İKİ: Bir ilacın tedavideki etkinliği içindeki katkı maddelerinden değil etken maddeden dolayıdır. Şayet bir ilacın etkinliği -katkı maddeleri yüzünden de olsa- orijinal ilaçla aynı değilse, o zaten eşdeğer ilaç olamaz.

ÜÇ: Verilen örnekteki göz damlaları eşdeğer ilaçlar değildir. İçlerinde aynı miktarda etken madde bulunmayan veya etkinlikleri ve yan etkileri aynı olmayan ilaçların eşdeğer sayılmaları mümkün değildir.

Orijinal ilaç uzun araştırmalar ve klinik çalışmalar sonucu belli bir hastalık üzerinde olumlu etki yaptığı kanıtlanmış, temeli patentli bir moleküle dayanan ve daha önceden benzeri olmayan yeni ilaçlar için kullanılan bir uluslararası terimdir.

Üretici firmanın araştırma ve geliştirme için yaptığı harcama ve emeğin karşılığını alabilmesi ve yeni araştırmalar için de kaynak yaratabilmesi için orijinal ilaçların belirli bir süre başka firmalar tarafından üretilip satılmasına izin verilmez.

Ancak patent ve veri koruma süresi dolduktan sonra başka ilaç firmaları aynı ilacı üreterek piyasaya verebilirler.

İşte bu ilaçlara da eşdeğer ilaç adı verilir. Formülasyon ve farmasötik şekilleri aynı olan eşdeğer ilacın orijinal ilaç ile aynı etken maddeyi aynı miktarda ihtiva etmesi gerekir; tedavi etkinliği de orijinal ilaçla aynı olmalıdır.

Eşdeğer ilaçların en önemli özelliği araştırma-geliştirme ve klinik etkinlik-güvenlik çalışmaları yapılmadığı için maliyetlerinin orijinal ilaca göre çok düşük olmasıdır.

Bu sayede mesela 50 lira olan bir ilacın fiyatı 5 liraya hatta daha da aşağı düşebilmektedir.

Eşdeğer ilaç, üretici firmanın ilacının orijinal ilaçla her bakımdan eşit olduğunu kanıtlayan araştırmaları Sağlık Bakanlığına sunması ve Bakanlığın da bunları tizlikle inceleyerek onay vermesi ile eşdeğer ilaç olma hakkını kazanır.

Sağlık Bakanlığı’ nın eşdeğer ruhsatı verdiği bir ilaç hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ‘eşdeğer’ olmalıdır.

Orijinal ilaç üreten firmalar ‘eşdeğer ilaç orijinal ilacın yerini asla tutamaz’ diye beyin yıkıyor olsalar da, bunları ‘ikinci el ilaç’ diye kötüleseler de eşdeğer ilaçlar maddi imkânları yeterli olmayan kesimin de bu tedavilerden faydalanması mümkün kılan çok yerinde bir uygulamadır. Dünyanın en zengin ülkelerinde de eşdeğer ilaç kullanılmaktadır.

Gelelim neticeye 

Doktorun yazdığı ilacın eczacılar tarafından değiştirilmesi hasta-doktor arasında bir güven sorunu yaratır veya her doktor hastasının kendi yazdığı ilacı kullanmasını istemek hakkıdır gibi iddialar geçersiz bahanelerden başka bir şey değildir. Tedavi başarısı ve yan etkiler ilacın orijinal veya eşdeğer olmasıyla değil, ilaçtaki esas kimyasal maddeyle ilgilidir.

Bir ilacı etkili kılan esas unsur ilacın tadı veya rengi değil, doğru ilacın, doğru dozda, doğru yolla, doğru aralıklarla ve doğru süre verilmesidir.

Kaynak: http://www.iyibilgi.com/artikel.php?artikel_id=26643

Siz de yorumunuzu paylaşın: