mRNA AŞILARI, CREUTZFELDT-JAKOB VE DELİ DANA HASTALIĞI İLE BAĞLANTILI OLABİLİR
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
Patojenik prionlar biriktikçe, insanlar Creutzfeldt-Jakob hastalığı ve deli dana hastalığı gibi prion hastalıkları geliştirmeye başlayabilir.
Kovid-19 virüsü ve aşı dizilerinin yüzey spike proteinlerinde bir prion bölgesi bulunur. Pandeminin ve aşının kullanıma sunulmasının başlarında bazı araştırmacılar, bu prion bölgelerinin Creutzfeldt-Jakob hastalığı (CJD) gibi tedavisi olmayan prion hastalıklarını teşvik edebileceğinden endişe ediyordu.
Aralık 2023’te Oxford’dan araştırmacılar, vakaların yüzde 8’inde vücudun Pfizer mRNA aşılarından spike proteini üretmediğini, bunun yerine anormal proteinler oluşturabileceğini gösterdi.
Daha sonra Jean-Claude Perez, bu tür hataların prion benzeri proteinlerin oluşumuna yol açıp açmayacağını tartışan bir ön baskı çalışması yayınladı. Prion benzeri protein oluşumunun mümkün olduğu sonucuna vardı.
Ocak 2023’te hakemli bir makalede, 26 CJD vakası bildirildi. Bu durumdan etkilenenlerde, ilk semptomlar son Kovid-19 aşısı veya enfeksiyonundan sonraki bir ila 31 gün içinde ortaya çıkmıştı.
Tüm hastaların durumları sonraki aylarda hızla kötüleşti ve öldü.
Prionlar nelerdir?
Prionlar beyinde tabii olarak bulunan proteinlerdir. Çok önemli görevleri yerine getirirler ve insan sağlığı için gereklidirler.
Ancak nadir durumlarda sağlıklı bir prion yanlışlıkla patojenik bir priona dönüşebilir. Bu yanlış katlanmanın geri dönüşü yoktur ve o andan itibaren patojenik prion, karşılaştığı tüm sağlıklı prionları patojenik prionlara dönüştürür.
Patojenik prionlar biriktikçe insanlarda CJD ve deli dana hastalığı gibi prion hastalıkları gelişmeye başlayabilir.
Diğer araştırmacılar, her ikisi de yanlış katlanmış protein birikimi sergileyen Parkinson hastalığı ve Alzheimer hastalığının da prion hastalıkları olabileceğini öne sürdü.
Prionlar amino asit dizilerine göre tanımlanır. Prion benzeri diziler glutamin ve asparajin amino asitleri açısından zengindir ve bu bölgeleri ihtiva eden insan veya yabancı proteinler prion hastalıklarını başlatma riski altındadır.
Amino asit dizisi bir proteinin potansiyel olarak prion gibi davranıp davranamayacağını ve prion benzeri işlevler gösterip gösteremeyeceğini söyleyebilir. Prion benzeri dizilere sahip tüm proteinler şüphesiz prion görevi görmeyecektir. Prion proteininin kendisi bile çok az vakada prion hastalığına sebep olur.
Ancak eğer kişide bu tür proteinler varsa, o zaman proteinlerin bazı patolojileri tetikleme ihtimali vardır. Bunun ne zaman, nasıl ve hangi ihtimalle olacağı belli değil, ancak genel olarak kötü bir şeyle karşılaşma şansı kesinlikle artar. Prion proteini “işlevsiz veya skolastik zamanlayıcısı olan bir saatli bombaya” benzer.
mRNA aşıları prion proteinlerini nasıl oluşturur?
mRNA aşıları, başak proteinleri yapmak için kullanılan talimatlar olarak düşünülebilir. Kovid-19 aşıları söz konusu olduğunda, mRNA aşıları insan vücudunda daha az yaygın olan yüksek oranda psödouridin içerir. Fazladan psödouridin, süreci “çerçeve kayması hatalarına” daha yatkın hale getirir.
Çerçeve kayması hataları, hücrenin protein üretim makinesi yanlışlıkla mRNA dizisindeki bir veya iki bazı atladığında ortaya çıkar. mRNA bazları üçlü gruplar halinde okunduğundan, bir çerçeve kayması dizinin orijinal setlerini bozar ve hatanın akış aşağısındaki tüm dizileri etkiler.
Bir bazlık bir çerçeve kaymasının prion benzeri dizileri koruduğunu, iki bazlık bir çerçeve kaymasının ise bunları ortadan kaldırdığı gösterilmiştir.
Ayrıca, çerçeve kayması dizileri beyin yiyen amip üzerindeki bakteriyel proteinlerle ve DNA bağlarını parçalayabilen proteinler olan insan nükleaz proteinleriyle benzerlik gösterir.
Literatürde spike proteinleri ve prion hastalıkları
Literatürdeki çok sayıda makale Kovid-19 spike proteinini prion oluşumlarıyla ilişkilendirmiştir.
Spike proteini tabii olarak diğer reseptörlere bağlandığı bölgede prion benzeri bir alana sahiptir. SARS-CoV-2, spike proteininde prion benzeri bir alana sahip tek koronavirüstür.
Eylül 2023’te spike proteinlerinin Alzheimer ve prion hastalığı oluşumunu hızlandırabileceğini gösteren bir ön baskı makalesi yayınlandı.
Amiloid dizileri taşıyan spesifik spike protein dizileri bulundu ve bunları ekstrakte ettiler. Bu diziler insan prion ve amiloid proteinleri ile desteklendiğinde, başak dizileri proteinlerin agregasyonunu hızlandırdı.
Ekim 2023’te yayınlanan bir başka çalışmada, spike proteininin Parkinson hastalığında biriken katlanmamış bir protein olan alfa-sinükleine bağlanabildiği, spike proteininin alfa-sinükleine eklenmesinin de agregasyonunu artırdığı gösterildi.
Çeşitli çalışmalar Kovid-19 ve aşılarını prion hastalıkları ile ilişkilendirmiştir.
Türkiye’de yapılan bir vaka çalışmasında, Kovid mRNA aşısı uygulandıktan haftalar sonra CJD semptomları gelişen 68 yaşındaki bir adamın durumu ayrıntılı olarak bildirildi.
Uygulamadan yaklaşık bir ila iki hafta sonra unutkanlık başlamış; iki ay sonra ise kelime bulma yeteneğini kaybetmeye başlamıştır. Üçüncü ila dördüncü ayda, ilerleyici bir konuşma bozukluğu, kafa karışıklığı, ajitasyon ve sol kol ve bacağında istemsiz kasılmalar gelişti.
İtalya’ da, hafif bir Kovid-19 enfeksiyonundan iki ay sonra CJD geliştiren 40’lı yaşlarının başında bir erkek hasta bildirildi. Hasta, ilk olarak gözlerini kapatırken siyah gölgeler görmeye başlamış, “bunu baş dönmesi, okuma güçlüğü ve dengede kötüleşme takip etmiştir.
Enfeksiyondan üç ay sonra hasta sol kolunda koordinasyon kaybı ve bacaklarında refleks kaybı olduğunu bildirmiştir.
***
EK 1 (26.1.2024): Kovid-19 aşıları ve bunların sağlık ve ölüm oranı üzerindeki etkilerine ilişkin anlayışımız, ilk aşı uygulamalarından bu yana önemli ölçüde gelişmiştir. Orijinal randomize faz 3 çalışmalarından yayınlanan raporlar, Kovid-19 mRNA aşılarının Kovid-19 semptomlarını büyük ölçüde azaltabileceği sonucuna varmıştır.
Aradan geçen süre zarfında, bu önemli araştırmaların yöntemleri, yürütülmesi ve raporlanması ile ilgili sorunlar ortaya çıkmıştır. Pfizer deneme verilerinin yeniden analizi, aşı grubunda ciddi advers olaylarda (SAE’ler) istatistiksel olarak anlamlı artışlar tespit etmiştir.
Acil Kullanım İzninin (EUA) ardından ölüm, kanser, kardiyak olaylar ve çeşitli oto-immün, hematolojik, üreme ve nörolojik bozukluklar dahil olmak üzere çok sayıda SAE tespit edilmiştir. Ayrıca, bu ürünler hiçbir zaman önceden belirlenmiş bilimsel standartlara uygun olarak yeterli güvenlik ve toksikolojik testlerden geçirilmemiştir. Bu makalede ele alınan diğer önemli konular arasında, insanlara yönelik ciddi zararların yayınlanmış analizleri, kalite kontrol sorunları ve süreçle ilgili kirliliklrt, advers olayların (AE’ler) altında yatan mekanizmalar, aşı etkisizliğinin immünolojik temeli ve tescil deneme verilerine dayanan ilgili ölüm eğilimleri yer almaktadır.
Bugüne kadar elde edilen delillerin ortaya koyduğu risk-yarar dengesizliği, daha fazla takviye enjeksiyonu yapılmasını engellemekte ve en azından mRNA enjeksiyonlarının uygun güvenlik ve toksikolojik çalışmalar yapılana kadar çocukluk çağı aşılama programından çıkarılması gerektiğini göstermektedir.
Federal ajansının Kovid-19 mRNA aşılarını toplum genelini kapsayacak şekilde onaylaması, ilgili tüm tescil verilerinin dürüst bir şekilde değerlendirilmesinden ve risklere karşı faydaların orantılı bir şekilde dikkate alınmasından destek almamıştır.
Kapsamlı, iyi belgelenmiş SAE’ler ve kabul edilemez derecede yüksek zarar-ödül oranı göz önüne alındığında, hükümetleri nedensellik, kalıntı DNA ve anormal protein üretimine ilişkin tüm ilgili sorular cevaplanana kadar modifiye mRNA ürünleri üzerinde küresel bir moratoryumu onaylamaya çağırıyoruz.
Makale: COVID-19 mRNA Vaccines: Lessons Learned from the Registrational Trials and Global Vaccination Campaign
***
EK 2 (26.1.2024): Kovid-19 enfeksiyonundan sonra birçok nörolojik hastalık bildirilmiştir. Nörolojik hastalıklar virüsün sinir sistemi üzerindeki doğrudan etkileri, parapost-enfeksiyöz immün aracılı hastalık ve Kovid-19’un nörolojik komplikasyonları gibi belirtiler ilişkili olabilir. Bir tanesi Kovid enfeksiyonundan sonra nadir görülen nörolojik belirtiler Creutzfeldt-Jakob hastalığıdır. Her ne kadar Kovid enfeksiyonundan sonra görülmekle birlikte, literatürde covid aşısına bağlı az sayıda vaka bildirilmiştir.
Prion hastalıkları uzun kuluçka dönemi ve hızlı ilerleyen, ölümcül klinik ile karakterizedir. Hızlı ilerleyen kognitif bozuklukların ana sebeplerinden biridir. Bu bildiride amaçlanan mRNA sonrası protein 14.3.3 pozitifliği ile birlikte hızlı ilerleyen bilişsel bozukluk ve genel durum bozukluğu ile baş vuran bir vakayı paylaşarak literatür ışığında tanı ve tedavisini tartışmaktır.
Makale: A Case Report of Creutzfeldt-Jakob Disease after mRNA COVID-19 Vaccine
***
EK 3 (4.2.2024): Aşıların etkilerinin, oluşturulduğu hastalığa özel olduğu yönündeki uzun zamandır inanılanın aksine; aşıların olumlu veya zararlı spesifik olmayan etkiler oluşturabildiğini gösteren ikna edici deliller vardır.
Bu derlemede, en yaygın insan aşılarının spesifik olmayan etkilerine ilişkin epidemiyolojik ve immünolojik çalışmalara yönelik PubMed araştırmasına dayanarak bulunan son 40 yılın araştırma raporları derlendi.
Canlı aşıların pozitif spesifik olmayan etkileri tetiklediği, canlı olmayan aşıların ise özellikle gelişmekte olan ülkelerde diğer bulaşıcı hastalıklara karşı duyarlılığın artmasıyla ilişkili kadın ölüm oranlarının artması da dahil olmak üzere birçok negatif non-spesifik etkileri tetiklediği belirlendi.
Bu negatif non-spesifik etkiler aşılama sekansına, aşılardaki antijen konsantrasyonuna, kullanılan aşı türüne (canlı ve canlı olmayan) ve ayrıca tekrarlanan aşılamaya göre belirleniyordu.
Hedef hastalıklara karşı koruma sağladığı kanıtlanmış olduğundan, canlı olmayan aşıların kullanımının bırakılmasını tavsiye etmiyoruz; bu sebeple, zararlı non-spesifik etkilerin mevcut aşılama sırasını değiştirerek en aza indirilebileceğini düşünüyoruz.
mRNA Kovid-19 aşılarıyla tekrarlanan aşılamaya cevap olarak oluşturulan yüksek IgG4 antikor seviyeleri, bağışıklık sistemini baskılayarak ilgisiz hastalıklar ve enfeksiyonlardan kaynaklanan daha yüksek ölüm oranıyla ilişkilendirildi.
Çoğu Kovid-19 aşısı yapılan ülke, bu tür hastalıktan kaynaklanan ölümlere doğrudan atfedilemeyen yüksek yüzdelerde fazla ölüm oranı bildirdiğinden, mRNA aşılarının genel ölüm oranı üzerindeki non-spesifik etkileri derinlemesine incelenmelidir.
Makale: Do vaccines increase or decrease susceptibility to diseases other than those they protect against?
Kaynak: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/38158298/
***
EK 4 (14.2.2024): Tekrarlanan Kovid-19 aşıları, Kovid enfeksiyonu ve diğer patolojilerle karşılaşma ihtimalini artırabilir. Ayrıca, birden fazla doz çok daha yüksek seviyelerde IgG4 antikorlarına sebep olabilir ve vücudu enfeksiyonlardan ve kanserden korumaya yardımcı olan beyaz kan hücrelerinin aktivasyonunu bozabilir.
Kaynak: https://link.springer.com/article/10.1007/s10238-023-01264-1#Sec3
Makale: mRNA vaccine boosters and impaired immune system response in immune compromised individuals: a narrative review
***
EK 5 (18.2.2024): Araştırmacı ve bilim insanı @denisrancourt, Kovid-19 enjeksiyonlarıyla “HİÇBİR HAYAT KURTARILMADI” diyor. Aslında Rancourt ve bilim insanları, yaptıkları analizde, Kovid-19 aşılarının her uygulandığında tüm sebeplere bağlı ölümlerin ARTTIĞINI buldular. İşte 50.000 metrelik manzara: Rancourt ve meslektaşları, uygulanan her 800 enjeksiyon için 180 sayfalık makalelerinde aşıya bağlı bir ölümün meydana geldiği sonucuna vardı. Kaç doz verildiğini düşündüğünüzde bu 800’de 1 rakamı daha da endişe verici hale geliyor. Rancourt ve meslektaşlarının raporu sırasında 13,5 milyar Kovid-19 enjeksiyonu uygulandı. Bu sayıyı 800’e bölün ve yaklaşık 17 milyon Kovid-19 aşısına bağlı ölümle sonuçlanır.
Kaynak: https://x.com/VigilantFox/status/1758965570303615036?s=20
***
EK 6 (19.2.2024): Uzun vadeli güvenlik verileri olmadan hamilelik sırasında COVID-19 aşısı yapılması anneler ve bebekler için bir felaket olmuştur. Aşılanmış annelerden doğan çocuklar üzerindeki olumsuz etkilerin tam spektrumuna henüz tanık olmadık.
Kaynak: https://x.com/P_McCulloughMD/status/1759292616246739392?s=20
***
EK 7 (19.2.2024): Umbilical cord blood (UCB) is an irreplaceable source for hematopoietic stem progenitor cells (HSPCs). However, the effects of SARS-CoV-2 infection and COVID-19 vaccination on UCB phenotype, specifically the HSPCs therein, are currently unknown. We thus evaluated any effects of SARS-CoV-2 infection and/or COVID-19 vaccination from the mother on the fate and functionalities of HSPCs in the UCB. The numbers and frequencies of HSPCs in the UCB decreased significantly in donors with previous SARS-CoV-2 infection and more so with COVID-19 vaccination via the induction of apoptosis, likely mediated by IFN-γ-dependent pathways. Two independent hematopoiesis assays, a colony forming unit assay and a mouse humanization assay, revealed skewed hematopoiesis of HSPCs obtained from donors delivered from mothers with SARS-CoV-2 infection history. These results indicate that SARS-CoV-2 infection and COVID-19 vaccination impair the functionalities and survivability of HSPCs in the UCB, which would make unprecedented concerns on the future of HSPC-based therapies.
Kaynak: https://www.cell.com/iscience/fulltext/S2589-0042(22)01816-8
Makale: Skewed fate and hematopoiesis of CD34+ HSPCs in umbilical cord blood amid the COVID-19 pandemic
***
EK 8 (18.3.2024): JAN JEKİLEK: Artık COVID-19 genetik aşıları hakkında bildiklerimiz şunlar: 1. Aşılar kalpte, beyinde, kanda ve sinir sisteminde ciddi advers reaksiyonlara neden olabilir. 2. Bu aşılar gen terapisi teknolojisini kullanıyor. 3. Güvenlik ve etkililiğe ilişkin iddialar büyük ölçüde abartılı verilere dayanıyordu. 4. Spike proteini toksiktir ve lipit nanoparçacığı vücudun her yerine gitmesini sağlar. 5. İğnelerin içinde olmaması gereken DNA parçaları var. 6. Aşılardaki psödoüridin, ribozomal çerçevenin değişmesine ve bilinmeyen proteinlerin oluşmasına neden olabilir. 7. Bildirilen advers reaksiyonlar söz konusu olduğunda, yalnızca korelasyonun değil, nedenselliğin de kesin kanıtı vardır.
Kaynak: https://x.com/JanJekielek/status/1768700194097357101?s=20
***
EK 9 (8.4.2024): Japanese researchers say side effects of COVID vaccines linked to 201 types of diseases
Japanese researchers say their “shocking” systematic review of research papers on COVID-19 vaccines has discovered thousands of side effects “affecting every possible aspect of human pathology.”
The findings were laid out in a 93-minute press conference in Japan held January 11 by the Vaccine Issues Study Group, a panel of esteemed medical experts. The findings followed six months of investigations into the side effects of COVID-19 vaccines.
Professor Emeritus Masanori Fukushima of Kyoto University, long a fierce critic of the vaccines, said the breadth of the harms is “unprecedented” for medical treatments.
“A systematic review of the literature has unveiled some shocking information. Thousands of papers have reported side effects after vaccination, affecting every possible aspect of human pathology, from ophthalmology to psychiatry,” he said.
“For example, the age-adjusted mortality rate for leukemia has increased. And there are significant findings for breast cancer, ovarian cancer and so on.”
Fukushima said there were so many brain-related adverse events, its researchers probably hadn’t found all of them yet. “Mental disorders, psychiatric symptoms, depression, mania, anxiety, came up in abundance, but it’s endless,” he said.
Fukushima, who has 208 scholarly papers to his name on ResearchGate, said doctors who want to sound the alarm find their message is suppressed. Last February, he launched a lawsuit against the government for allegedly hiding vaccine harms.
“Japanese doctors are trying hard, but they face various obstructions,” Fukushima said.
Professor Yasufumi Murakami from Tokyo University of Science said the responsible course of action would be to halt the administration of such vaccines.
“It’s very clear what happens when you administer a toxic gene to a human. There are cases that occur within one or two weeks after injection, but there are also many cases that appear after one or two years,” he said before laying out long-term risks.
“Vaccines that have failed are still being administered and the Ministry of Health, Labour and Welfare recognizes these failed vaccines. So I would like them to stop immediately. And even though I speak out in various places, they don’t stop at all. So we will clearly present evidence and publish it as articles, one by one.”
Murakami warned that “with the current messenger-type vaccines, a significant amount of IgG4 is being induced.”
He said this was in excess of a normal vaccine response and could interfere with immune functions.
The researchers found 201 types of diseases had been found among 3,071 papers on side effects. Professor Masayasu Inoue, Emeritus Professor at Osaka City University School of Medicine, said some harms are hitting entire families and are well-documented.
“It is unprecedented in human history for a single vaccine to have this much literature out on it,” said Masayasu.
“You will find diseases of the heart, kidney, thyroid, diabetes, liver, skin, eyes, blood, nerves, systemic diseases, brain, lungs.”
Fukushima said the mRNA vaccine disperses throughout the body and is not contained in the shoulder like most vaccines.
“It doesn’t know where to go. If it goes into the bloodstream, it goes to the brain, liver and kidneys,” he explained.
Fukushima said authorities preaching the safe and effective message ignored a wide body of evidence and should go back to school.
“With fragments of such knowledge, they exaggerate things and think they can go with this,” Fukushima said.
“So, honestly, they need to go back and redo from middle school biology to high school and university entrance exams. As I mentioned earlier, medicine is still immature.”
Ten minutes of highlights from the press conference are available with English subtitles below.