Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Geçen gün genç bir hasta geldi. Genç dediysem de, bize göre genç. Otuzlu yaşlarda, böyle boylu boslu aslan gibi, kılık kıyafet yerinde, şık, kravatlı-mravatlı, bir delikanlı geçti oturdu karşıma. Avukatmış.

Buyurun dedim. 

Hocam dedi, benim tomografimde, dört milimetre nodül çıktı.

Yani şöyle adama baktım. Gencecik adam.

Ya dedim, sigara içiyor musun?

Yok dedi.

Ailende kanser var mı dedim.

Yok dedi.

Peki dedim, şikayetin neydi?

Ya hocam dedi, aslında pek de şikâyetim yoktu. Biraz böyle sanki üşütmüştüm. Biraz boğazım ağrıyordu. Biraz hafif bir öksürük vardı. Hastaneye gittim. Doktor daha beni muayene etmeden bunları söyleyince, her ihtimâle karşı bir şey atlamamak için size mutlaka tomografi yapmak lâzım dedi. Beni muayene bile etmeden tomografiye gönderdi. Orada çıktı.

Ya bak dedim. Sizin dedim hukukta şey vardır, bir prensip. Ne derler? Usul esasa mukaddemdir. Sana dedim, usulsüzlük yapılmış.

Şöyle gözleri açıldı baktı bana.

Dedim ki, böyle bir boğazında ağrı, hafif öksürük olan genç bir hastaya, sigara içmeyen bir hastaya bu şikâyetler için tomografi yapmaya gerek yok dedim. Hukukta, tutuksuz yargılanma esastır diye bir prensip vardır ya tıpta da aynısı geçerli dedim. Endoskopisiz, tomografisiz, MR’sız, anjiyosuz, teşhis esastır dedim. Bunlar tabii ki gerektiği zaman elbette yapılır ama böyle eften püften şeyler için hemen tomografi, anjiyo, şunun bunun yapılması yanlıştır dedim. Yani tutuksuz yargılama esas olduğu gibi bizde de dedim böyle tetkiksiz teşhis koymak esastır dedim.

Peki o zaman dedi, beni korkuttular ama dedi.

Ya dedim, bak dedim. Siz dedim, hani dersiniz ki masumiyet karinesi vardır. Bir insan suçlu olduğu ispat edilene kadar masumdur. Tıpta da bunun tam tersi vardır. Habaset karinesi vardır. Artık bir nodül görüldü mü, bu hapis kabul edilir ve aksi ispatlanana kadar bunun habis olduğu fikrinden vazgeçilmez dedim.

Hocam ne yapacağız dedi.

Bak, dedim, sizin hukukta şöyle bir şey vardır. Adli kontrol şartıyla serbest dersiniz. Tıpta dedim, şöyle bir şey vardır: Tomografi kontrol şartıyla hastalar bırakılır. Hastanede yatırılmaz dedim. Bunun yatarı olmaz.

Hocam dedi, ya ne yapacağız?.

Ya dedim, sen dedim, sigara içmiyorsun. Genç bir insansın. Anlattığın şikâyetlerin basit bir solunum yolu enfeksiyonuyla alâkalı olması kuvvetle muhtemel. Seni önce bir muayene edeceğim. Muayenende de bir şey çıkacağını zannetmiyorum. Sana ilaç bile vermeyeceğim. Sen git keyfine bak. Yani dedim, ben sana denetimsiz serbestlik veriyorum. Hadi, güle güle.

Siz de yorumunuzu paylaşın: