Tansiyon ilaçlarını sabah yerine yatmadan önce alan hastalarda uyku sırasında kan basınçlarının daha düşük ve diyabet riskinin daha az olduğu belirlendi. Bugüne kadar tansiyon ilaçlarının standart olarak sabahları alınması tavsiye edilirdi. Demek ki onlarca sene bu ilaçlar boş yere sabah alınmış, bakalım daha neler göreceğiz?

Ergenlerde depresyon tedavisinde kullanılan “Paxil” in bildirildiği gibi etkili ve emniyetli olmadığı tespit edildi. İlacın popüler olmasını sağlayan araştırmanın ham verilerinin yeniden değerlendirildiği yeni analiz, ilacın intihar riskini artırabileceğini de gösteriyor. Kanıta dayalı tıbba güvenmemek için bundan daha güzel bir kanıt olamaz!

Sık antibiyotik kullananlarda tip 2 diyabet riskinin %50 fazla olduğu ortaya çıktı ama diyabeti ve obeziteyi sadece antibiyotiklere bağlamak ya aptallık ya da sahtekârlıktır. Bu iki hastalığın bir numaralı sebebi “sağlıksız hazır gıdalar ve sağlıksız beslenme” dir ve bu yanlışa çözüm bulmadan başka sebepler aramaya kalkışmak ayıptır.

Hastalığın son dönemindeki “kemoterapinin” faydadan çok zarar verdiği ortaya çıktı. Onkoloji klinikleri ölecekleri belli olan ama kemoterapiye ısrarla devam edilen hastalarla doludur. Bu tedavilerin maliyetinin çok yüksek olduğu da mutlaka hesaba katılmalı, kemoterapi bir “umut ticaretine” dönüşmemelidir. Mezara kadar kemoterapi anlayışı yanlıştır.

Menopoz belirtilerini gidermek için antidepresan kullanan kadınlarda kırık riskinin yüzde 76 yüksek olduğu bildirildi. Gerçi bizde kâğıt üzerinde yan etkilerin bir merkeze bildirilmesi mümkün ama bu pratikte işlemiyor. “Doktor milleti” hastaların bildirdikleri yan etkileri genellikle kaale almaz ve ilaç yan etkisi bildiren hastalardan da pek hoşlanmaz.