Atalarımızın binlerce senedir afiyetle yedikleri “hakiki besinlerin” sistemli olarak karalanmasının insan sağlığı ile de dünyanın esenliği ile de uzaktan yakından bir alâkası yoktur. Bütün mesele, insanları sağlıklı gıdalardan uzaklaştırarak endüstri ürünü “suni gıdaları” insanlara yedirmektir. Bu gidişata itiraz gelmezse yemek yerine bir tabak hap içeceğimiz günler hiç de uzak değildir.

İngiliz varyantı daha kolay bulaşmasına ve hastalarda virüs yükünün daha fazla olmasına karşılık ağır tablo ve ölüm riskini artırmıyor. Ülkemizdeki yeni vakaların yüzde 85’ inden sorumlu olan ve tüm dünyada da giderek orijinal virüsün yerini alan bu yeni koronavirüsün sebep olduğu hastalık için KOVİD-20 demenin zamanı geldi.

Düşük yağlı diyetin testosteron seviyelerini yüzde 15’ e varan oranda azalttığı, düşük yağlı vejetaryen diyetle bu azalmanın yüzde 26’ ya kadar çıktığı bildirildi. Zeytinyağı, avokado ve kuruyemişlerde bulunan “tekli doymamış yağlar” testosteron üretimini artırıyor. Ayçiçek, mısırözü, kanola gibi bitkisel yağlarda bulunan “çoklu doymamış omega 6 yağ asitleri” testosteron üretimini bozuyor.

İngiltere’ de hükümet, obezite stratejisinin delile dayalı olmasını sağlamak için acilen bağımsız bir gözden geçirme emri vermeye çağrıldı. “Vücut kitle indeksini sağlık ölçütü olarak kullanmayı bırakın!” Çocuk bile vücut kitle endeksinin (VKE) bir kişinin sağlıklı olup olmadığını göstermeyeceğini bilir ama gel de bunu beslenme uzmanları ve diyetisyenlere anlat!

İspanya’ da yüzerken ve güneşlenirken maske takmayı öngören kuraldan vazgeçilmiş. Sahil boyunca yürüyen herkesin maske takması zorunluluğu devam etse de bu gene de çok büyük bir gelişmedir. Kararın alınmasında bazı maskelerde ölümcül kimyasalların bulunmasının bir etkisi olmadığını düşünüyor, bunu akl-ı selîmin bir zaferi olarak görüyorum.