Moderna şirketinin, Kovid-19 aşısı takviye dozu için FDA’ dan onay almak istemesi aşıların basıl ticarete alet edildiklerini göstermesi bakımından ibret vericidir. Çok etkili bir antikor cevabı sağlayan bir aşı geliştiren şirketin bunu adeta inkar edercesine takviye doz ısrarı tamamen tıbbi değil ticari bir yaklaşımdır.

Bazı ilaçların kimyasal olarak değişime uğramadan ve çoğu durumda üremeleri etkilenmeden bağırsak bakterileri içinde depolandıkları gösterildi. Bu, bazı insanların ilaçlardan neden daha çok faydalandıklarını ve neden farklı yan etkiler yaşadıklarını da açıklayabilir. İlaç tedavisinde mikrobiyomun da dikkate alınması gerektiği anlaşılıyor. İşimiz zor vesselâm!

Kalp krizi ve felç riski bulunan 60 yaş üzeri hastalara düşük doz aspirinin risklerinin faydasından daha fazla olduğu, bundan vaz geçilmesi gerektiği bildirildi. Senelerdir uygulanan birçok tedavinin etkisizliği veya zararlı olduğu ortaya konduğuna göre, “acil kullanım müsaadesi” kararları için çok daha dikkatli olunması gerektiği açıktır.

Tıp literatürünü doktorların birçoğundan daha yakından ve daha iyi takip ettiğine inandığım, bilim programcısı unvanı da olan Fatih Altaylı’ nın yazısı, aşılar hakkında eksik bilgiye sahip veya unutkan biri olduğunu gösteriyor. Hem mektubu yazan doktora hem de Altaylı’ ya BioNTech aşılarının muhafaza şartlarının çoktandır değiştiğini hatırlatırım.

Grip aşılarının etkinliğine ilişkin randomize kontrollü bir araştırmanın 25 yıllık takip çalışmasında tek influenza aşısının genel olarak toplumda yaşayan yaşlılarda uzun süreli mortalite üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir etkisi gösterilemedi.