Kovid geçirdiği mutasyonlar sayesinde aslına avdet etmiş oldu. Artık o da tıpkı ataları gibi bir üst solunum yolları enfeksiyonu (grip-gribal enfeksiyon) etkenidir. Dünyanın korkma kapasitesi dibine kadar dolmuş olduğundan bundan sonra yapılacak korkutma kampanyaları ancak komedi dizilerine senaryo olur.

Magnezyumun T hücrelerinin işleyişi için gerekli olması, modern kanser immünoterapileri için oldukça önemli bir bulgu olabilir. Bu tedaviler, kanser hücreleriyle savaşmak için bağışıklık sistemini -özellikle de sitotoksik T hücrelerini- harekete geçirmeyi amaçlar.

Bir milyondan fazla kişi üzerinde yapılan 84 çalışmanın meta-analizinde, vitamin, mineral takviyelerinin hamile olmayan yetişkinlerde “para israfından” başka bir şey olmadığı sonucuna varıldı. Beta karoten, akciğer kanseri riski yüksek olan kişilerde artmış akciğer kanseri riski ve diğer zararlı sonuçlarla ilişkilendirildi.

İki doz Kovid-19 aşısından 8 ay sonra bağışıklık fonksiyonu aşılı bireylerde aşısız olanlara göre daha düşüktür. Bağışıklığın baskılanmasının birçok sebebi olabilir: N1-psödoüridin, S proteini, lipit nano-partiküller, antikora bağlı şiddetlenme, orijinal antijenik günah gibi.

Frontiers in Aging adlı tıp dergisinde yayımlanan bir araştırma, insana adeta “Bilim insanlarının başına taş mı düştü” dedirtecek kadar önemli. Çünkü bu araştırmada vitamin D3, omega 3 yağ asitleri (balık yağı hapları) ve evde herkesin kendi kendine yapabileceği basit egzersizlerin kanserleri önleyebileceği belirlendi.