HABERİNİZ OLSUN
ETİBBA DİYOR Kİ
DERDİME BİR ÇARE
TABİBAN-I CİHAN İÇÜN
BENİM ŞARKILARIM
İLAÇ ENDÜSTRİSİNİN TUTUMUNDAN HOŞLANMAYAN BİR ASTMATİK
Sayın Bilge Altındağ’ ın “AstraZeneca Hekimlerle ve Hastalarla Dalga Geçiyor” başlıklı yazıma göndermiş olduğu yorum noktasına virgülüne dokunmadan aynen şöyle:
“Ben de ilaç endüstrisinin tutumundan hoşlanmayan biri olmama rağmen hfa inhalerların üretimden kaldırılmasını populist bir tavırla okuyucuya sunduğunuzu düşünüyorum. İnsanlar da sizi bir hekim bir bilen olarak gördüğünden sorgulamadan dediklerinizi kabullenip veryansın ediyorlar tabii.
Beni şaşırtan asıl konu sizin üretimin durduğunu hastalardan öğrenmeniz. Ben bir astmatik olarak bu hfa inhalerların üretiminin durduğunu kendi kullandığım ilaç olmamasına rağmen ilgili hekim ve hasta bildirilerinden ulaşabiliyorsam bence sorunu biraz da kendinizde aramalısınız.
Üstelik bu kuruluşun hasta feedbacleri dolayısıyla turbuhaler versiyonlara ağırlık verdiğini az çok bilmeniz gerekir. Hepsini geçtim kendi hastalarınızdan bilmelisiniz.
Ayrıca bu ilacın etken maddesi diğer kuruluşlar tarafından da kullanılıyor ki bu da mağduriyeti engeller.
Belki bu gibi durumlar hastaların da biraz daha dikkatli olmasını, piyasadaki ilaçlarını kendilerinin de sorgulamaları gerektiğini gösterir.”
Bu da benim kendisine cevabım:
Sayın Bilge Altındağ,
Yazımı dikkatle okumadan cevaplandırdığınızı düşünüyorum. Bununla ilgili ilkyazımı da merak edip okumuş olsaydınız bırakın hasta, eczacı ve doktorları solunum ilaçlarının propagandistlerinin bile bu durumdan habersiz olduklarını görürdünüz.
Benim bir hekim olarak hangi ilaçların artık üretilmeyeceğini takip etmem mümkün de değil vazifem de değil.
Sizin hangi hasta ve hekim bildirilerinden bu bilgiyi aldığınızı da doğrusu merak ettim. Bana bunun kaynaklarını bildirirseniz bir fakiri sevindirmiş olursunuz.
Hastalara ve hekimlere saygısı olan firmaların bu tür kararlarını ecza depolarına, eczanelere ve hekimlere çok önceden bir mektupla ve medya aracılığıyla duyurmaları gerekir.
Ben AstraZeneca’ nın bu ilacı artık üretmeyeceğini daha önceden hekimlere bildirmiş olabileceğine hiç ihtimal vermiyorum. Bunu kanıtlayan bir bildirileri veya gazete ilanları varsa lütfen bana da göndersinler.
Hangi hastaya hangi ilaç formunun verileceğine ilaç firması değil o hastanın hekimi karar verir. Bu tür ilaçların kuru toz formlarını elbette ben de kullanıyorum ancak bunların bir takım avantajları yanında bazı hastalarda ciddi irritasyon yapması, özellikle çocuk ve yaşlılar tarafından kullanım güçlüğü ve fiyatlarının daha pahalı olması gibi olumsuz tarafları da var.
Bu yazımın konusu budesonide ihtiva eden muadillerin olup olmaması değil senelerden beri milyonlarca kutu satılmış olan ve muadilleri üretilmeye devam eden bir ilacın hangi teknik sebeplerle üretilmeyeceğini öğrenmektir.
Sizin de “bu hfa inhalerların üretiminin durduğunu” ve “üstelik bu kuruluşun hasta feedbacleri dolayısıyla turbuhaler versiyonlara ağırlık verdiğini” bilen bilinçli bir “astmatik” olarak bu sorunun cevabını merak etmeniz gerekir.
AstraZeneca ilk yazımdaki sorularıma cevap vermediği gibi hastama gönderdikleri yazıyı aynen tekrarlama saygısızlığını yapmıştır. Anlaşılan beni ve okuyucularımı anlama özürlü sanıyorlar.
Bu, sadece beni değil hasta ve hekimleri de adam yerine koymamanın bir ifadesidir.
Gelelim neticeye
Sayın Bilge Altındağ; ifadeniz ve kullandığınız terimler bana sizin sadece bir “astmatik” olmadığınızı, ilaç endüstrisinden veya onlardan nemalananlardan biri olduğunuzu düşündürüyor. İlaç endüstrisinin tutumundan değil benden hoşlanmadığınız anlaşılıyor.
Bu vesile ile AstraZeneca’ ya sorularımı tekrarlıyorum ve cevap beklediğimi de hatırlatıyorum.
“Hastalara ve hekimlere saygısı olan firmaların bu tür kararlarını ecza depolarına, eczanelere ve hekimlere çok önceden bir mektupla ve medya aracılığıyla duyurmaları gerekir.”
Firmalara saygısı olan hekimlerin de, firma temsilcileri için zaman ayırıp onları dinlemesi gerekir ki, bu ve benzeri bilgileri ilk ağızdan duyabilsin.
Sonuçta kimse babasının hayrına üretmiyor ilaçları.
İlâç endüstrisinin tek saygısızlığı pulmicord inhaler’in üretimini durdurduğunu hekimlere bildirmemesi mi imiş? Bugüne kadar piyasaya sürdükleri ilaçlarla ilgili olarak kendilerine ilettiğim sorulara hiçbir ilaç firmasından yanıt alamadım. Oysa uygar ülkelerde sorulan bir sorunun yanıtlanması en önde gelen terbiye kuralıdır.
Ahmet bey, mail adresinize attığım ikinci yoruma bir şey daha ekleyeyim. Mailde de bahsettiğim gibi üretim zorluğu ve maliyet teknik sebepler olarak gösterilmiş zaten. Daha teknik bir hekime nasıl anlatılır bilemiyorum. Neyse bir gün ilaç endüstrisinin cengaveri yaftasını alacağım hiç aklıma gelmezdi. Eleştiriye dar bir perspektiften bakınca oluyormuş demek ki.
Propagandistlerin hekimlerle görüşmeye niye bu kadar meraklı olduklarını bir türlü anlayamıyorum. Bu tür bilgiler bir e-mektupla kolayca halledilebilir. Anlaşılan propagandistler kendilerine iş yaratmak istiyorlar; ama buna hiç gerek yok.
Merhaba,
Tekrar yorum yazmak yerine mail yoluyla yazıyı attığınız için buradan devam istiyorum, siz dilerseniz yazımı post edebilirsiniz. Bu konuda bir sıkıntım yok.
İlk olarak şahsım için söylediğiniz “ilaç endüstrisinden bir kişi, astmatik değil” yargısını açıklığa kavuşturayım. İlaç sektörü ile alakam yaklaşık 7 yıllık allerji(mite allerjisi) ve astım(orta seviye) hastası olmam sebebiyledir. Hatta son sınıf mühendislik öğrencisi olduğum için de mesleki açıdan da büyük ihtimalle hiç de alakam olmayacak. Sitenizi de kendim için bir allerjist ararken bulmuştum.
Yazılarınızdaki anafikri beğenmeme rağmen uslubunuz o kadar populist bir hal alıyor ki rahatsız edici olmaya başlıyor. Genel eleştirim, önceki yorumumda da değinmiştim, bu yöndedir. Pulmicort hfa inhalerlara healthboardlarda(bunlar hastaların kurduğu ve semptomlarını paylaştığı ingilizce forumlardır) okuduğum kadarıyla memnuniyetsizlik olduğunu biliyorum. Hatta bu genel olarak tüm hfa’larda geçerli. Gelelim üretim mevzuuna, AstraZeneca’nın pulmicort hfa haberini de burada verilen bir haberle gördüm yaklaşık bir ay önce. Teyit etmek için tekrar baktım özellikle finance ve pharma sitelerinde haberler hala mevcut. Eğer AstraZeneca’nın Türkiye ayağı üretimi burada yapmıyoruz diye düşünüp bilgilendirme yapmamışsa bu onların hatasıdır.
Üretim konusuna gelince bir mühendis adayı olarak ona da tahmini görüşüm şöyledir. Yine okuduklarıma göre hfa inhalerlar cfc inhalerlara göre zaten maliyetli ve hfalardan hastalar da pek memnun değil. Bu sebeple üretim miktarı/üretim maliyeti düşükse bu bant iptal edilir ki bu da normal. Yalnız kısa etkili bronkodilatorlerde de benzer üretim kısıtlamasına gidilmiş mi bilmiyorum. Çünkü sizin de bildiğiniz gibi atak esnasında turbuhaler kullanmak basınçlı inhalerlara göre dezavantaj.
Bu durum eritromisinde bahsettiğiniz durumdan çok daha farklı bir durum gibi gözüküyor bana. İlaç endüstrisi sömürü ve kar politikasının temel direğidir ve bunda zaten herkes hemfikir. Fordist üretim tarzı her sektör için geçerli fakat konu sağlık olunca işler değişiyor. R&D’ yi kar amacı yerine semptomatik olmayan tedaviler üzerine kuran bir sistemi tabii ki istiyorum. Bu son söylediğim benim gibi hastalığın dnasında olanlar için biraz zor ama en azından tutum değişebilir. Ama biz astmatikleri en çok ilgilendiren şey sanırım sırf kota doldurmak için gerekmeyen hastaya bile kombine tedavi uygulayan, basamak tedavisi bile uygulamaktan bihaber hekim grubudur.
Ek olarak, pulmicort ile ilgili okuduğum haber linkinin about.com’da okuduğum linki bulamıyorum. Teyit etmek için sonradan baktığım link aşağıdadır.
http://pharmtech.findpharma.com/pharmtech/Manufacturing/AstraZeneca-Discontinues-Pulmicort-Production/ArticleStandard/Article/detail/711040?ref=25
Umarım gönderdiğim iki iletimle size dair genel eleştirimin ne olduğu, habere neden yorum yaptığım ve sektöre dair görüşlerim anlaşılmıştır.
İyi çalışmalar dilerim.
Bilge Altındağ