Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Sadece Amerika’ nın değil tüm dünyanın tıbbi fetva kurumu olan FDA’ nın kolesterol ilaçlarının (statinler) etiketlerine “şeker hastalığına yol açabilir” uyarısının konması gerektiğini bildirmesi statin-lobisi tarafından sulandırılmaya çalışılıyor.

25 seneden beri on milyonlarca insan tarafından kullanılan kolesterol ilaçlarının bu önemli aksi tesirinin ancak yeni anlaşılmış olması doğrusu çok ilginç.

Diyabetlilerde kalp-damar hastalıkları riskinin daha fazla olduğu çok iyi bilinir ve bundan dolayı da bütün şeker hastalarına kolesterolleri yüksek de olsa düşük de olsa rutin olarak kolesterol düşürücü ilaçlar verilir. Böyle yapılmaması mesleki bir eksiklik ve hatta kabahat olarak kabul edilir.

Gelin görün ki birçok gözlem bu alışkanlığı uzun zamandan beri durdurmuştur. En azından, yüksek kolesterolün diyabetliler için bir risk faktörü olmadığını gösteren 10’ dan fazla araştırma var.

Birçok çalışma da statin kullananlarda diyabet riskinin arttığını ortaya koydu. Meşhur JUPITER çalışmasında da statin alanların yüzde 3’ ünde, ilaç almayanların ise yüzde 2.4’ ünde diyabet geliştiği belirlendi. İki sene bile dolmadan yarıda kesilen bu araştırmada denekler 10 sene sonra diyabet bakımından araştırılsaydı kim bilir sonuç ne olacaktı?

Kalp-damar hastalıkları ve bunlara bağlı komplikasyonları önlesin diye verilen bir ilacın diyabete yol açarak bu riski artırması gerçekten çok ilginç değil mi?

Kolesterol ilacı nasıl diyabet yapıyor?

Bugüne kadar statinlerin hangi mekanizma ile diyabete yol açtıkları bilinmiyordu ama Toronto’ lu bir grubun yaptığı araştırma bu sorunun cevabını da ortaya koydu.

Fuzhen Xia ve arkadaşları, pankreastaki beta-hücrelerinin normal fonksiyonlarını yapabilmeleri için endojen kolesterolün kritik bir rolü olduğunu gösterdiler.

Kolesterol sentezini inhibe eden NB598 kullanılarak yapılan araştırmada pankreastaki beta-hücrelerinden ensülin salgılanmasının endojen kolesterol tarafından düzenlediği, endojen kolesterolün hem voltaja duyarlı kalsiyum kanallarının normal fonksiyonlarını sürdürmesinde ve hem de ensülin granüllerinin mobilizasyon ve füzyonunda rolü olduğu ortaya kondu.

Bu bulgulardan endojen kolesterol yapımındaki azalmanın beta-hücrelerinin fonksiyonlarını bozması ve böylece diyabete yol açmasının mümkün olduğu sonucu çıkıyor.

Gelelim neticeye

Lafı uzatmaya hiç gerek yok: Tıbbın ana prensiplerinden biri “Primum non nocere” yani “Önce zarar verme” dir.

BİR: Kolesterol ilaçlarının diyabete yol açma riski kesinlikle hafife alınmamalıdır.

İKİ: Bu ilaçların diyabetiklerde ne gibi olumsuzluklara sebep olduğu hiç araştırılmamış bir konudur. Diyabetli hastalara, beta-hücrelerinin fonksiyonunu bozma ihtimali olan bir ilacı vermek ne kadar doğrudur düşünmek lâzım.

ÜÇ: Kalp-damar hastalıkları riskini azaltmak amacıyla verilen bir ilacın, bu riski büsbütün artıran diyabete yol açabiliyor olması beni endişelendiriyor.

KAYNAK

http://endo.endojournals.org/content/149/10/5136.full

Yazı için 1 yorum yapılmış:

1. Neslihan Gülmez dedi ki:

   06 Kasım 2014, 01:25

   Her hiperlipidemin altında bir diyabet mutlaka vardir %90
   O nedenle ilaçları degil insanlarin beslenmelerini suçlayın. İlac vermeyeyim diyet yaparsan halledersin dedigim bir grup hasta siz ilac yazin ben diyet yapamam diyor. Ben devletin yerinde olsam şişmanlarin sigara icenlerin saglik giderlerini ödemiyorum derim göreyim o zaman diyet yapanları :))

Siz de yorumunuzu paylaşın: