OZON TEDAVİSİ ŞARLATANLARIN ELİNDEN KURTARILMALIDIR
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
Ozon tedavisi yapanlar tarafından “kutsal metin” olarak gösterilen “Madrid Declaration On Ozone Therapy” (Ozon Tedavisine Madrid Deklarasyonu) başlıklı bildiriyi sitemde “Tabiban-ı Cihan İçün” bölümünde okuyabilirsiniz.
Ozon tedavi uygulayanların temel “kaynak”ları olan bu bildirgenin çok ilginç bir özelliği var: Bildirgede “tek bir kaynak bile” zikredilmiyor.
Evet, tek bir kaynak bile yok!
Kaynak bildirilmeden de elbette bir yazı kaleme alınabilir ama bu o zaman hikâye, roman, masal gibi hayâl mahsulü “edebi bir ürün” olur.
“İlâhi ürünlerde” de kaynak aranmaz.
Hiçbir kaynağı olmayan tıbbi bir yazının bilimsel bakımdan değeri de “sıfır” dır.
Ozon tedavisi gibi modern tıp tarafından kabul görmeyen bir yöntemin temel kaynak olarak gösterilen bildirgesinde sadece birkaç kitaptan bahsediliyor.
Bu iş böyle “kabala” olmaz; tüm ayrıntılar için tek tek kaynak gösterilmesi icap eder.
Ozon tedavisi gibi dünyada birkaç ülkede uygulanan bir yönteme sahip çıkanların biraz daha “ciddi” olmalarını beklerdim.
Madrid Bildirgesi’ni sadece bu özelliğinden dolayı bile “bilimsel” bir belge olarak kabul etmenin mümkün olmaması bir tarafa bu belge ozon tedavisinin bilimsel bir yöntem olmadığının delili olarak bile gösterilebilir.
Mucize tedavilerin dayanağı varmış
Ozon tedavisini onlarca hastalığa karşı “mucize” olarak sunanların da bu “bilim dışı” kaynaktan kuvvet aldıkları anlaşılıyor.
Bildiride “düşük dozlar” hakkında yer alan şu ifade ozon tedavisinin neden her türlü suiistimale açık olduğunu gösteriyor:
“Bu dozlar immünomodulatuar (bağışıklık sistemini düzenleyici) etkiye sahiptir ve bağışıklık sistemin etkilendiği yönünde şüphenin yer aldığı hastalıklarda kullanılmaktadır” deniyor.
Ne etkinliği ne emniyeti henüz ispatlanmamış ozon tedavisinin bu tür “her tarafa çekilebilecek, muğlak ifadelerle” modern tıpta kabul görmesi hiçbir zaman mümkün olamaz.
Literatürde olmayan hastalığa bile iyi geliyor
Bildirgede, ozon tedavisinin en iyi geldiği hastalıklardan biri olarak “pleural emphysema” in de adı geçiyor.
Bu herhalde “emphysema” değil “ampiyem” olmalı ama metnin Türkçe çevirisinde de aynı isim geçiyor; demek ki gerçekten böyle bir hastalık var.
Bu bildirge ve bu ciddiyetsizlik bu yönteme iyi niyetle bakanları bile kendinden uzaklaştırır.
Türkiye’ de üç ozon derneği varmış
MODER’ in sayfasında yer alan çeviride ülkemizde üç ozon derneği olduğu anlaşılıyor:
Medikal Ozon Terapi Derneği (MOTDER), Medikal Ozon Oksijen Derneği (MODER), Türkiye Tıbbi Ozon Terapisi Derneği.
Ozon tedavisi için üç ayrı derneğin olması da başka bir “ciddiyetsizlik delili”.
Demek ki ozoncular arasında paylaşılamayan “bir şeyler” var.
Bu derneklerden biri ile bir ozon tedavi merkezinin adreslerinin aynı olması da çok ilginç!
Yakında başında “öz” veya “as” gibi önekler bulunan dernekler türerse şaşırmayın.
Gelelim neticeye
BİR: Alternatif tıbba da ozon tedavisine de körü körüne karşı değilim ama bu yöntemin tüm dünyada olduğu gibi bizde de “suiistimal edildiğine” inanıyorum.
İKİ: Ozon tedavisine gerçekten bilimsel bir tedavi yöntemi gözüyle bakanlar önce içlerindeki “şarlatanları” deşifre etmeli ve bunları dışlamalıdır.
ÜÇ: Ozon öyle “üfürük” gerekçelerle her hastalık için kullanılacak bir tedavi yöntemi değildir.
DÖRT: Ozon tedavisinin muayenehane ve kliniklerde para karşılığı “mucize bir yöntem” olarak uygulanması yanlıştır ve yasaklanmalıdır.
BEŞ: Ozon tedavisi bu aşamada sadece belirli hastalıklarda, üniversiteler tarafından iyi düzenlenmiş bilimsel araştırma kapsamı içinde uygulanmalıdır.
ALTI: Ozon tedavisinin etkinliği ve emniyeti “Biz yapıyoruz, çok iyi netice alıyoruz” demekle değil bunu “bilimsel çalışmalarla ispat ederek” gösterilebilir; gerisi lâf-ı güzaftır.
YEDİ: Madrid Bildirgesi ozon tedavisi yapanların ne kadar bilim dışı olduklarının bir belgesidir.
***
EK 1 (12.10.2022): Vision Loss After Platelet-Rich Plasma Injection: A Systematic Review
Vision loss is a rare but potentially devastating complication of platelet-rich plasma (PRP) injections, results from a systematic review showed. None of the cases involved scalp injections.
“Both soft tissue fillers and [PRP] are common injection-type treatments that dermatologists perform on the head and neck area,” lead study author Sean Wu, MD, said in an interview in advance of the annual meeting of the American Society for Dermatologic Surgery, where he presented the results during an oral abstract session. “Fillers are usually used to replace volume and fill in lines while PRP is usually used for skin rejuvenation and certain forms of hair loss. We know that fillers may rarely cause blindness if accidentally injected into a facial artery.”
Certain facial areas such as the glabella, nose, and forehead are considered high risk for blindness with filler injections. But whether PRP injections in those areas may also result in blindness is not yet known, so Wu and his colleagues, Xu He, MD, and Robert Weiss, MD, at the Maryland Laser, Skin, and Vein Institute in Hunt Valley, Md., performed what is believed to be the first systematic review of the topic. In January 2022 they searched the PubMed database, which yielded 224 articles from which they selected four for full review. The results were recently published in Dermatologic Surgery.
Collectively, the four articles reported a total of seven patients with unilateral vision loss or impairment following PRP injection. They ranged in age from 41 to 63 years. Skin rejuvenation was the indication for PRP injection in six patients and temporomandibular joint (TMJ) disorder in one. Three of the cases occurred in Venezuela while one each occurred in the United States, the United Kingdom, and Malaysia. All patients had signs of arterial occlusion or ischemia on retinal examination or imaging.
Wu and colleagues found that the glabella was the most common site of injection associated with vision loss (five cases), followed by the forehead (two cases), and one case each in the lateral canthus, nasolabial fold, and the TMJ. In all but two cases, vision loss occurred immediately after injection. (The number of injections exceeded seven because two patients received PRP in more than one site.)
Associated symptoms included ocular pain, fullness, eyelid ptosis, headache, nausea, vomiting, dizziness, tinnitus, and urinary urgency. At their initial ophthalmology evaluation, six patients had no light perception in the affected eye. Only one patient reported recovery of visual acuity at 3 months but with residual deficits on eye exam. This person had been evaluated and treated by an ophthalmologist within 3 hours of symptom onset.
“The other cases reported complete blindness in one eye,” Wu said. “There is no reversing agent for PRP, unlike for many fillers, so there is no clear-cut solution for this issue.”
***
Sayın Ahmet Rasim Hocam, başlığınızı beğendim. Ancak yazınızın içeriğinde yapmış olduğunuz açıklamalar şahsınız ve bilimsel kişiliğiniz hakkında bende varolan tartışmanız güveni sarsmıştır. Olayın popüler yaklaşımlarla ele alınmasını talihsizlik olarak kabul ediyorum. Madrid bildirgesi bir sonuçlar uygulama özet bildirgesi olup bilimsel gerekçeleri ifade etme metni değildir. Ben sizin yazılarınızı ve duruşunuzu yakından bilen takip eden birisiyim. Hep aklımdan geçerdi Ahmet hoca bu ilaç tröstlerine karşı dik duruşunu ozon konusunda da gösterebilecek kişilerden biri olabilir diye. Dernekler, kişiler hakkındaki beyanların ötesinde bizzat ozonun etkileri konusuna ilgi gösterirseniz, benim dediğim ortak noktaya geleceğimizi ümid ediyorum. Bu arada İzimir de şifa üniversitesi ile ortak düzenlemiş olduğumuz ozon terapi ve PRP sempozyumuna davet ediyorum.27-29 eylül-izmir- Prof.Dr.Nurettin LÜLECİ (Medikal Ozon Terapi Derneği Başkanı)
OZONCULAR TAMAMEN İŞİ PARAYA DÖKMÜŞ DURUMDA TEK DERTLERİ PARA PARA PARA
hadi ya ozoncular para diyor başka dotorlar hayr için mi diyor komik olmayın lütfen