KAHVE KÖRLÜĞÜ DE ÖNLEYEBİLİR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kahve 4

Artık kahve içmek için iyi bir sebebiniz daha var.

Kahvenin Parkinson, prostat kanseri, diyabet, Alzheimer başta olmak üzere pek çok hastalığın görülme riskini hatta mortalite oranlarını azalttığı biliniyor.

Cornell Üniversitesi Tarafından yapılan bir araştırmada kahvenin gözün retina tabakasını koruduğu ve körlüğü önlediği de belirlendi.

Araştırma fareler üzerinde gerçekleştirildi ve Journal of Agricultural and Food Chemistry isimli dergide yayınlandı.

Kahvede sadece kafein değil yüzlerce kimyasal var

Kahve denince herkesin aklına “kafein” gelir ve kahve ile iyi kötü her durum hep kafein üzerinden değerlendirilir.

Gelin görün ki kahvede kafeinden başka yüzlerce kimyasal var ve üstelik bunların miktarları kafeinden çok fazla.

Yeşil kahve tanelerinde yani işlenmemiş kahvede yüzde 1 oranında kafein bulunurken aynı üründeki “klorojenik asit” miktarı yüzde 7-9 arasındadır.

Kahvenin insan sağlığına olan müspet etkilerinin çoğunun da antioksidan özelliği olan klorojenik asitten kaynaklandığı düşünülüyor.

Daha önceki çalışmalarda klorojenik asidin hipoksiyi yani dokuların oksijensiz kalmasını önlediği ve çok kuvvetli bir “sinir sistemi koruyucusu” olduğu da belirlenmişti.

Retina oksijene beyinden daha fazla hassastır

Retina (ağ tabaka), göz küresinin arka duvarında görmemizi sağlayan ışığa duyarlı hücreler ve sinir hücrelerinin bulunduğu ince tabakadır.

Retina vücudun metabolik olarak en aktif dokularından biridir ve bundan dolayı da oksijeni beyin de dâhil birçok dokudan daha fazla tüketir.

Oksijensizliğe karşı çok hassas olan retina, sağlıklı olabilmesi için bol miktarda oksijene ihtiyaç duyar.

Retina, bundan dolayı da oksidatif stresin sebep olduğu yaşa bağlı makula dejenerasyonu (sarı nokta hastalığı), diyabetik retinopati ve glokom gibi hepsi de kısmen veya tamamen körlüğe yol açan hastalıklara karşı çok hassastır.

Klorojenik asit ve kahve ekstresi retina hücre ölümünü önlüyor

Önce fareler nitrik okside maruz bırakılarak oksidatif stres ve serbest radikallerin oluşumu sağlandı.

Nitrik asit serbest oksijen radikalleri ve oksidatif stres oluşumuna yol açarak retina tabakasında harabiyet oluşturuyor ve körlüğe yol açıyor.

Araştırmada, daha önce klorojenik aside maruz kalan farelerde retina ganglion hücrelerindeki hasarın daha az olduğu; kahve ekstresi ve klorojenik asidin bir hücre yüzeyi proteini olan Thy-1’ in parçalanmasını önleyerek retina ganglion hücrelerinin ölümlerini azalttıkları tespit edildi.

Araştırmacılar bu sonuçları, klorojenik asit ve kahve ekstresinin hipoksi ve nitrik oksidin yol açtığı retina ganglion hücreleri ölümünü azalttıkları ve bundan dolayı da kahve içilmesinin retina dejenerasyonunu önleyebileceği şekline yorumluyorlar.

Gelelim neticeye

BİR: Bu araştırmaya bakarak hemen körlüğün çaresi kahvedir demek mümkün değil, çünkü önce içilen kahvedeki klorojenik asidin kan-beyin seddini geçip geçemediği ve geçiyorsa retina tabakasında koruyucu etkinin görülebilmesi için ne kadara kahve içilmesi gerektiğinin belirlenmesi lâzım.

İKİ: Göze iyi geliyormuş diye kahveyi fazla kaçırmak da doğru değil. Mayo Clinic Proceedings ‘ de yayınlanan bir çalışmada günde 4 fincan kahve içenlerde ölüm riskinin daha yüksek olduğu gösterilmişti.

KAYNAK

http://pubs.acs.org/doi/abs/10.1021/jf404285v?prevSearch=chlorogenic%2Bacid%2Bretina&searchHistoryKey=

Siz de yorumunuzu paylaşın: