HABERİNİZ OLSUN
ETİBBA DİYOR Kİ
DERDİME BİR ÇARE
TABİBAN-I CİHAN İÇÜN
BENİM ŞARKILARIM
GAZLI İÇECEKLER ÇOCUK MENÜLERİNDEN ÇIKARILIYOR
Dünyanın en büyük fast food restoranlarından olan Burger King gazoz, kola, şekerli meyve suyu gibi alkolsüz içecekleri çocuk menülerinden kaldırdığını açıkladı (1, 2, 3).
Burger King bundan sonra bu meşrubatlar yerine yağsız süt, elma suyu ve az yağlı çikolatalı süt sunacak.
Şirket yöneticilerinden A. Macedo “Burger King’ in bu değişikliğinin müşterilerinin hayat tarzı ihtiyaçlarına uyan seçeneklere verdiği ehemmiyeti gösterdiğini” söylüyor.
Habere göre Burger King bu kararı sadece USA’ daki restoranları için aldı; diğer ülkeler için herhangi bir açıklama yok.
Şekerli meşrubatlar yalnızca çocuk menülerinde olmayacak, bunlar ayrıca satın alınabilecek ve erişkin menüleri için böyle bir düzenleme de yok.
Diğer şirketler benzer kararları daha önce almışlardı
Burger King bu kararı elbette babasının hayrı için değil, tüketici ve aktivistlerden gelen ve giderek artan baskılar sonucu aldı.
Ayrıca rakip şirketlerden McDonald’s’ ın ve Wendy’ s’ in çocuk menülerinden meşrubatı çıkarması da bu kararın alınmasında etkili olmuş olmalıdır.
Geçen hafta McDonald’ s iki sene içinde antibiyotiklerle yetiştirilen tavuk ürünlerini tamamen ortadan kaldıracağını açıklamıştı.
Dunkin Donuts da “donuts” adıyla bilinen tatlılarının üzerindeki şekeri beyazlatmak için kullandıkları kimyasalı artık terk edeceklerini bildirdi.
Şekerli meşrubat obezitenin başta gelen sebeplerindendir
Meşrubat tüketim alışkanlığı çocuk yaşlarda geliştiği için bu değişikliğin meşrubat endüstrisinin satışlarını etkileyeceği tahmin ediliyor.
Burger King’ in bu kararı almasında “Center for Science in the Public Interest” isimli tüketicinin iki seneden beri süren baskılarının büyük rolü var.
Örgütün beslenme bölümü müdürlerinden M. Wootan “Şekerli içeceklerin çocukların diyetindeki kalorilerin başlıca kaynaklarından olduğu ve bu uygulama sayesinde çocukların daha sağlıklı besleneceklerini” söylüyor ve ekliyor:
“Şekerli içeceklerin obezitede çok önemli rolü var. USA’ da 1980’ lerde 6-11 yaş arası çocuklarda yüzde 7 olan obezite oranı 2012’ de yüzde 18’ e çıktı.
Bu rakamlar 12-19 yaş arası çocuklar için sırasıyla yüzde 5 ve yüzde 21.”
Diyabetli hasta sayısı Türkiye’de yüzde 7.7’ den yüzde 13.7’ ye yükselirken bu artış oranı Avrupa’yı 4’e katladı. Bu diyabetin 10 yılda yüzde 100 artması manasına geliyor. Obezitedeki artış ise yüzde 44 (4).
Bu sorular kafa kurcalıyor
BİR: Çocuk menülerinden gazlı içeceklerin kaldırılması iyi hoş ama erişkinlere satılmaya devam edilmesi tuhaf değil mi?
İKİ: Böyle bir kararın sadece USA’ daki restoranları kapsaması diğer ülke vatandaşlarına ayıp olmuyor mu?
ÜÇ: Zararlı diye çocuk menülerinden kaldırılan meşrubatın yerine konan seçenekler sağlıklı mı yoksa onların da gazozdan fazla bir farkı yok mu?
DÖRT: Peki, bu restoranlardaki menülerdeki yiyecekler ne kadar sağlıklı acaba?
BEŞ: Ya bizde böyle tuttuğunu koparan, dediğini yaptıran tüketici örgütleri neden yok hiç düşündünüz mü?
Gelelim neticeye
Bu dev restoran zincirlerinin bu kararları alırken önceliklerinin insan sağlığı olduğunu sanmayın.
Onların bütün derdi “daha fazla kazanmak” ve kendileri açısından elbette yüzde 100 de haklılar.
Asıl bizim uyanık olmamız gerekiyor.
İdarecilerimizden sağlıklı ve güvenli yiyecek-içecek talep edeceğiz ve çocuklarımızı doğdukları günden itibaren sağlıklı beslenmeye alıştıracağız.
Bu içeceklerin de sadece menüden değil hayatımızdan çıkarılması şart!
Kaynaklar
3. http://food.ndtv.com/food-drinks/burger-king-eliminates-soft-drinks-from-childrens-meal-menus-746337
4. http://www.milliyet.com.tr/turkiye-de-obezite-yuzde-44-artti–gundem-1969398/
Çocuklar diye diye kendini unuttu insanlar.
Askere gitme yaşı 10 olsaydı, adam olma yaşı 11 olacaktı. Küçükler/çocuklar çabuk öğrenir. Çocuklar daha uyanık oluyor. Çocuklar daha adamlar, adam denilene göre. Gazlı içeceği hayatından kaldırmasalardı, belki zararın çabuk farkında olabilir küçükler.
Küçükler büyükten daha dirençlidir/sağlamdır/düşünürdür/soruludur vs. çünkü tazeler ve yıpranmamışlar. Uyuşmamışlar, mayışmamışlar. Aşık değiller. Her şeyi daha iyi algılayabiliyorlar. Ama bilim böyle demiyor.
Çocuklar her zaman ebeveynlerine bir şeyler anlatmaya çalışır, ama anlatamaz. Çünkü kendini çocuk diye algılamış, kendisi çocuk diye algılanmış.
Eşşek kadar olmuşa hala çocuk denilirse, büyükler bu bazı bilim adamlarının çocukları olmaya devam ederse, bilim çocuğu olunursa, sağlıklı yaşam olmaz.
Çocuk hep bir şeyler öğrenmek ister, sorular sorar, oraya buraya bakar, bir şeyler karıştırır vs., ama bilim tarafından, ebeveyni tarafından hep engellenir. Çocuğa bir sürü yalanla, yanlışlar öğretilir.