AKCİĞER NAKLİ

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Akciğer transplantasyonu ya da diğer adıyla akciğer nakli, bir veya her iki akciğerin çıkarılarak yerlerine vericiden alınan akciğerlerin takılmasıdır.  Transplantasyon, solunum yetersizliğine yol açan çeşitli akciğer hastalıkları için tek başına ya da kalp nakli ile beraber de yapılabilmektedir. 

Akciğer naklinde amaç, fonksiyonlarını yerine getiremeyen veya kanserli akciğerlerin yerlerine sağlıklı olanlarının yerleştirilerek hastanın daha uzun süre ve daha kaliteli bir yaşam sürmesini sağlamaktır. Bir hastaya akciğer nakli düşünülmeden önce tüm tıbbi tedavilerin yapılmış ve sonuç alınamamış olması gerekir.

Transplantasyon adaylarının çoğu akciğer fibrozisli hastalardır. Akciğer fibrozisi, akciğerlerde bağ dokusunun artmasıyla akciğerlerin esnekliklerini yitirmesi ve görevini yapamaz hale gelmesine yol açan hastalıklar grubudur. Bunlar, sürekli olarak oksijenle yaşayabilen ve ancak 1-1.5 yıl ömür biçilen hastalardır.

1940’lı yıllarda önce köpeklerde denenen akciğer nakli ilk kez 1963 yılında insanda yapılmış ve sol akciğer nakledilen hasta sadece 18 gün yaşayabilmiştir. Cyclosporin A isimli bağışıklığı baskılayan ilacın keşfiyle diğer organ nakillerinde olduğu gibi akciğer naklinde de yeni bir dönem başlamıştır.

Akciğer nakli 20 yıldan beri giderek daha çok hastaya yapılmaktadır ve bugüne kadar dünyanın çeşitli ülkelerinde 6400 hastaya uygulanmıştır.

Başarılı bir nakil için cerrahi tekniğin iyi olması ve organın reddinin önlenebilmesi için cyclosporin A, azothiopirin ve kortizon gibi bağışıklığı baskılayan ilaçların kullanılması gerekir.

HANGİ HASTALIKLAR İÇİN GEREKİR?

Akciğer nakli başlıca iki grup hastalık için gerçekleştirilir:

BİR: Akciğer damar hastalıkları (Pulmoner hipertansiyon, veno-oklüzif hastalık, Eisenmenger  Sendromu, pulmoner atrezi..)

İKİ: Akciğer dokusu hastalıkları (Akciğer fibrozisi, sarkoidoz, amfizem, kistik fibrozis, bronşektazi, alveoler hücreli karsinom…)

Akciğer nakli için, her hangi bir nedene bağlı akciğer hastalığının akciğeri tam yetersizliğe düşürmüş olması gerekir. Bu tabloya tıp dilinde ‘son dönem akciğer’ ismi verilir.

Kalp-akciğer nakli için hastaların 45 yaşından yaşlı, iki taraflı nakiller için 50-55 ve tek taraflı nakiller için de 60-65 yaşlarından büyük olmamaları şartı aranır. Buna karşılık akciğer nakli için herhangi bir alt sınır yoktur.

Nakilden sonra hastaların 1 yıl yaşama şansları risk durumlarına göre %60-70 oranındadır ve genellikle de bu bir yılı  atlatan hastaların 3 yıl yaşama şansları %50’dir. Günümüzde nakilden sonraki 5. yıllarını dolduran pek çok hasta vardır.

RİSKLER

Akciğer transplantasyonun iki önemli riski vardır. Bunlardan biri akciğerin reddi, diğeri ise enfeksiyonlardır. Akciğer reddi en çok ilk üç ay içinde görülür. Ateş, titreme, nefes darlığı, göğüs ağrısı, idrar azalması reddin ilk belirtileridir, ancak akciğer reddi bazen dikkati çeken bir belirti olmadan da gerçekleşebilir. Enfeksiyonların nedeni ise, hastanın aldığı bağışıklığı baskılayan ilaçlardır.

TÜRKİYE’DE ORGAN NAKLİ

Amerika’ da yılda ortalama 1.000 kişiye akciğer nakli yapılmaktadır.

Sağlık Bakanlığı, 2003 yılında Türkiye’de 3 bin 140 organ nakli gerçekleştiğini, buna karşılık yaşamını yitiren 105 kişinin organlarının kullanılabildiğini bildirmektedir.

Türkiye’de geçen yıl yapılan organ nakillerinin 605’i böbrek, 174’ü karaciğer, 23’ü kalp, 24’ü kalp kapağı, 1807’si kornea, 498’i kemik iliği ve 9’u da pankreas olmuştur. Bakanlığın verilerine göre ülkemizde, 6.501 kişi böbrek, 351 kişi karaciğer, 191 kişi kalp, 64 kişi kalp kapağı, 1 kişi akciğer, 23 kişi kalp-akciğer, 65 kişi pankreas, 3 bin 635 kişi kornea ve 277 kişi de uygun kemik iliği beklemektedir.

Ülkemizde bu konuda yapılmış bir araştırma olmadığından yılda kaç hastaya akciğer nakli yapılması gerektiği tam olarak bilinememektedir. Ben kişisel olarak Türkiye’de yılda ortalama 100 kişiye akciğer nakli yapılmasının gerektiği düşüncesindeyim.

Not: Bu yazı ilk defa 2007′ de yayımlanmıştır.

Yazı için 1 yorum yapılmış:

  1. Zafer dedi ki:

    Hocam merhaba
    Babam 1945 doğumlu ve idiyopatik pulmoner fibrozis hastasıdır. Maskesiz normal yaşamını sürmektedir ancak teşhis konulalı 3 sene olmuştur. Sizden bir randevu alalımmı, nakil önerirmisiniz?
    Saygılarımla
    Zafer

Siz de yorumunuzu paylaşın: