COVİD-19 MİTOKONDRİLERİ VURUYOR!

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Gastro-enterolog Dr. Atilla Bektaş‘ ın yazısı:

Çift zar sistemi ile çevrili hücre içi bir organel olan mitokondrilerde vücudumuzdaki enerjinin % 95’i üretmekte. Mitokondriler, hücrenin enerji ihtiyacına göre hücre bölünmesinden bağımsız olarak çoğalabilirler. Bazı hücreler tek bir büyük mitokondri içerebilse de sayıları hücrenin enerji ihtiyacına göre değişir ve genetik olarak sadece anneden çocuğa geçmektedirler.

Son yirmi yılda mitokondrilerin yeni fonksiyonları tanımlanmıştır

Son yıllarda mitokondrilerin enerji üretmek dışında; hücrenin çoğalma, ölüm ve farklılaşması hakkında kritik kararlar veren sinyal organeli olduğu ortaya çıkmıştır. Mitokondrinin doğuştan gelen ve kazanılmış bağışıklık yanıtlarını kontrol ettiği gösterilmiştir.

Bakteriler ve virüsler, hayati bir organel olan mitokondriyal işlevi bozmayı hedefleyen spesifik yollar geliştirmişlerdir. Bakterilere benzer şekilde, birçok virüs de kendileri için çoğalabilecekleri bir yerleşme alanı oluşturmak ve daha sonra hücreleri öldürerek yayılmak için mitokondriyal fonksiyonları yok etmeye programlanmışlardır.

Korona ve sonrası için güçlü bağışıklık

Patojen bakteri ya da viruslar, mitokontriler üzerinden nasıl hücrenin fonksiyonlarını bozup onun ölümüne neden oluyor?

Sitokrom c, mitokondride elektron transportunda görevli ve mitokondrinin iç ile dış membranı arasında yer alan bir proteindir. Corona virüs gibi birçok virüs, mitokondri dış membran bütünlüğü bozarak sitokrom-c ve diğer mitokondrial proteinlerin (SMAC ve HtrA) sitoplazmaya geçişine neden olur. Sitoplazmaya geçen sitokrom c, burada bulunan apoptotik proteaz aktive edici faktör-1’e (Apaf-1) bağlanır ve kaspazlarında rol oynadığı çeşitli zincirleme reaksiyonlar oluşur, bunun sonucu apoptozis denilen programlanmış hücre ölümü gerçekleşir.

Mitokondrilerimizi bu saldırılara karşı nasıl güçlendiririz?

Batı tipi beslenme dediğimiz; şekerli/gazlı içeceklere, fazla miktarda doymuş yağ içeren hayvansal gıdalara, tatlılara, rafine unlu mamullere, tuzlu atıştırmalıklar ve işlenmiş gıdalar ile tekrar tekrar ısıtılıp servis edilen yiyecekler mitokondrilerimize zarar veriyor.

Taze meyve sebze, bakliyat, sert kabuklu kuruyemişler, balık ve yoğurt gibi gıdalardan oluşan Akdeniz tarzı beslenme ise tam bir mitokondri dostudur.

İntermittent açlık, özellikle siyah üzümde bulunan resveratrol, balık ve cevizde bulunan Omega 3, balık ve koyu yeşil yapraklı sebzelerde bulunan CoQ10, süt ürünleri ve bakliyat ile birçok bitkisel besinde bulunan B2 ve B3 vitaminleri ise mitokondrilere fayda sağlıyor.

Her gün 30-40 dakika kadar tempolu yürümek ve haftada 2-3 defa da direnç egzersizi yaparak kaslarımızı güçlendirmemiz mitokondri sağlığımızı güçlendirir.

Kaynak: Korona ve Sonrası için Güçlü Bağışıklık Sistemi isimli kitaptan.

Yazı için 2 yorum yapılmış:

  1. Alişan Yıldıran, Çocuk İmmünoloji-Allerji Mütehassısı dedi ki:

    Tebrik ederim, çok mühim bir ve yeni öğrenilen bir konuyu gayet kısa ve anlaşılır şekilde vurgulamış!
    Besleneme ve hareket bağışıklığın anahtarı…

  2. Berrak dedi ki:

    Beslenmeden bahsedince bilim adamı kılıklı bazı tiplerin tüyleri diken diken oluyor. Gülüyorum. Millet onları çok iyi tanıyor.

Siz de yorumunuzu paylaşın: