Harvard Tıp Fakültesi “beyin gücünü artıran yiyecekler” listesini yayınladı. Şimdi bütün beyin gücü zayıfların bu yiyecek ve içeceklere saldıracaklarını tahmin etmek hiç de zor değil ama bunların ne kadar işe yarayacaklarını bilemiyorum. Şu Amerikalılar sitemi takip etseler akılları başlarına gelecek ama… tabii ki kendileri bilirler.

Seçkin sporcuların dişlerini günde iki defa fırçalamalarına ve diş ipi kullanmalarına rağmen diş çürüklerinin ve diş eti hastalıklarının daha çok olduğu bildirildi. Bu durum sporcuların fazla miktarda şekerden zengin spor içecekleri, enerji jel ve barları kullanmalarına bağlanıyor. Unutmayın, diş çürüklerinin sebebi macun eksikliği değil şekerdir.

Kanser vak’alarının da çocuklarda hormon dengesizliklerinin de artmasında başta endüstriyel olanlar gelmek üzere gıdaların çok önemli rolü vardır. Küçükbaş hayvan ve ürünleri insan sağlığı için daha önemlidir; devletin üreticilere destek olması şarttır. Hayvan yetiştiriciliğinde de birçok “ilaç” kullanılması herkesin bildiği ama nedense tedbir alınmayan bir meseledir.

Tıp Anayasası’ nın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen ilk maddesi “primum non nocere” yani “önce zarar verme”‘dir. Gel gelelim günümüz “ticari modern tıp” çağında bu maddenin yerini “Önce kendini koru” prensibi almalıdır. Evet, hastalar da doktorlar da önce kendilerini korumalıdır.

Bunama (demans) çağımızda salgın gibi artan bir hastalık. Bugün 50 milyon olan sayının 25 senede üçe katlanacağı hesaplanıyor. Bunamanın birçok türleri olsa da en sık rastlananları Alzheimer ve vasküler demans. WHO ve benim bunamanın önlenmesi için herkesin kolayca uygulayabileceği tavsiyelerimiz var. Buyurun, dostlar, buyurun!