Üçüncü doz aşılar için “Bence bilimsel açıdan son derece sakıncalı olan bir durum bu” diyen Prof. Dr. Murat Akova ile aynı kanaatteyim. Bu düşüncemi “KOVİD geçirenlerin aşılanmasına ve üçüncü doz aşıya gerek yok” ve “50 yaş üstü vatandaşlarla sağlık çalışanları için üçüncü doz aşı” başlıklı makalelerimde yazmıştım. Hatta 3 de yetmez 5 tane demiştim!

Ülkemizde uygulanan Sinovac şirketine ait CoronaVac isimli inaktif aşı ile yapılan faz-3 çalışmasından elde edilen ara veriler, aşının iki dozunun Kovid-19 enfeksiyonuna karşı yüzde 83,5 koruma sağladığını gösterdi: CoronaVac, PCR ile doğrulanmış semptomatik Kovid-19′ a karşı iyi bir emniyet ve tolere edilebilirlik profili ile yüksek etkinliğe sahiptir.

“En çok aşı yapılan ülkede panik: Aşı olanların yarısına delta varyantı bulaştı” başlıklı haber sizi korkutmasın. Dünyanın birçok ülkesinde hâkim olan artık delta varyantı ve bu ülkelerden gelen bilgilere göre bu virüsün bulaşıcılığı orijinal virüse göre çok daha fazla olmasına rağmen ölüm oranı daha düşük.

Delta varyantının daha bulaşıcı olmakla beraber daha az öldürücü olması son günlerde duyduğumuz en iyi haberlerden biridir. Pandemi, inişe geçmiştir. Hastalık geçirenlerin ve aşılananların sayılarının artmasıyla toplum bağışıklığı oranı giderek yükselecek ve koronavirüs mevsimsel bir hastalık olarak bizimle beraber olmaya devam edecektir.

Bilim Kurulu, KOVİD geçirenlere antikor seviyelerinin zamanla düştüğü gerekçesiyle 6 ay sonra tek doz mRNA aşısı tavsiyesini 3 aya çekti. Ben ise hastalık geçirenlerin aşılanmalarına gerek olmadığını, risk grubunda yer aldıkları için iki doz inaktif aşı yapılanlara üçüncü dozun faydasının olmayacağını düşünüyorum.