KURUYEMİŞ YİYENLER DAHA UZUN YAŞIYOR
Dikkat: Yazının sonunda ek var!
***
Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada düzenli olarak fındık, ceviz, badem gibi kabuklu kuruyemiş yiyenlerin daha uzun yaşadıkları tespit edildi.
Araştırma, Hemşire Sağlık Çalışması’ na (Nurses’ Health Study) katılan 76 bin 464 kadın ve Sağlık Profesyonelleri Takip Çalışması’ na (Health Professionals Follow-up Study) katılan 42 bin 498 erkek üzerinde gerçekleştirildi.
Kanser, kalp hastalığı veya felç hikâyesi olanlar çalışmaya alınmadı.
Katılanların fındık, badem, kaju, ceviz, çam fıstığı, Antep fıstığı, Avustralya fındığı gibi kuru yemiş tüketimleri başlangıçta ve her 2-4 senede güncellenerek kaydedildi.
Bu 120 bin kişi 1980-2010 seneleri arasında takip edildi ve bunlardan 16 bin 200 kadın ve 11 bin 229 erkeğin öldükleri tespit edildi.
Diğer risk faktörleri dışlandıktan sonra total mortalitenin düzenli olarak kuruyemiş yiyen kadın ve erkeklerde daha düşük olduğu görüldü.
30 senede haftada bir kuruyemiş yiyenlerin ölüm oranı hiç yemeyenlere göre yüzde 11 daha az bulundu.
Tüketilen kuruyemiş miktarı ile ölüm ihtimalinin ilişkili olduğu, ölüm oranlarının haftada 4 gün yiyenlerde yüzde 13, her gün yiyenlerde yüzde 20 azaldığı belirlendi.
Araştırmaya göre kalp hastalıklarından ölümler yüzde 29, kanserden ölümler de yüzde 11 azaldı.
Fındık yiyenlerin aynı zamanda sağlıklarına daha fazla önem verdikleri, daha az sigara içtikleri, daha hareketli ve daha zayıf oldukları da görüldü.
Kuruyemişlerin faydaları
Bu tür yemişler doymamış yağlar, yüksek kaliteli protein, lif, vitamin (folat, B3 ve E vitamini), mineral (potasyum, kalsiyum, magnezyum) ile fenolik antioksidan ve fitosterollerden çok zengindir.
Daha önce yapılan araştırmalarda da kuruyemişlerin koroner kalp hastalığı üzerine müspet etkileri olduğu belirlenmiş olduğundan tıbbi fetva kurumu FDA, 2003’ de düşük yağlı diyetin bir parçası olarak günde 1.5 oz yani 43 gram kuruyemiş yenmesinin kalp hastalığı riskini azaltabileceğine karara vermişti.
Çok daha yeni bir randomize çalışmada da kalp-damar hastalığı riski yüksek olanlarda bir bölümünde fındık, badem ve ceviz bulunan Akdeniz diyetinin kalp krizi ve felç gibi ana kardiyo-vasküler olayları kontrol grubuna göre çok azalttığı bulunmuştu.
Çeşitli araştırmalarda kuruyemiş tüketiminin oksidatif stresi, enflamasyonu, iç organ yağlanmasını, kan şekerini, ensülin direncini ve endotel fonksiyon bozukluğunu azalttığı ortaya kondu.
İleriye dönük kohort çalışmaları da tip 2 diyabet, metabolik sendrom, kolon kanseri, hipertansiyon, safra kesesi hastalığı ve enflamatuar hastalıklardan ölümlerin azaldığını gösteriyor.
Kuruyemiş kilo aldırır mı?
Fazla miktarda kuruyemişin kilo alınmasına sebep olmasından endişe edilebilirse de kuruyemiş tüketiminin göbek çevresini azalttığı, daha az kilo alımına yol açtığı, obezite riskini düşürdüğünü ortaya koyan kohort çalışmaları var.
Buna rağmen aşırıya kaçmamakta fayda var.
Kronik hastalığı olanların ve bu sebeple sağlığı ileri derecede bozulanların kuruyemişten uzak durdukları da düşünülebilir ama kanser, kalp hastalığı, felç gibi rahatsızlıkları olanların dışlanmış olması bu ihtimali zayıflatıyor.
Gelelim neticeye
BİR: Ülkemiz sağlıklı yaşamanın olmazsa olmazlarından fındık, ceviz, badem ve Antep fıstığı bakımından çok zengin ama bunlardan maalesef yeterince istifade etmiyoruz.
Bu araştırma vesile olsun inşallah; çocuklarımızı püskevit, gofret, kraker, şekerlemeye değil fındık fıstığa alıştıralım.
İKİ: Bizden bir babayiğit araştırmacı çıksa da bu araştırmayı beyaz leblebi, sarı leblebi, kabak çekirdeği, ay çekirdeği ile tekrarlasa ne sonuç çıkardı merak ediyorum.
ÜÇ: Bu araştırmanın “Tree Nut Council Nutrition Research and Education Foundation” tarafından desteklendiği de unutulmamalı; her araştırmaya ilaç endüstrisi katkıda bulunacak diye bir şey yok elbette.
DÖRT: Araştırmanın bence en önemli eksiği fındığın “aganigi” etkisini incelemeye dâhil etmemesi.
BEŞ: Sağlık Bakanımıza sesleniyorum: Malatyalı Fahri’ nin “Ben esmeri fındık ile ben esmeri fıstık ile ben esmeri badem ile beslerim” nakaratlı hicaz türküsü kamu spotu olarak sabah-akşam yayınlanmalı.
KAYNAK
http://www.nejm.org/doi/full/10.1056/NEJMoa1307352#t=articleTop
http://www.dailymotion.com/video/xaavj0_sari-kurdelem-sari-ben-esmeri-badem_music
***
EK 1 (17.10.2021): BMJ: “Temel olarak kabuklu yemişlerde, tohumlarda ve bitkisel yağlarda bulunan yüksek alfa linolenik asit tüketimi, tüm sebeplere ve özellikle kalp ve kan damarları hastalıklarına bağlı daha düşük ölüm riski ile ilişkilidir“. Kaynak: https://twitter.com/bmj_latest/status/1449480384895406081?s=20
Makale adı: Dietary intake and biomarkers of alpha linolenic acid and risk of all cause, cardiovascular, and cancer mortality: systematic review and dose-response meta-analysis of cohort studies
***
Anneler, babalar, dedeler, nineler, amcalar dayılar halalar teyzeler…
Çocuklarınıza, torunlarınıza, yeğenlerinize, “püskevit, gofret, şeker” değil, fındık, ceviz, badem alın.
Heeeey, esmerler duyduk duymadık demeyin, size sesleniyorum:
Ben esmeri fındık ile fıstık ile badem ile besliyorum.
Bu kadar olur yani!
Tek bir esmer bile gelmedi ama maymunlar başıma üşüştüler.
Başbakanı gören çocuklar korumalardan “oyuncak” değil, “fındık, fıstık, badem” istesin.
Başbakan çocukları kuruyemişe alıştırsın; benden başlayabilir.