BABAM YARI ÖMRÜNÜ MARGARİNE HEDİYE ETTİ

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Ülkemizdeki mercimek stokları tükenmiş olsa gerek, Prof. Dr. Ayşe Baysal margarin stoklarına el attı. Üstelik bu kez yalnız değil; alanlarında söz sahibi iki diyetisyen Taylan Kümeli, Selahattin Dönmez ve eski güzellik kraliçelerimizden Neşe Erberk’le birlikte margarinlerle ilgili bugüne kadar yanlış bildiğimiz / bildikleri gerçekleri sıralıyorlar TV reklamlarında. Ama gıda ve beslenme konusunda uzman bazı bilim adamlarının bu “gerçekler”e ilişkin çok ciddi eleştirileri var. Bu uzmanlardan Prof. Dr. Kenan Demirkol tereyağıyla beslenen dedesinin 117 yaşında, margarinle beslenen babasınsa 59 yaşında öldüğüne dikkat çekiyor.

2000’li yıllarda, toplumda sağlıklı beslenme bilincinin oluşması ve uzmanların “margarinden uzak durun” uyarılarıyla, ülke topraklarındaki margarin saltanatı, önce duraklama ardından gerileme devrine girdi. 2007’nin son günlerinde, etiketlerine T.C. Tarım Bakanlığı’nın izniyle “trans yağ yoktur” ibaresini yerleştiren margarin üreticileri, toplumu margarinler konusunda bilinçlendirmek için atağa kalktı.

Margarinle ilgili “yanlış bilinen 7 gerçek”in ifşa edildiği kampanyalara ilk tepki Türk Diyetisyenler Birliği (TTB)’nden geldi. Diyetisyenler ve doktorların ilk karşı çıktığı “gerçek”; interestifikasyon yönteminin, yani doymamış yağ asitlerinin hidrojenle doyurulması yerine, katılığı sağlayacak yağ asitleri ile sıvılığa neden olan yağ asitlerinin enzim ya da kimyasal yöntemler kullanılarak birbirleri ile değiş tokuş ettirilmesinin sanıldığı kadar da masum olmamasıydı.

Yağmurdan kaçarken doluya tutulmaktan endişe ettiklerini belirten uzmanlar, yöntemle ilgili çalışmaların yetersiz olduğundan yakınıyor ve var olan bir-iki araştırmaya göre interestifikasyon teknolojisinin riskli olduğunu belirtiyorlar. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD Metabolizma ve Beslenme Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ahmet Aydın 2007’de Malezya’da yapılan araştırmayı örnek gösteriyor:

“30 gönüllüye 30’ar günlük dönemler halinde doğal doymuş (hayvani) yağ, trans yağ içeren margarin ve interesterifiye yağ içeren margarin verildi. Margarin yiyen her iki grupta da LDL (kötü kolesterol) / HDL (iyi kolesterol) oranı ve kan şekeri yükseldi. Buna karşılık doğal doymuş yağ yiyen grupta bu oranlar ya da düzeylerde bir yükselme olmadı.”

Şimdi uzmanlar, kampanya sponsorlarının, bu teknolojiyle üretilen margarinlerin en azından insan sağlığına zarar vermediğini bilimsel çalışmalarla kanıtlamalarını bekliyor. Tabii, gerçek sonuçların ancak 20-30 yıl sonra ortaya çıkacağını da göz ardı etmeden.

İşte Prof. Dr. Ahmet Aydın, “Akıllı Beslenmenin Matematiği”ni yazan genel cerrah Prof. Dr. Kenan Demirkol, TTB İstanbul Başkanı Diyetisyen Fatmagül Yılmaz ile yağ kimyası ve teknolojileri konusunda uzman Gıda Mühendisi Prof. Dr. Muammer Kayahan’ın kampanyada vurgulanan “7 bilimsel gerçek” le ilgili yorumları.

1.Margarin tamamen bitkisel yağlardan üretilir

Prof. Dr. Ahmet Aydın: Evet doğru, ama bu bir üstünlük değil! Bu ifadeyle “Hayvani yağlar kötüdür” mesajını vermek istiyorlarsa, sağlıksız olmamak için bebeklerin anne sütü emmemeleri gerekir. Margarinlerde kullanılan hammadde konusu da çok karışık; ülkemizde yetişen ayçiçeği, soya ya da kanola yağını mı kullanıyorlar, belli değil. Soya yağının içinde ne oranda genetiği değiştirilmiş organizma var, hiçbir bilgi verilmiyor.

Prof. Dr. Kenan Demirkol: Dedem hayvani bir besin olan tereyağıyla beslenmiş, 117 yaşında ölmüş. Babam ise bitkisel yağların kullanıldığı Vita yağı çocuğu; 59 yaşında öldü. Yani ömrünün yarısını margarine hediye etmiş oldu.

2.Margarin kolesterol içermez

Prof. Dr. Ahmet Aydın: Çünkü bitkilerde kolesterol bulunmaz. Ama bu iyi bir özellik değil. Kolesterol D vitamini, erkeklik hormonları, kadınlık hormonları, diğer hormonlar ve safra asitlerinin ana maddesi. Eğer diyette yeteri kadar almazsanız, vücudun doğal olarak oluşturduğu kolesterol üretimi artar ve bu sırada vücuttaki mikropsuz iltihap maddelerini de arttırır. Bu iltihap maddeleri de başta kalp hastalığı ve kanser olmak üzere bir yığın kronik hastalığa yol açarlar.

Prof. Dr. Kenan Demirkol: Kolesterol, vücudumuzun ürettiği hormonların temel yapıtaşıdır. Bir besinin hiç kolesterol içermemesi, çok sağlıklı olduğu anlamına gelmez.

3.Margarin trans yağ içermez

Prof. Dr. Ahmet Aydın: Yanlış! Trans yağlar azalmıştır ama sıfıra inmemiştir.

Prof. Dr. Muammer Kayahan : Yeni teknolojiden yararlanılarak üretilen margarinler trans asitleri içermemesi nedeniyle hidrojene yağların kullanıldığı margarinlere kıyasla daha az sakıncalıdır. Ancak günümüzde de hiçbir diyetisyenin ya da hekimin yeni teknoloji ürünü margarinleri, özellikle kalp – damar sağlığı açısından sakıncasız olarak niteleyeceğini sanmıyorum. Çünkü bu tip margarinler değişik oranlarda olmakla birlikte sıvı bitkisel yağlara oranla daha fazla doymuş yağ asitleri içermektedir. Diyetteki doymuş yağ asitlerinin varlığı ise tüm tıp dünyasının yıllardır savunduğu gibi kan serumundaki total lipit ve özellikle kötü huylu kolesterol düzeyinin yükselmesine neden olmaktadır.

Prof. Dr. Kenan Demirkol: Toplum trans yağ tehlikesi konusunda bilinçlendiği için margarinlerdeki trans yağlar ortadan kaldırıldı. Ama hepsinde değil! Sanayi tipi margarinler hâlâ aynı şekilde üretiliyor. Ayrıca margarinlerin tek olumsuz yanı trans yağlar değildir. Çünkü bu ürünler doymuş yağ asitlerini de fazla miktarda içerir.

Dyt. Fatmagül Yılmaz: Margarin konusunda sürekli iyileştirme çalışmaları yapıldığını biliyoruz. Bunların margarinin olumsuz özelliklerini belirli ölçüde azalttığı söylenebilir. Yalnız burada söylemi “Margarin tamamen sağlıklı hale geldi” gibi bir yargıya dönüştürmek sakıncalıdır. Bu noktada bir diyetisyenlik ilkesinden söz etmek istiyorum: Bir ürünle ilgili yenilik ve gelişmelerin dikkatle izlenmesi önemlidir ancak bu konulara dikkatle yaklaşılması ve yeniliklerin abartılı bir şekilde aktarılarak halkın kafasının karıştırılmaması gerekir. Ayrıca “Trans yağlar tamamen sıfırlandı” gibi bir sonuca varmak doğru değil. Kızartma ve pişirme sırasında da trans yağ oluşumuyla ilgili bazı kaygılar hâlâ var. Daha da önemlisi bu gelişmeler Türkiye’de üretilen bütün margarinleri kapsamıyor ve özellikle sanayi margarinleri henüz bu teknolojik gelişmelerin dışında.

4.Margarin beslenme çeşitliliğine katkı sağlar

Prof. Dr. Ahmet Aydın: İyilerin yanında kötünün olması bir çeşitlilikse, doğru.

Dyt. Fatmagül Yılmaz: Margarinlerin zaten özellikle fırıncılık ve fast food alanında çok yaygın kullanımı yüzünden, margarin tüketirken tüketicileri miktar konusunda hep uyarırız. Bu ürünler nedeniyle yeterli miktarda katı yağ tüketiminin zaten oluştuğunu dikkate alarak tüketicilerin dikkatli ve genel olarak yağ tüketimi konusunda bilinçli davranmasını sağlamaya çalışırız.

Prof. Dr. Kenan Demirkol: Bisküvi satın alıyorsunuz, üstünde hidrojenize nebati yağ yazıyor, bitkisel diye düşünüyorsunuz ama bu, eşittir margarin! Hiç mutfağa sokmasanız bile yeterince margarin tüketmiş oluyorsunuz zaten!

Kaynak: http://www.yeniaktuel.com.tr/top111,150@2100.html

Yazı için 3 yorum yapılmış:

  1. Şenay Keleş dedi ki:

    Ahhh…Ahmet Aydın Bey , çok erken bıraktınız bizi…
    Saygıyla eğiliyorum hatıranız önünde.
    Diğer yaıda adı geçen, bizlere emek veren bilim insanlarımıza da saygılarımla…

  2. Binnur Aktaşoğlu dedi ki:

    Sayın Prof. Dr. Kenan Demirkol’ u uzun zamandan beri televizyonlarda göremiyorum. Ben mi rastlamıyorum acaba diye düşündüm ama çevreme sordum en az 1 senedir belki daha fazladır ekranlarda görmüyoruz onu. Bize çok şaşırtıcı çok değerli ezber bozan bilgiler veriyordu. Bir şeye mi kırıldı desem bir sürü kanal var bilemiyorum nedir sebebi. Acaba rahatsız mı? Öyleyse geçmiş olsun diyelim ama onu özlediğimizi öğütlerini dinlemek istediğimizi tekrarlamak isterim.

  3. Halil dedi ki:

    Benim dedem 88 yasinda vefat etti.her sabah yumruk buyuklugunde tereyagini tuketir ve bunu bazen yarim kangal sucukla yerdi.kollesterol problemi hic olmadi

Siz de yorumunuzu paylaşın: