TOPLUMLAR DA YORULUR VE BAZEN KRİZKOLİK OLURLAR

Yazı Fontunu Büyült Yazı Fontunu Küçült Yazı Fontunu Sıfırla
kasa fişi

Sabah’ ta Mehmet Barlas’ ın yazısı:

Hani “Geçer ama deler de geçer” derler ya… Aralıksız yaşadığımız krizlerin de toplumumuzda iz bırakmaması mümkün değildir. Şu doların yükselmesine ilişkin olarak çevrenizdeki konuşmalara bir kulak verin… Sanki dolar bir yabancı para birimi değil de, hayatlarımızı endekslediğimiz bir maddeymiş gibi algılanmıyor mu? Ya da sanki 15 Temmuz hiç yaşanmamış gibi davranan ve konuşan ana muhalefet liderini dinlediğiniz zaman, yorgunluk hissetmiyor musunuz?

Hastalık hastalığı
Tıptaki, fizikteki kavramların mutlaka insan topluluklarında da karşılıkları vardır. Örneğin Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta dün Haberx.com’da “Hastalık hastalığı“nı yazmıştı. Buna göre “Hastalık hastalarında” kalp hastalığı riski gerçekten yüksekmiş. Gelişen teknoloji sayesinde sağlıklı insanlarda bile birkaç hastalık bulmak, gerekmediği halde bunları ilaçlara abone yapmak, en azından bunları takip altına almak artık modern tıbbın rutin uygulamaları arasına girmiş.

Krizkolik olmak
Şöyle bir kendinizi yokladığınızda, bu toplumun bir ferdi olarak sizin de Krizkolik” olduğunuzu hissetmiyor musunuz?
Siyasetteki, ekonomideki ve hemen her alandaki tüm yeni oluşumların, sonunda bize kriz olarak yansıyacağı gibi bir endişeniz yok mu? İletişimin gelişmesi ve globalleşme bizi birer sosyo- politik hastalık hastasına dönüştürmedi mi?

Metal yorgunluğu
Ya da “Metal yorgunluğu“nun Toplumsal yorgunluk” gibi bir uzantısı olamaz mı? Sürekli ve tekdüze biçimde aşırı baskı ve basınca maruz kalan metalin zamanla moleküler bütünlüğünü ve moleküler bağlarının gücünü kaybetmesiyle hasar görmesine ve belirli yerlerinden kırılmasına Metal yorgunluğu” denilir. Her tür sosyopolitik baskıların ağırlığını hiç aralıksız sürekli ve yüzyıldır taşıyan bir toplumun yorulmuş olmaması mümkün müdür?
Sosyologlar “Toplumsal yorulma“nın formüllerini saptamalıdır.

Toplumsal yorgunluk
Doktorlar mesela “Kas yorulması“nı Zor bir işi yapmak üzere, yineleyici ve zorunlu biçimde kasılan bir kas grubunda, özellikle oksijen yetersizliğinden dolayı ortaya çıkan durum” olarak anlatırlar.
Bunun gibi “Zihin yorgunluğu” veya “Sürmenaj” denilince de “Yoğun çalışan insanlarda görülen bir çeşit zihin yorgunluğuna ve sinir zayıflamasına verilen isim” anlaşılıyor. Sonuçta “Toplumsal yorgunluk” kavramı da buna benzer bir durumu anlatmıyor mu?

 

Siz de yorumunuzu paylaşın: