Şeker endüstrisinin bilim adamlarına para vererek şeker ve kalp hastalıkları arasındaki ilişkiyi önemsizmiş gibi gösteren, yağı esas suçlu gibi öne çıkaran makale yazdırdıkları ortaya çıktı. Tüm dünya bu yüzden obez, diyabetik ve kalp hastası oldu. Ne yazık ki hâlâ bu tavsiyeleri tekrarlayanlar var ama halk her şeyin farkında!

Cleveland Kliniği bazı sebzelerin kıymetini bilmediğimizi iddia ediyor: Bunlar Brüksel lahanası, tere, enginar, karnabahar, brokoli rabe ve salatalık. Bu sebzeler vitamin, mineral ve antioksidanlardan çok zengin ve özellikle de çiğ olarak tüketilmesi daha faydalıdır. Sağlıklı yaşamanın, hasta olmamanın yolu adam gibi beslenmekten geçiyor.

Egzersizin alkolle ilişkili kanserlere bağlı ölümleri nerdeyse sıfırladığı, diğer sebeplere bağlı ölümleri ise azaltabileceği bildirildi. Bu araştırmadan madem egzersiz alkolün zararlarını azaltıyor “hem içelim hem koşalım” gibi bir sonuç çıkarmak doğru değil. Alkol tüccarlarının ve meyhanecilerin algı operasyonlarına kanmayın, alkolün zerresi bile zararlıdır, unutmayın!

Zaman zaman medyada kayısı çekirdeğinden zehirlendiği iddia edilenlerin haberleri yer alır. Bugün de Niğde’ de siyanür zehirlenmesi tespit edilen ama ölümden kurtulan 2 yaşındaki bir çocuğun haberi vardı. Kayısı çekirdeğinde gerçekten siyanür var mı, ne kadar yendiğinde zehirler, ölümlere yol açar mı, kayısı çekirdeğini hiç yememek mi gerekir?

Türk Kardiyoloji Derneği’ nin hazırlaığı “Kalp Dostu Yemek Tarifleri” kitabının vatana millete hayırlı olmasını diliyorum. Daha önce margarin firmaları sponsorluğunda “Kalbini sev değerini bil” kampanyaları düzenleyen derneğin beslenme tavsiyelerinin o zamandan beri hayli değiştiği anlaşılıyor. Memnun oldum ama…