Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta

Cancer Journal for Clinicians isimli dergide yayınlanan bir makalede, tüm dünyada adeta salgın bir hastalık gibi yayılan obezitenin gerçek sebebinin yiyecek fiyatlarının ucuzlaması olduğu bildiriliyor.

Makaleye göre, obeziteye yol açtığı düşünülen araç kullanmak, oturarak çalışmak, abur-cubur gıdalar, porsiyonların büyümesi gibi etkenlerden hiçbiri yiyeceklerin ucuzlaması kadar etkili değil.

Makalede, Amerikalıların 1930’ da safi gelirlerinin dörtte birini yiyeceklere harcarken, günümüzde yiyeceklere harcadıkları paranın net gelirlerinin sadece onda biri kadar olduğu iddia ediliyor.

Araştırmacılar, yiyeceklere ulaşılması ve hazırlanmasının eskiye göre çok daha kolaylaşmasının, gıdaların yüksek kalorili olması yanında çeşitliliğin artmasının da önemli olduğunu vurgulayarak Amerikalıların 1970’ lerden beri yüzde 20 daha fazla kalori tükettiklerini söylüyorlar.

Obezitenin, sosyo-ekonomik durumları ve tahsilleri ne olursa olsun tüm tabakalarda ve tüm eyaletlerde aynı oranda görülmesi de yazıda bildirilen önemli hususlardan biri.

İyi şeyler de oluyor

CDC’ nin verilerine göre, Amerikalıların daha fazla egzersiz yapmaları gibi iyi şeyler de oluyor.

Haftanın en az beş günü orta derecede veya haftanın en az üç günü ağır egzersiz yapanların oranı 2001’ de yüzde 46 iken, 2009’ da yüzde 51’ e çıkmış.

Taze yiyeceklere ulaşma oranı da son 40 senede artış gösteriyor.

1970’ den 2010’ a kişi başına taze meyve tüketiminde yüzde, 27 taze sebzede ise yüzde 21 artış var ama meyve ve sebze yiyen insanların sayısı pek fazla değişiklik göstermiyor.

1960’ dan bu yana çalışma saatleri azalırken serbest zamanın arttığı ama bunun obeziteye bir etkisinin olmadığı bildiriliyor.

Gelelim neticeye

Obezite, diyabet, kalp krizi, felç, kanserler başta olmak üzere pek çok hastalığa davetiye çıkarıyor ve ülkeler vatandaşlarının bu hastalıkları için çok büyük paralar harcıyorlar.

Şayet bu değerlendirme yazısında bildirildiği gibi, obezitenin esas sebebi yiyeceklerin ucuzlamış olması ise bunun çaresi çok kolay, öyle değil mi?

KAYNAK

http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.3322/caac.21237/abstract

Yazı için 3 yorum yapılmış:

1. Serdar Büyüközer dedi ki:

   26 Mayıs 2014, 13:01

   Sayın Hocam,
   Ucuz olan junk food mesela Cola sudan ucuz ABD’de. Hakiki gıda maalesef hala pahalı ve daha kötüsü yaygın değil, kolalı içecekleri, bisküvileri her yerde bulabiliyorsunuz ama Organik gıdaya ulaşmak için çaba harcamak gerekiyor.
   Bir de, ortalama istatistik rakamları ile yapılan hesaplara o kadar güvenmemek gerekiyor, rakam tabi ki doğrudur ama bir de gelir dağılımı diye bir şey var, o rakam nüfüsün yüzde kaçının 1/4’ünü temsil ediyordu ve şimdi yüzde kaçının 1/10’u temsil ediyor diye de bakmak lazım. Mesela Türkiye’de Organik gıda yaklaşık %40-50 daha pahalı. Ülkemizdeki gelir dağılımı düşünüldüğünde ve Organik ürün dağıtımın hala süpermarket seviyesinde kaldığını (bakkallara ulaşmadığını) dikkate alırsak, -biliçli tüketici olma kısmını daha saymıyorum bile- kaçımız akıllı beslenebiliyoruz ki? Fiyatı artırınca alınan kalori düşecek ama obezite artacak çünkü millet mecburen daha kalitesiz olduğu için daha ucuz olan gıdaya yönelecek. Obezitenin çaresi mısır şurubu gibi zehirleri tümüyle yasaklamak, şeker ve tuza zam yapmak, ama Organik gıdadan hiç vergi almayarak organik gıdayı ucuzlatmaktır. Kalitesiz gıdanın fiyatı artmalı, kaliteli gıdanınki ise ucuzlamalıdır. Tüm gıdaların fiyatı artarsa obezite daha da artar. Saygılarımla
   (not : şimdi size cevap yazabilecek bilince ulaştıysam bu aslında siz ve sizin gibi bir kaç iyi doktor sayesinde oldu, ondan önce ben de çok bilinçsizdim ve yanlış besleniyordum, o yüzden teşekkür ederim)

2. kriegesmann dedi ki:

   15 Ocak 2017, 00:08

   hayatimda junk food yemiyorum.

   pasta börek cinsi seyleri hayatimdan cikarali yillar oldu.

   yemeklerimi az yagli yapiyorum, doymadan sofradan kalkiyor, ve asla abur cubur yemiyorum. gida deposu oldugu iddia edilen kuruyemis cinsi seyleri sayi ile ve cig tüketmeye calisiyorum. sindirim sistemim saglam ve en az 1 kez buyuk abdestimi yapabiliyorum. sporu cok sevmem ama evde oldukca hareketliyim. buna ragmen BMI 30-32 kendimi obez sayiyorum. buna karsi ne yapabilirim bilmiyorum.

3. Bülent Turgut dedi ki:

   26 Mayıs 2021, 18:58

   Onunla alakalı değil. Gıdaların besin değerleri çok azaldı. 1980’deki 1 adet muzdaki mineralleri alabilmek için 2021’deki 167 adet muzu yemeniz gerekiyor. Vücudumuz gıdalardan ihtiyacı olanları alamadığı için de sürekli yememiz yönünde organlara emir gönderiyor.

Siz de yorumunuzu paylaşın: